DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE: Dava, davacının davalı bankadan kullandığı tüketici kredisi taksitleri için maaşına konulan blokenin kaldırılması talebine ilişkindir. İstinaf incelemesi HMK 355. Madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen de kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmış olup, Davacı ile davalı banka arasında 05.10.2016 tarihli 6500,00TL miktarlı ve 17.11.2016 tarihli 5.500,00 TL ihtiyaç kredi sözleşmeleri imzalandığı, davacının imzaladığı sözleşmelere ek olarak muvafakatname, taahhütname, virman , takas ve mahsup talimatı başlıklı belge ile davalı bankaya takas, mahsup, virman hakkı verildiği görülmüştür. Diğer bir deyişle davacı imzaladığı sözleşme ve talimat ile bankanın takas, virman ve mahsup kakkını kullanmasına muvafakat etmiştir. Davacı sözleşmeden dönmediğine göre borcu ne şekilde ödeyeceğini de açıklamamıştır. Banka da bu taahhüde inanarak başka teminat istemeden davacıya krediyi kullandırmıştır....
, emekli maaşına konan blokenin kaldırılmadığını, müvekkilin kredi sözleşmesi ile imzaladığı evrağın tarihinin 06.11.2017 yani icra takibi öncesi olduğunu, söz konusu hususun yasaya aykırı olduğunu, bu hususta dilekçe ekinde Yargıtay kararlarının sunulduğunu, (Yargıtay 13.HD 2016/12232 E. 2017/6649 K),davalı bankanın icra dosyası kapsamında müvekkilden herhangi bir muvafakat almadığını, söz konusu evrak ile emekli maaşının tamamına el konulduğunu, aynı zamanda icra takibi başlatıldığını, müvekkilin böyle bir evrak imzalama iradesi olmadığını, evrakın içeriği hakkında müvekkile bilgi verilmediği, kendisine bilgi verilmeden imzalatılan ve aleyhine olan bu genel işlem koşulunun yazılmamış sayılmasına karar verilmesini, sözleşme aşamasında müvekkilin kredi borcunun ve ödeme planının belli olduğunu, müvekkilin bilinçli olarak emekli maaşını rehnetmesinin hayatın doğal akışına aykırı olduğunu, müvekkilin emekli maaşı harici geliri bulunmadığını, emekli maaşın asgari düzeyde olduğunu, ayrıca %...
İstinaf dilekçesine cevap veren davalı vekili dilekçesinde özetle; Karşı tarafın yapmış olduğu istinaf talebinin reddi ile yerel mahkeme tarafından verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğundan mahkeme kararının onanmasına, karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLER: Yazılı beyanlar, kredi sözleşmesi, Adana 7. İcra müdürlüğünü 2016/2863 esas ve Adana 3. İcra müdürlüğünün 2016/1685 esas sayılı dosyaları ve tüm dosya kapsamı. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE: Dava, davacının davalı bankadan kullandığı bireysel kredi taksitleri için rızası dışında maaşından yapılan kesintilerin iadesi ve maaşına konulan blokenin kaldırılması talebine ilişkindir. İstinaf incelemesi HMK 355....
Somut uyuşmazlıkta davacı, davalı bankada emekli maaşı hesabı bulunduğu, başka bir bankaya olan kredi kartı borcu nedeniyle hakkında takip yapılarak maaş hesabına bloke konulduğunu, blokenin mahkeme kararıyla kaldırıldığını, bu sürede maaşını çekemediğini ve bu nedenle maddi ve manevi zarara uğradığını belirterek tazminat talep etmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümünde tüketici işlemi bulunmayıp, davalının bankacılık işleminden kaynaklanan haksız eylemi ile bankanın özen sorumluluğunu yerine getirmemesi nedeniyle tazminat talep edildiğinden, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında bulunmayan uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nun 21. ve 22. maddeleri gereğince Üsküdar 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE,17.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
KARAR Davacı, davalı bankadan tüketici kredisi kullandığını, bankanın kredi borcu ve kart borcu gerekçesi ile emekli maaşına haksız şekilde bloke koyarak doğrudan 4.180,80 TL tahsilat yaptığını, bu işlemin hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek blokenin kaldırılmasını, kesilen bedelin iadesini istemiştir. Davalı, sözleşme çerçevesinde davacının hesaptan tahsilat yapılmasına dair taahhüt ve talimatının bulunduğunu, işlemin mevzuat ve sözleşme hükümlerine uygun olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir....
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki kredi sözleşmesi kapsamında yapılan bloke işleminin İİK hükümlerine aykırı olmadığını,verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Dava, davacının maaş hesabı üzerine her ay bloke konulması nedeniyle konulan blokenin kaldırılarak, davalı banka tarafından davacının hesabından yapılan 651- TL kesintinin kesinti tarihi olan 15.01.2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte iadesi talebine ilişkindir. İstanbul Anadolu 3.Tüketici Mahkemesinin 13/02/2018 karar tarihli 2018/3 D.İş Esas ve 2018/3 Karar Sayılı kararının dosyasında davacı T1 İhtiyati Tedbir talebinin kabulüne karar verilerek, İcra iflas kanununa göre aleyhinde takibe geçilmeksizin, karşı tarafça maaşına konulan blokenin HMK 389.maddesi gereğince kaldırılmasına karar verildiği anlaşılmıştır....
K A R A R Davacı, dava dışı şahsın kullandığı kredi kartına ait sözleşmeye kendisinin kefil olduğundan bahisle, ödenmeyen borçtan dolayı davalı bankanın kendisi aleyhinde icra takibi yaptığını kendisi işyerindeki boyaların ihtiyaten haczedildiğini ve haczedilen malların muhafaza süresi içinde son kullanma tarihlerinin geçtiğini, oysaki sözleşmedeki imzanın kendisine ait olmadığını ileri sürerek borçlu olmadığının tesbitini, bozulan malların bedeli olan 20.627,08 TL maddi tazminat, 20.000 TL manevi tazminatın tahsilini ve hesaplarına konulan blokenin kaldırılmasını istemiştir. Davalı davanın reddini dilemiştir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından emekli maaşına konulan blokenin kaldırılması amacı ile müvekkili banka davalı gösterilerek açılan davanın hukuka ve usule aykırı olduğunu davayı kabul etmediklerini, müvekkili banka ile davacı T1 arasında Kredi Sözleşmeleri imzalandığı ve davacıya kredi kullandırıldığını kullanılan kredilerin geri ödenmemesi üzerine davacının hesaplarının kat edildiğini hakkında İzmir 15. İcra Müdürlüğü'nün 2019/4230 E. Sayılı ve İzmir 16. İcra Müdürlüğü 2020/2177 E....
Asliye Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 16/06/2015 tarih ve 2015/68-2015/205 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı, davalı bankadan almış olduğu tüketici kredisi nedeniyle emekli aylığına bloke konulduğunu, kendisinin emekli aylığından başka hiçbir geliri olmayan bir emekli olduğunu, banka yönetiminden bloke kararının kaldırılmasını talep ettiğini ancak bu istediğinin reddedildiğini, blokenin yasaya uygun olmadığını ileri sürerek, blokenin kaldırılması yönünde karar verilmesini istemiştir....
A.Ş'nin 12/02/2016 tarihinde oynanan müsabakasındaki neden olduğu "çirkin ve kötü tezahürat" nedeniyle bu eylemin 2. kez gerçekleştirilmesinden dolayı 50.000,00 TL para cezası ile cezalandırılmasına ve çirkin ve kötü tezahüratta bulunulan ... ve Okul Açık tribünlerine giriş yapan seyircilerin elektronik bilet kapsamındaki kartlarının bloke edilmesi suretiyle bir sonraki ev sahibi müsabakaya girişlerinin engellenmesine karar verildiğini, tirübünde 20.000 civarında taraftar olduğunu, kimlerin küfür ve çirkin tezahürat yaptığı bilinemediğini, bu nedenle PFDK'nun FTD'nin 53/2. maddesi uyarınca cezaya neden olan tribünlerle ilgili müsabakaya giriş yapan taraftarların elektronik bilet kapsamındaki kartların bloke edilmesi suretiyle ilgili cezanın infaz edildiğini, müsabakaya girişlerin engellenmesine şeklindeki kararındaki Passolig kartına koyulan blokenin kaldırılması için ihtiyadi tedbir kararı verilmesini, ayrıca 195,00 er TL maddi ve 10.000,00 er TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren...