Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili hakkında Afyonkarahisar İcra Dairesi'nin 2015/43978 Esas sayılı takip dosyasından icra takibi başlatıldığını, müvekkilinin haciz baskısı altında emekli maaşından kesinti yapılmasına muvafakat ettiğini, bu nedenle müvekkilinin emekli maaşının tamamına haciz konulduğunu, müvekkilinin 75 yaşında olduğunu ve emekli maaşının tamamında haciz bulunması nedeniyle geçimini sağlayamadığını, müvekkilinin emekli aylığı üzerindeki haczin kaldırılmasını talep ettiklerini, dosya kapsamında tedbiren haczin kaldırılmasını talep ettiklerini, Nisan ayı içerisinde müvekkilinin emekli olması nedeni ile yapılacak olan bir kısım ek promosyon yatacağını, sözkonusu miktarın hacze kesilmemesini talep ettiklerini beyan ederek, öncelikle tedbir taleplerinin kabulüne, dosya kapsamında evrak üzerinden karar verilerek, müvekkilinin emekli maaşı üzerindeki haczin tamamen kaldırılmasına, bu talepleri yerinde görülmez ise haczin 1/4 olarak devamına...

Somut olayda borçlunun emekli maaşının 2/4'lük kısmına haciz konulmasına muvafakati ile Sosyal Güvenlik Kurumu emekli maaşına 2/4'lük kısmına haciz konulduğu, hacze muvafakatinin geçersiz olduğu nedeniyle haczin kaldırılması talebinde bulunduğu görülmektedir. Şu halde mahkemece yapılacak iş, yukarıda belirtilen ilke ve kurallar uyarınca İİK 83 madde çerçevesinde inceleme ve araştırma yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken borçlunun muvafakati sonrası hacizlerin geçerli olduğundan bahisle şikayetin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsiz kararın bu gerekçeyle bozulması gerekirken onanması yönündeki çoğunluk görüşüne katılmıyorum. 24/05/2018...

    Haciz davetiyesinin PTT barkod sorgulamasına göre davacıya 02/04/2019 tarihinde tebliğ edildiği, dava tarihinin 08/04/2019 olduğu, dava dilekçesinde davacının taşınmazına konulan hacizle ilgili olarak haczedilmezlik şikayetinde bulunduğu, taşınmazla ilgili haczedilmezlik şikayeti İİK 82/12. Maddesi gereğince meskeniyet şikayeti olarak değerlendirildiğinden mahkemece meskeniyet şikayeti yönünden herhangi bir hüküm kurulmadığı için istinaf talebinin kabulüne, ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasına, davacının meskeniyet şikayeti yönünden deliller toplanılarak hüküm kurulması için dosyanın HMK 353/1- a.6 maddesi gereğince mahkemesine geri gönderilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- Davacının istinaf talebinin KABULÜ ile, İstanbul 27....

    dan dolayı 1995 yılından beri almakta oldukları dul ve yetim aylıkları üzerine davalı banka tarafından 2008 yılının 8. ayında bloke konulduğunu, sonrasın da icra takibi nedeniyle müvekkillerine ait emekli maaşları üzerine haciz konularak 01.03.2010 tarihine kadar kesintinin sürdürüldüğünü, müvekkillerince yapılan haczedilemezlik şikayeti üzerine İcra Mahkemesince müvekkillerinin almakta oldukları dul ve yetim aylıkları üzerine konulan haczin kaldırılmasına karar verildiğini, ancak davalı tarafından icra dosyasında birikmiş tüm kesintilerin tahsil edildiğini, 24.05.2010 tarihinde davalı bankaya gönderilen ihtarnameye rağmen blokenin kaldırılmadığı ileri sürerek, bugüne kadar bloke ve haciz konularak ödenmeyen 24.000.00 TL'nin fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla yasal faizi ile birlikte davalıdan istirdadı ve tahsili ile blokenin kaldırılmasını talep ve dava etmiştir....

      Buna göre, emekli maaşından kesinti yapılabilmesi için borçlunun hacze muvafakati ve bu muvafakatin geçerli olması için hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması gerekli olup Sosyal Güvenlik Kurumuna yazılacak müzekkere ile haczin uygulanması sağlanmaktadır. Somut olayda, borçlu hakkında başlatılan takibin kesinleştiği ve borçlunun 28/07/2015 tarihli haciz tutanağında emekli maaşından 250,00-TL kesinti yapılmasına muvafakat ettiği, bunun üzerine icra müdürlüğünce UYAP-SGK haciz entegrasyonu kapsamında borçlunun maaşına haciz konulduğu görülmektedir. Bu durumda, borçlunun usulüne uygun olarak emekli maaşının haczine muvafakat ettiği anlaşıldığından mahkemece şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle haczin kaldırılması yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....

        Türk A.Ş. mensupları Tekaüt Sandığı Vakfından almış olduğu maaşının üzerine haciz konulduğu, borçlunun icra mahkemesine başvurarak, bu maaşından yapılan haczin kaldırılmasını istediği görülmektedir. 506 Sayılı Kanun'un geçici 20. maddesi kapsamında kurulan sandıklar, 09.03.1983 gün ve 1983/1-1 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında da açıkça belirtildiği gibi, Sosyal Sigortalar Kurumu, ... Emekli Sandığı gibi sosyal güvenlik kuruluşlarındandır. Geçici 20. madde kapsamındaki sandıklar; bağlı bulundukları kuruluşların personeli ile ilgili olarak, 506 Sayılı Kanun'un sistematiği içinde Sosyal Sigortalar Kurumunun yüklendiği görevleri ve sağladıkları hakları yerine getirmek üzere kuruldukları için sosyal güvenlik hukukunun temel ilkelerinin bu sandıklar için de geçerli olduğunun kabulü gerekir. Bu nedenle 506 Sayılı Kanun'un geçici 20. maddesi kapsamında kurulan sandıklarca bağlanan aylıkların 5510 Sayılı Yasa'nın 93/1. maddesi uyarınca haczi mümkün değildir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından kredi sözleşmesine dayalı olarak genel haciz yoluyla başlatılan icra takibinde borçlunun, emekli maaşına konulan haczin kaldırılması istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, şikayetin kabulü ile borçlunun emekli maaşına konulan haczin kaldırılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. Somut olayda, şikayete konu takip dosyası kapsamında, borçlunun emekli maaşına haciz konulduğuna ilişkin bir belgeye rastlanılmamıştır....

            Yukarıda belirtilen ilke ve kurallar ile 28.02.2009 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Kanun'un 93. maddesi değişikliğinin amacı borçlunun önceden muvafakati olmadan Sosyal Güvenlik Kurumu emekli maaşının haczinin engellenmesi olup, İİK'nun 83/a maddesinin yürürlükten kaldırmadığından borçlu sadece malının tamamının haczedilememesi hakkından feragat ettiğinden, haciz sonrası her zaman İİK'nun 83. maddesi çerçevesinde icra mahkemesinde kendisinin ve ailesinin geçimine yetecek miktardan fazla haciz yapıldığını şikayet yolu ile ileri sürebilir. Başka bir deyişle Sosyal Güvenlik Kurumu'ndan emekli maaşı alan borçlunun hacizden önce maaşına haciz konulmasına muvafakati sadece icra memuruna SGK'na maaş haczi müzekkeresi yazması için izin niteliğinde olup, maaşa konulacak haczin miktarı yönünden İİK'nun 83/a maddesi kapsamında geçerli bir muvafakatin olduğu şeklinde yorumlanamaz....

              Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacı borçlunun emekli maaşının haczedilmesi için verdiği muvafakatin "haciz baskısı altında verdiği" iddiasının kötüniyeli olduğunu, davacı borçlu tarafından verilen muvafakatin "şarta/koşula bağlı" verilmiş olduğu gerekçesine dayanılarak muvafakatin geçersiz olduğu iddia edilmiş ise de yerel mahkemece borçlunun verdiği muvafakatin "diğer hacizlerin bitmesi koşuluna bağlı tutularak" verildiği gerekçesi ile geçersiz olduğunu hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olduğunu, yerel mahkemenin, dava konusunun icra memur muamelesi şikayeti olması ve şikayete konu işlemde davalı müvekkilin herhangi bir kusuru bulunmaması hususlarını göz önünde bulundurmadan davalı müvekkili aleyhine vekalet ücreti ve yargılama gideri hükmetmesi hukuka aykırı olduğunu belirtmiştir. Uyuşmazlık, emekli maaşı üzerindeki haczin kaldırılması talebine ilişkindir....

              göstermek şartı ile ihtiyati haczin kaldırılmasını mahkemeden isteyebileceği hükme bağlanmıştır....

                UYAP Entegrasyonu