İİK'nun 155.maddesinde "Borçlu iflas yoluyla takibe tabi şahıslardan olup da, alacaklı isterse ödeme emrine yedi gün içinde borç ödenmediği taktirde alacaklının mahkemeye müracaatla iflas talebinde bulunabileceği ve borçlunun gerek borcu olmadığına ve gerek kendisinin iflasa tabi kimselerden bulunmadığına dair itirazı varsı bu müddet içinde dilekçe ile icra dairesine bildirmesi lüzumu ve konkordato teklif edebileceği ilave olunur" İİK'nun 156. Maddesinde, Ödeme emrindeki müddet içinde borçlu tarafından itiraz olunmamışsa alacaklının bir dilekçe ile Ticaret Mahkemesinden iflas kararı isteyebileceği, bu dilekçeye borçlunun ödeme emrine itiraz etmediğini mübeyyin ödeme emri nüshasının raptedilmesi lazım olduğu, borçlu ödeme emrine itiraz etmişse takibin duracağı ve alacaklının bu itirazın kaldırılması ile beraber borçlunun iflasına karar verilmesini bir dilekçe ile Ticaret Mahkemesinden isteyebileceği düzenlenmiştir....
Duruşma açılmasının zorunlu olması, borçlunun ödeme emrine itiraz etmediği hâlde takibin kesinleşmesinden önce kira borcunu ödediği iddiasını ileri sürebileceği sonucunu doğurmaz. Bu hâlde temerrüt ihtarının haklı olup olmadığı icra mahkemesinde inceleme konusu yapılamaz. 22. Borçlunun ödeme emrine mani bir sebeple itiraz etmemesi hâlinde İİK’nın 269/d maddesinin yollamasıyla uygulanması gereken İİK’nın 65. maddesi uyarınca gecikmiş itiraz yolu açıktır. Bundan başka ödeme emrine itiraz etmeyen borçluya İİK’nın 269/d yollamasıyla uygulanması gereken İİK’nn 72. maddesi gereğince menfi tespit davası açma hakkı da tanınmıştır. 23. Diğer taraftan İİK’nın 269/d maddesi yollamasıyla uygulanması gereken İİK’nın 66. maddesi gereğince ödeme emrine itiraz edilmez veya itiraz süresinde değil ise ödeme (ihtar süresi) geçtikten sonra alacaklının talebi üzerine icra müdürü takip işlemlerine devam edebilir....
SUÇ : Çocuk Teslimi Emrine Muhalefet HÜKÜM : Beraat Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Sanıkların üzerlerine atılı bulunan "çocuk teslimi emrine muhalefet" eylemi, 2004 sayılı İİK’nın 5358 sayılı Kanun’un 12. maddesi ile değişik 341. maddesi uyarınca tazyik hapsi cezası ile yaptırım altına alınmış olup, aynı Kanun’un 353. maddesinin birinci fıkrasına göre yaptırımı disiplin veya tazyik hapsi olan suçlardan dolayı verilen kararlar itiraz yasa yoluna tabi bulunduğundan, şikayetçi vekilinin temyiz dilekçesi itiraz mahiyetinde kabul edilerek gereği mahallinde itiraz merciince değerlendirilmek üzere dosyanın incelenmeksizin İADESİNE, 17/06/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Yetkisiz icra dairesinde yapılan takipteki ödeme emrine ilişkin yetkiye itiraz yanında borca da itiraz edilmiş olsa bile yetki itirazının kabulü üzerine dosyanın gönderildiği yetkili icra dairesince yeniden ödeme emri çıkarılacak olup itiraz üzerine takibin durması için tebliğ edilen yeni ödeme emrine de ayrıca itiraz edilmesi gerekir. Yetkisiz icra dairesinde yapılan borca itiraz yetkili icra dairesinde çıkartılan ödeme emri bakımından sonuç doğurmaz. Bu nedenle yeni ödeme emrine itiraz edilmemiş olması halinde takip kesinleşir. İİK 67. maddeye dayalı açılan itirazın iptali davası, itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamak için açılan bir dava olup takibin kesinleşmiş olması halinde itirazın iptali açılmasında hukuki yarar bulunmamaktadır. HMK 114/1-h. maddeye göre hukuki yarar dava şartıdır. HMK 115. maddeye göre; Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır ve taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler....
Ödeme emrine itiraz etmemiş (böylece zamanaşımını ileri sürmemiş) olan borçlu, takip konusu alacağın takip talebinden önceki dönemde zamanaşımına uğramış olduğunu bildirerek menfi tespit davası açamaz. --- zamanaşımı def'ine takibe itiraz aşamasında dayanmamış olması, bundan vazgeçtiği anlamına gelir ve takip öncesi dönemde borcun zamanaşımına uğramış olduğunu bildirerek menfi tespit davası açamaz. (---, ----. sayılı ilamları bu yöndedir.) Ödeme emrine itiraz ederken takip konusu alacağın zamanaşımına uğradığını ileri sürmeyen veya ödeme emrine süresi içerisinde hiçbir itirazda bulunmayarak ödeme emrinin kesinleşmesine sebebiyet veren borçlu, takip konusu alacağın, alacaklının takip talebinden önceki bir tarihte zamanaşımına uğradığından söz ederek menfi tespit davası açamaz....
İİK'nun 155.maddesinde "Borçlu iflas yoluyla takibe tabi şahıslardan olup da, alacaklı isterse ödeme emrine yedi gün içinde borç ödenmediği taktirde alacaklının mahkemeye müracaatla iflas talebinde bulunabileceği ve borçlunun gerek borcu olmadığına ve gerek kendisinin iflasa tabi kimselerden bulunmadığına dair itirazı varsı bu müddet içinde dilekçe ile icra dairesine bildirmesi lüzumu ve konkordato teklif edebileceği ilave olunur" İİK'nun 156. Maddesinde, Ödeme emrindeki müddet içinde borçlu tarafından itiraz olunmamışsa alacaklının bir dilekçe ile Ticaret Mahkemesinden iflas kararı isteyebileceği, bu dilekçeye borçlunun ödeme emrine itiraz etmediğini mübeyyin ödeme emri nüshasının raptedilmesi lazım olduğu, borçlu ödeme emrine itiraz etmişse takibin duracağı ve alacaklının bu itirazın kaldırılması ile beraber borçlunun iflasına karar verilmesini bir dilekçe ile Ticaret Mahkemesinden isteyebileceği düzenlenmiştir....
- K A R A R - Davacı vekili, davalının müvekkilinin faturaya dayanan alacağını ödemediğini, alacağın tahsili amacıyla haciz yoluyla başlatılan takibin iflas yoluna çevrildiğini, davalının iflas ödeme emrine itiraz etmediğini, takip konusu borcu ödemediğini ileri sürerek davalının iflasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevabında, müvekkilinin davacıya borcu bulunmadığını, talep edilen faiz oranının fahiş olduğunu, teminat gösterilmesi gerektiğini belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece iddia, savunma ve toplanan delillere göre davalının depo emri tebliğine rağmen ödeme yapmadığı gerekçesiyle iflasına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece iflas ödeme emrine itiraz edilmediği kabul edilmişse de bu yönden yeterli araştırma yapılmadığı anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :İCRA HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : İCRA EMRİNE İTİRAZ Dava, icra emrine itiraz isteğine ilişkindir. Kararın temyizi üzerine Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 2013/5852 Esasına temyiz incelemesi yapılmak üzere kaydedilen dosyanın 2013/13767 Karar sayılı ve 11.04.2013 tarihli ilamı ile eksikliklerin ikmali için mahalline geri çevrildiği anlaşılmaktadır. Davanın açıklanan bu niteliğine göre Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 21.01.2013 gün ve 1 sayılı kararı ile kabul edilen Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 12 . Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Bu nedenlerle dosyanın görevli Yargıtay 12.Hukuk Dairesi Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 06.05.2013 gününde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi K A R A R Dava konusu edilen 1998/282 sayılı ödeme emrine ve 1998/779 sayılı ödeme emrine konu olan idari para cezalarının kesinleşme tarihinin tespit edilebilmesi için söz konusu idari para cezalarına karşı Kurum nezdinde itiraz edilip edilmediğini Kurumdan sorup itiraz edilmiş ise Kurum tarafından yapılan işlemlere dair bilgi ve belgeler ile yine bu idari para cezalarına karşı İdare Mahkemesinde dava açılıp açılmadığını araştırıp açılmış ise dava sonucuna ilişkin bilgi ve belgeleri getirtilerek dosyaya eklendikten sonra gönderilmek üzere dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 17/04/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
- K A R A R - 1-Dosya kapsamında bulunan takip dosyası örneğinde davalı-borçlu .....vekilinin ödeme emrine itiraz dilekçesine rastlanılmamış olup varsa anılan davalı vekilince dosyaya sunulan ödeme emrine itiraz dilekçesinin; 2-Dava konusu araca ait garanti belgesinin gönderilmesi için dosyanın Yerel Mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 11/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....