Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu nedenle arsa sahibinin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalarken güttüğü saikin 6502 sayılı Kanunda tanımlanan tüketicinin saikinden farklı olduğu gözden kaçırılmamalıdır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerine konu işin üst düzey teknolojiyi gerektirmesi, sözleşme kapsamında taşınmaz satış vaadi ve inşaat sözleşmelerinin de bulunduğu nazara alındığında 6502 sayılı Kanunda kanun koyucunun salt kullanma ve tüketme amacına yönelik mutfak, dolap yaptırmak araç tamiri yapmak gibi dar kapsamlı eser sözleşmelerini kastettiği, arsa karşılığı inşaat sözleşmelerinin ise bu kapsamda olmadığının kabulü gerekir. Bu durumda eldeki davada uyuşmazlık 6502 sayılı Kanun kapsamında kalmadığından, davanın HMK'nın 2. maddesi uyarınca genel hükümlere göre Ankara 26. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Ankara 26....

    Bu nedenle, arsa sahibinin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalarken güttüğü saikin 6502 sayılı Kanunda tanımlanan tüketicinin saikinden farklı olduğu gözden kaçırılmamalıdır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerine konu işin üst düzey teknolojiyi gerektirmesi, sözleşme kapsamında taşınmaz satış vaadi ve inşaat sözleşmelerinin de bulunduğu nazara alındığında 6502 sayılı Kanunda kanun koyucunun salt kullanma ve tüketme amacına yönelik mutfak, dolap yaptırmak araç tamiri yapmak gibi dar kapsamlı eser sözleşmelerini kastettiği, arsa karşılığı inşaat sözleşmelerinin ise bu kapsamda olmadığının kabulü gerekir. Bu durumda eldeki davada uyuşmazlık 6502 sayılı Kanun kapsamında kalmadığından, davanın HMK'nın 2. maddesi uyarınca genel hükümlere göre Karşıyaka 1. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Karşıyaka 1....

      Asliye Hukuk Mahkemesi ise, taraflar arasında yapılan sözleşmenin hizmet sözleşmesi niteliğinde ve 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasanın 3/d maddesinde hizmet, bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan mal sağlama dışındaki her türlü faaliyet olarak, 3/e maddesinde de, tüketici, bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişi olarak tanımlanmıştır. Borçlar Yasasının 355. maddesinde ise, istisna akdi bir tarafın iş sahibi, diğer tarafın yüklenici konumunda olduğu ve bedel karşılığında bir şeyin imalinin yapılmasının sağlandığı sözleşme olarak tanımlanmıştır. Hizmet sözleşmesi ve eser sözleşmesi birbirine çok yakın kavramlar olup; hizmette, ücret-bağımlılık ve devamlılık, eser sözleşmesinde ise, bir şeyin ücret karşılığı imali söz konusu olmaktadır....

        Bilirkişi Heyeti ..., ... tarihli raporunda sonuç olarak; "Taraflar arasında bir eser sözleşmesi kurulduğu ve davalı tarafın mail eki olarak sunduğu ... şeklindeki sözleşme metni hükümlerinin TBK m. 14/TlI kapsamında davacı tarafça teyit edildiğini gösteren karşı mailler bulunmadığından sözleşmenin yazılı yapılmış sayılamayacağından sözlü olarak kurulmuş olduğu, Sözleşme gereği davacı tarafça davalılara ... tarihinde ......

          ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR ESAS NO : 2017/646 Esas KARAR NO : 2021/775 DAVA : ALACAK (ESER SÖZLEŞMESİNDEN KAYNAKLANAN) DAVA TARİHİ : 02/10/2017 KARAR TARİHİ : 29/11/2021 YAZIM TARİHİ : 27/12/2021 Mahkememizde açılan alacak davasının yapılan yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili ; davalının alt yüklenici olarak üstlendiği işin bir bölümünün yapılması konusunda davalı ile davacı arasında 13/07/2016 tarihli alt yüklenicilik sözleşmesi imzalandığını, davacının bu sözleşme ile üstlendiği işi eksiksiz olarak yerine getirdiğini, işin tamamlanması sonrasında sözleşmenin 3.maddesine göre 3+1 dairenin mülkiyetinin davacıya verileceği kararlaştırıldığı halde bu dairenin kendilerine verilmediğini, yaptıkları iş nedeni ile oluşan alacaklarının da ödenmediğini belirtip, davacıya devredileceği belirtilen taşınmazın 3.kişilere devrinin önlenmesi için tedbir kararı verildikten sonra eser sözleşmesi kapsamında yaptıkları imalattan kaynaklanan alacaklarına karşılık...

            Noterliği’nde 23.06.1995 gün ve 19591 sayılı “taşınmaz satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi” düzenlendiği, uyuşmazlığın; bu sözleşme gereğinin yerine getirilmemesinden kaynaklandığı anlaşılmaktadır. 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasanın 3/d maddesinde hizmet: Bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan mal sağlama dışındaki her türlü faaliyet olarak, 3/e maddesinde; tüketici: Bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişi olarak tanımlanmıştır. Borçlar Yasasının 355. maddesinde ise, istisna akdi (eser sözleşmesi) düzenlenmiş ve bir tarafın iş sahibi, bir tarafın ise, yüklenici konumunda olan ve bedeli karşılığında bir şeyin imalinin yapılması hususunun eser sözleşmesi olarak açıklandığı yeralmıştır. Hizmet sözleşmesi ve eser sözleşmesi birbirine çok yakın kavramlar olup; hizmette, ücret-bağımlılık ve devamlılık, eser de ise, bir şeyin ücret (arsa) karşılığı imali söz konusudur....

              Somut olayda, davacı müteahhit ile davalı arsa sahibi arasında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlenmiş olup, bu sözleşme 6098 sayılı TBK'nın 470. vd maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinin bir türüdür. 6502 sayılı Kanunun 3. maddesinin gerekçesinde eser sözleşmelerinin kanun kapsamına alınmasına herhangi bir açıklama getirilmemiştir. Ancak Kanunun sistematiği nazara alındığında kanunda zikredilen eser sözleşmelerinden kastın; ticari ve mesleki olmayan amaçlarla, salt kişisel ihtiyaçları için kullanma ve tüketme amacıyla gerçek ve tüzel kişi ile tüketici arasında yapılan eser sözleşmeleri olduğu anlaşılmaktadır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri 818 sayılı Mülga Borçlar Kanununun 355 vd., 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 470 vd. maddelerinde düzenlenen eser sözleşmelerinin kendine özgü bir türüdür. Bu sözleşmelerin bir tarafı arsa sahibi diğer tarafı yüklenicidir....

              Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre ;davalının tüketici olduğu ve davanın tüketicinin korunması hakkında kanun kapsamında kaldığı gerekçesiyle, 6502 sayılı Kanunun .... maddesi ve 73/... md. gereğince mahkemenin görevsizliği nedeniyle dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Davacının davasına dayanak yaptığı sözleşme eser sözleşmesinin bir türü olan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesidir. 6502 sayılı Kanunun .... Maddesinin c bendi eser sözleşmelerini ise de arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerini kanunda sayılan eser sözleşmelerinden tüketici kanunu kapsamına almış saymak mümkün değildir. Büyük yatırım ve teknoloji gerektiren bu sözleşmeleri ihtiyaç için yapılan dolap, kapı gibi eser sözleşmelerinden ayırmak gerekir. Bu nedenle bu tür davalara genel mahkemelerde bakmalıdır....

                İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; projenin yapıldığı tarihte davacının müvekkilinin işçisi olup tacir olmadığını, mahkemenin görevsiz olduğunu, alacağın zamanaşımına uğradığını, davacının sözleşmeyi eser sözleşmesi kapsamında değil hizmet (iş ) sözleşmesi kapsamında yaptığı davacının hem işçi alacağı hem de bu davayı açtığını, davacının herhangi bir fatura kesmediği ve ihtar göndermediğini, projenin yapıldığı tarihte davacının davalı işçisi olduğunu, davacı tarafça işçilik alacaklarından kaynaklı davaların da açıldığını, iş akti kapsamında söz konusu projenin yapıldığını belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir. DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dairemizce HMK'nın 355.maddesi kapsamında istinaf dilekçesinde belirtilen hususlarla sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen dikkate alınarak yapılan inceleme neticesinde; Dava eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir....

                  Dava konusu uyuşmazlık eser sahipliğine ilişkin mali hak ihlaline dayanmadığından somut olayda FSEK hükümleri uygulama alanı bulamayacağı için genel hükümlere göre değerlendirme yapılması gerekmektedir. Bilindiği üzere TBK 470. Maddesinde eser sözleşmesi (eski deyimle istisna akdi) tanımlanmıştır. Buna göre; “Eser sözleşmesi, yüklenicinin bir eser meydana getirmeyi, iş sahibinin de bunun karşılığında bir bedel ödemeyi üstlendiği sözleşmedir.” Görüleceği üzere, eser sözleşmesinde yüklenicinin borcu bir eserin meydana getirilmesidir. Eser meydana getirilmeden iş sahibinin ücret ödeme borcu doğmamaktadır. 471. maddede ise; “Yüklenici, üstlendiği edimleri iş sahibinin haklı menfaatlerini gözeterek, sadakat ve özenle ifa etmek zorundadır....

                    UYAP Entegrasyonu