"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 25.12.2001 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali tescil, mümkün değilse tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; tapu iptali, tescil talebinin reddine bedele ilişkin talebin kabulüne dair verilen 24.1.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, davalı yüklenicinin temlikine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davalı savunmada bulunmamıştır. Mahkemece adi yazılı satışa değere tanınmayacağından dava reddedilmiş, hükmü davacı temyiz etmiştir....
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre davacı yüklenicinin sözleşme gereği edimini yerine getirdiği sözleşmedeki paylaşım maddesine göre davaya bağımsız bölüme ait yarı payın davacıya verilmesi gerektiği davalı ...’ın bağımsız bölümün yarı payının sözleşme gereği davacıya ait olduğunu bildiği iyiniyetli olmadığı davacının birleşen dosyalarla terditli olarak öncelikle tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde tazminat talep ettiği birinci kademedeki tapu iptali ve tescil talebinin kabul edilmesi gerektiğinden ayrıca tazminat yönünden karar verilmediği gerekçesiyle davacının bu dosyada ve birleşen dosyadaki davalarının tapu iptali ve tescil yönünden kabulüne, dava konusu 1 no.lu bağımsız bölümün ... adına olan tapusunun 1/2 oranında iptali ile 1/2 payın davacı adına tesciline bakiye 1/2 payın davalı ... uhdesinde bırakılmasına karar verilmiştir. Kararı, birleşen davada davalı vekili temyiz etmiştir....
Öte yandan davacıların ibraz ettikleri ve ....ile düzenledikleri protokol her nekadar haricen düzenlenmiş ise de her iki taraf protokolün varlığını ve içeriğini kabul etmektedirler. Bu nedenle dava konusu 33 parsel sayılı taşınmazın 1/4 payının davalı ....üzerinde bırakılması gerekirken tamamının iptali ile tesciline karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir. Kabule göre de; davacı tapu iptali ve tescil olmazsa tazminat isteminde bulunmuş olup terditli davada tapu iptali ve tescil istemi kabul edildiğine göre tazminat istemi yönünden davalı yararına vekalet ücreti takdir edilmesi de doğru değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin yatırılan temyiz harcının yatıranlara iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15.11.2016 oybirliği ile karar verilmiştir....
DELİLLER: Tapu kaydı, Düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi ve ekleri, Bilirkişi raporu, Delil listeleri sunulan ve toplanan deliller. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava yüklenicinin temlikine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı taktirde taşınmazın bedelinin tahsili istemine ilişkindir. 28/05/2014 tarihinde yürürlüğü giren ve dava tarihinde yürürlükte bulunan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar” hükmüne yer verilmiştir....
Ne var ki, asıl ve birleşen 2012/523 Esas sayılı davalarda belirlenecek kira tazminatı ve eksik iş bedeli ile yüklenicinin sözleşme ile üstlendiği iskân almaya hazır hale getirilmesi için yapılması gereken genel masrafların dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan BK'nın 81. maddesindeki birlikte ifa kuralı uyarınca depo edilmesi için yükleniciye süre verilmesi, depo etmesi halinde, yüklenicinin edimini ifa etmiş sayılacağı ve tapu iptali tescil isteyebileceği gözetilerek, depo edilen tüm bedelin karar kesinleştiğinde arsa sahiplerine ödenmesi koşulu ile dava konusu 25 ve 26 no'lu bağımsız bölümler yönünden tapu iptali ve tescile karar verilmesi, depo etmemesi halinde şimdiki gibi yüklenici tarafından sözleşmeye uygun iskânı almaya hazır şekilde bina teslim edilmediğinden edimini ifa etmeyen yüklenicinin arsa sahibinden karşı edim olan tapu iptali ve tescil isteyemeyeceği kabul edilerek reddine karar verilmesi gerekirken, mahkemece, yukarıda açıklandığı şekilde birlikte ifa koşulunun düşünülmemesi...
Taşıdığı unsurlara da bakarak arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesini; yüklenicinin, arsa üzerine bina inşaa etmek ve inşa ettiği binanın belirli bağımsız bölümlerini arsa sahibine teslim etmesi karşılığında, arsa sahibinin de, arsanın belirli paylarını yükleniciye devretmeyi taahhüt ettiği, karşılıklı edimler içeren, karma nitelikli bir akit olarak tanımlamak mümkündür (Erman, Hasan; Arsa Payı Karşılığı İnşaat Sözleşmesi, Der Yayınları, İstanbul, 2007, s. 1). Taraflar, sözleşme hürriyeti gereğince, sözleşmenin şeklini ve içeriğini istedikleri şekilde belirleyebileceklerdir. Ancak sözleşme, tapu devrini de içerdiğinden TMK’nın 706. TBK’nın 237. Tapu Kanunu'nun 26. ve Noterlik Kanunu’nun 60 ve 89. maddeleri gereğince, noterlikte düzenleme şeklinde yapılması geçerlilik koşuludur. Eser sözleşmesinin bir türü olarak, eser sözleşmesinin unsurlarını taşımakla birlikte, taşınmaz satımını da içerdiğinden karma nitelikli bir akit olarak nitelemek mümkündür....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 13.09.2004 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali tescil ve tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine dair verilen 15.06.2007 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Davacı davalıların murisinden taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesi ile satın aldığı taşınmazın tapu iptali ile tescili, davadan önce hissesini tapudan satış yoluyla devreden davalılardan tazminat isteminde bulunmuştur....
Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 15.03.2013 gün ve 2012/295-2013/171 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Taraflar arasındaki uyuşmazlık, 49 yıllık intifa süresi ile sınırlı inşaat yapımına ilişkin sözleşmeden kaynaklanmıştır. Sözleşme, eser ve intifa (kira) ilişkisinden ibaret karma bir sözleşmedir. İddia ve dosya kapsamından inşaat aşamasının tamamlandığı, uyuşmazlığın intifa süresi içerisinde sözleşmenin davalı yanca feshedilmesi üzerine ortaya çıktığı anlaşılmaktadır. Davacı dava dilekçesinde 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 724. maddesi gereğince temliken tescil ve tazminat talebinde bulunmuştur. Mahkemece sözleşmenin eser sözleşmesi niteliğinde olduğuna ilişkin belirlenmesi yapım aşamasıyla ilgili olup yerindedir. Ancak intifa aşamasıyla ilgili vasıflandırma doğru değildir....
K A R A R Davacı vekili, 1689 ada 13 parsel sayılı taşınmazın 75/20364'er hissesi davalı ... ve ... adına kayıtlı iken....Noterliğinde düzenlenen 12.07.2004 tarihli satış vaadi sözleşmesi ile 7000 TL bedelle taşınmazı satın aldığını, taşınmazın üzerinde bina bulunduğunu, binaya önemli ölçüde tadilat yaptırdığını belirterek tapu iptali ve tescil, ikinci kademede tazminat isteminde bulunmuştur. Davalılar vekili, satış vaadi sözleşmesi yapılırken davacının taşınmazın tapusuz olduğunu bildiğini, taşınmaz üzerindeki binanın zilyetliğinin devrini istediğini, satış vaadi sözleşmesi yapıldığı tarihte tapu kaydının bulunmaması sebebiyle 3194 sayılı yasanın 18 son maddesi uyarınca satış vaadi sözleşmesi yapılamayacağını, yapılan sözleşmenin geçersiz olduğunu, bu sözleşmenin ancak zilyetliğin devri olarak yorumlanabileceğini, başından beri imkansız olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur....
nun tapu iptali ve tescil ile tahliye, olmazsa kooperatif üyeliğinin tespiti ve tahliye veya tazminat, diğer davacıların ise tapu iptali ve tescil, olmazsa tazminat taleplerine ilişkindir. Davalı ... Yapı Kooperatifi, ... ve diğerleri vekilleri, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece bozma ilamına uyularak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davacılar ... ve ... vekili, davacı ... vekili ile davalı ...vekili temyiz etmiştir. 1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere, tüm dosya içeriğine göre davacılar ... ve ... vekili ile davalı ... Kooperatifi vekilinin tüm, davacı ... vekilinin ise diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-İnşaat bilirkişi heyetinin 22.12.2003 tarihli raporunda, inşaat halindeki A Blokun % 71,80, B Blokun % 73,80 ve C Blokun ise % 37,20 seviyesinde olduğunu belirlemiştir. İnşaat, mimar ve hukukçu bilirkişi tarafından hazırlanan 07.05.2009 havale tarihli raporunda, davacı ...'...