Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Buna karşın, paydaşlar arasında elatmanın önlenmesi davalarında paylı mülkiyette taşınmazdan yararlanamayan paydaş, engel olan öteki paydaş veya paydaşlardan payına vaki elatmanın önlenilmesini her zaman isteyebilir. Hatta elbirliği mülkiyetinde dahi paydaşlardan biri öteki paydaşların olurlarını almadan veya miras şirketine temsilci atanmadan tek başına ortak taşınmazdan yararlanmasına engel olan ortaklar aleyhine elatmanın önlenilmesi davası açabilir. Ancak, o paydaşın, payına karşılık çekişmesiz olarak kullandığı bir kısım yer varsa açacağı elatmanın önlenilmesi davasının dinlenme olanağı yoktur. Yerleşmiş Yargıtay içtihatlarına ve aynı doğrultudaki bilimsel görüşlere göre, payından az yer kullandığını ileri süren paydaşın sorununu elatmanın önlenilmesi davası ile değil, kesin sonuç getiren taksim veya ortaklığın satış yoluyla giderilmesi davası açmak suretiyle çözümlemesi gerekmektedir. ./.....

    K A R A R Davacı vekili, dava dilekçesinde belirtilen dava konusu taşınmazın vekil edenine ait olduğunu, taşınmazların davalı tarafından kullanıldığını belirterek, davalı tarafından yapılan elatmanın önlenmesini, eski hale getirilmesini ve 5.000,00 TL ecrimisilin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiş, 26.03.2014 tarihli dilekçeyle ecrimisil yönünden talep miktarını toplam 7.794,77 TL'ye yükseltmiştir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, 15.05.2014 tarihli kararla elatmanın önlenmesi yönünden davanın konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, ecrimisil yönünden davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin 05.06.2017 tarihli ilamı ile ecrimisilin kabulüne karar verilmesi gerektiği ve elatmanın önlenmesi isteği bakımından harcı yatırarak açılmış bir dava olmadığından elatmanın önlenmesine yönelik bir karar verilmesi isabetsiz olduğu gerekçesiyle karar bozulmuştur....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 02.04.2010 gününde verilen dilekçe ile ecrimisil ve elatmanın önlenmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 04.11.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteminde bulunmuştur. Davalı, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, elatmanın önlenmesi isteminin reddine, ecrimisil isteminin kısmen kabulü ile 712,50 TL'nin davalıdan alınmasına karar verilmiştir. Hükmü davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, mülkiyet hakkına dayalı elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğine ilişkindir. Taşınmazın aynına yönelik davalarda görevli mahkemeyi taşınmazın dava tarihindeki değeri belirler (HUMK m.1/2-2/2)....

        Dava, tapulu taşınmaza elatmanın önlenmesi isteğine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Dosya içeriğinden, toplanan delillerden; davacının çekişme konusu taşınmazın miras bırakanının paydaşı olduğu 1269 tarih 23 sıra nolu tapu kapsamında kaldığını, davalılardan kardeşi Mustafa'nın tarafı olduğu Manavgat İkinci Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2002/160 Esas, 2003/307 Karar sayılı dosyasında aynı yerle ilgili olarak lehine elatmanın önlenmesine karar verildiğini, hükmün kesinleşerek infaz edildiğini, buna rağmen davalıların hala taşınmazı kullandıklarını, kendisinin yararlanmasını engellediklerini ileri sürerek elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istediği, mahkemece kesin hüküm bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği görülmüştür....

          Payı nedeniyle davalının da dava konusu taşınmazda yararlanma hakkı bulunduğundan taraflar arasındaki sorunun elatmanın önlenmesi davasıyla değil, kesin sonuç sağlayacak taksim veya şüyuun satış yoluyla giderilmesi davası açılmak suretiyle giderilmesi gerekir. Yukarıda açıklanan bu yön nazara alınmadan elatmanın önlenmesi isteğinin kabulü doğru olmadığından karar bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz itirazlarının yukarıda açıklanan nedenlerle kabulü ile hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin yatırılan temyiz harcının yatırana iadesine, 5.11.2009 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

            Yapılacak inceleme ve araştırma sonucu dava konusu taşınmazın bütün paydaşlarının katılması suretiyle kullanma taksimine tabi tutulduğu ve bilirkişilerin rapor ve krokilerinde belirledikleri alanın davacıya veya onun murislerine bırakıldığı saptanırsa, davalının taksimen davacıya bırakılan taşınmaza elatması haksız olacağından elatmanın önlenmesi kararı verilmeli, aksi halde payı sebebiyle davalının da taşınmazda yararlanma hakkı olacağından, elatmanın önlenmesi isteği reddolunmalıdır. Yukarıda açıklanan hususlar üzerinde durulmaksızın eksik inceleme ve araştırmayla elatmanın önlenmesine karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, 03.04.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

              Noterliğinin 06.04.2012 tarih ve 4500 yevmiye numaralı ihtarnamesi ile davalıyı ihtar ettiğini ileri sürerek elatmanın önlenmesine ve taşınmazın eski hale getirilmesine; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000 TL ecrimisilin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili, davaya konu baz istasyonunun müvekkil şirket ile ... köy tüzel kişiliği arasında 13.07.2011 başlangıç tarihli 5 yıl süreli kira sözleşmesi gereğince kurulduğunu belirterek, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, elatmanın önlenmesi ve eski hale getirme talebinin kabulüne, ecrimisil talebinin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; elatmanın önlenmesi, eski hale getirme ve ecrimisil istemine ilişkindir. 1....

                Dava; paydaşlar arasında elatmanın önlenmesi, kal talebine ilişkindir. Hemen belirtilmelidir ki; paylı mülkiyette taşınmazdan yararlanamayan paydaş, engel olan öteki paydaş veya paydaşlardan payına vaki elatmanın önlenmesini her zaman isteyebilir. Hatta elbirliği mülkiyetinde dahi paydaşlardan biri öteki paydaşların olurlarını almadan veya miras şirketine temsilci atanmadan tek başına ortak taşınmazdan yararlanmasına engel olan ortaklar aleyhine elatmanın önlenmesi davası açabilir. Ancak, o paydaşın, payına karşılık çekişmesiz olarak kullandığı bir kısım yer varsa açacağı elatmanın önlenmesi davasının dinlenme olanağı yoktur. Yerleşmiş Yargıtay İçtihatlarına ve aynı doğrultudaki bilimsel görüşlere göre, payından az yer kullandığını ileri süren paydaşın sorununu elatmanın önlenmesi davası ile değil, kesin sonuç getiren taksim veya ortaklığın satış yoluyla giderilmesi davası açmak suretiyle çözümlemesi gerekmektedir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Elatmanın Önlenmesi Ve Ecrimisil Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. K A R A R Davacı vekili, davalının müvekkilinin maliki olduğu dava konusu taşınmaza tecavüzde bulunduğunu ileri sürerek elatmanın önlenmesine ve fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000 TL ecrimisilin yasal faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir . Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur . Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir . Dava, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istemine ilişkindir....

                    TMK.nun 683 ve devamı maddelerinde ise, tescili talep etme hakkı doğan zilyedin müdahale edene karşı elatmanın önlenilmesi davası açabileceği hükme bağlanmıştır. Buna göre sırf zilyetliğin korunması talebi ile TMK.nun 981 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan davalarda, dava konusu taşınmazın değerine bakılmaksızın HUMK.nun .../II-.... bendine göre Sulh Mahkemeleri görevli bulunduğu halde, TMK.nun 683. maddesine dayalı olarak açılan elatmanın önlenilmesi davalarında görevli mahkeme dava konusu taşınmazın değerine göre belirlenir. Somut olayda davacı, dava konusu taşınmazın öncesinde miras bırakanları Memet Alkan’ın imar ve ihya ile zilyetliğinde bulunduğu, 1981 yılında ölümü üzerine mirasçılarına intikal ettiği, davalı-mirasçının tasarrufuna engel olduğu iddiasıyla miras payı oranında elatmanın önlenilmesi isteğinde bulunmuştur....

                      UYAP Entegrasyonu