Mahkemece, davalının taşınmazın tamamını işgal ettiği gerekçesiyle ispat olunan davanın kabulune karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillere göre çekişme konusu taşınmazda 1/2 paydaş olan davalının, taşınmazın tamamını kullanması nedeniyle mahkemece elatmanın önlenmesine ve ecrimisile karar verilmiş olmasında kural olarak bir isabetsizlik yoktur. Ancak paydaşlar arasındaki elatmanın önlenmesi davasının, davacının payı oranında kabul edilmesine karar verilmesi gerekirken mutlak elatmanın önlenmesine karar verilmesi isabetsizdir. Davalının bu yöne değinen temyiz itirazı yerindedir. Kabulü ile yerel mahkeme kararının (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 12.06.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ VE ECRİMİSİL Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi ve ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar davacılar ve davalı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, tetkik hakimi ...’ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp, düşünüldü; -KARAR- Dava, paydaşlar arasında elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkin olup, mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir....
a 2009 yılında bir yıllığına 800,00 TL bedelle verdiğini, davalının 800TL’yi ödemediği gibi 2010, 2011, 2012 yıllarında da dava konusu taşınmazı işgal ettiğinden taşınmazın 1/2 payına davalı tarafından yapılan el atmanın önlenmesi ve taşınmazdaki payının davacıya teslimi, 800,00 TL bedeli ve 4800,00 TL haksız işgal bedeli olmak üzere toplam 5600,00 TL alacağın ihtarnamenin çekildiği 17.03.2010 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı taraftan tahsilini talep etmiştir. Davalı vekili; müvekkilinin işgalci olmadığını, kiracı olduğunu, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece; müdahalenin meni ve ecrimisil talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; paydaşlar arasında elatmanın önlenmesi, ecrimisil talebine ilişkindir. 1....
Yine paydaşlar arasında yapılan kullanım anlaşması sonucu her paydaşın yararlanacağı ortak taşınmaz veya bölümlerinin belli bulunması durumunda, davacı paydaş tarafından davalı paydaş aleyhine bu taşınmaza ilişkin elatmanın önlenmesi, ortaklığın giderilmesi, ecrimisil ve benzeri dava açılması hallerinde yine intifadan men koşulu aranmaz. Bu nedenle, davaya konu taşınmazlar yönünden sayılan istisnalar dışında intifadan men koşulunun gerçekleşmesi aranacak ve intifadan men koşulunun gerçekleştiği iddiası, her türlü delille kanıtlanabilecektir. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 27.02.2002 gün ve 2002/3-131 E, 2002/114 K sayılı ilamı) Öte yandan; ecrimisil hesabı uzmanlık gerektiren bir husus olup, taşınmazın niteliğine uygun bilirkişi marifetiyle keşif ve inceleme yapılarak ve taleple bağlı kalınarak haksız işgal tazminatı miktarı belirlenmelidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : GERZE ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 04/03/2014 NUMARASI : 2013/164-2014/257 Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi ve ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar, davacı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hâkimi . .. raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, paydaşlar arasında elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir. Davacı, mirasbırakan babası Faik paydaşı olduğu 694 parsel sayılı taşınmaz ile mirasbırakanın maliki olduğu 923 parsel sayılı taşınmazda babasından intikal eden kısımların davalı tarafından ekilmek suretiyle haksız olarak işgal edildiğini ileri sürerek, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerinde bulunmuş, yargılama sırasında dava ettiği kısımların 694 parsel sayılı taşınmazda kaldığını bildirmiştir....
Dava, paydaşlar arasında ecrimisil istemine ilişkindir. Gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan hak sahibinin, hak sahibi olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarihli ve 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan ve kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler....
Bunlar; davaya konu taşınmazın kamu malı olması, ecrimisil istenen taşınmazın (bağ, bahçe gibi) doğal ürün veren yada (iş yeri, konut gibi) kiraya verilerek hukuksal semere elde edilen yerlerden olması, paylı taşınmazı işgal eden paydaşın bu yerin tamamında hak iddiası ve diğerlerinin paydaşlığını inkar etmesi, paydaşlar arasında yapılan kullanım anlaşması sonucu her paydaşın yararlanacağı ortak taşınmaz veya bölümlerinin belirli bulunması, davacı tarafından diğer paydaşlar aleyhine daha önce bu taşınmaza ilişkin, elatmanın önlenmesi, ortaklığın giderilmesi, ecrimisil ve benzeri davalar açılması veya icra takibi yapılmış olması halleridir. Ecrimisil hesabı uzmanlık gerektiren bir husus olup, taşınmazın niteliğine uygun bilirkişi marifetiyle keşif ve inceleme yapılarak ve taleple bağlı kalınarak haksız işgal tazminatı miktarı belirlenmelidir....
Bunlar; davaya konu taşınmazın kamu malı olması, ecrimisil istenen taşınmazın (bağ, bahçe gibi) doğal ürün veren yada (işyeri, konut gibi) kiraya verilerek hukuksal semere elde edilen yerlerden olması, paylı taşınmazı işgal eden paydaşın bu yerin tamamında hak iddiası ve diğerlerinin paydaşlığını inkar etmesi, paydaşlar arasında yapılan kullanım anlaşması sonucu her paydaşın yararlanacağı ortak taşınmaz veya bölümlerinin belirli bulunması, davacı tarafından diğer paydaşlar aleyhine daha önce bu taşınmaza ilişkin, elatmanın önlenmesi, ortaklığın giderilmesi, ecrimisil ve benzeri davalar açılması veya icra takibi yapılmış olması halleridir. Bundan ayrı, taşınmazın getirdiği ürün itibariyle de, kendiliğinden oluşan ürünler; biçilen ot, toplanan fındık, çay yahut muris tarafından kurulan işletmenin yahut, başlı başına gelir getiren işletmelerin işgali halinde intifadan men koşulunun oluşmasına gerek bulunmamaktadır....
Yine paydaşlar arasında yapılan kullanım anlaşması sonucu her paydaşın yararlanacağı ortak taşınmaz veya bölümlerinin belli bulunması durumunda, davacı paydaş tarafından davalı paydaş aleyhine bu taşınmaza ilişkin elatmanın önlenmesi, ortaklığın giderilmesi, ecrimisil ve benzeri dava açılması hallerinde yine intifadan men koşulu aranmaz. Bu nedenle, davaya konu taşınmazlar yönünden sayılan istisnalar dışında intifadan men koşulunun gerçekleşmesi aranacak ve intifadan men koşulunun gerçekleştiği iddiası, her türlü delille kanıtlanabilecektir. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 27.02.2002 gün ve 2002/3-131 E, 2002/114 K sayılı ilamı) Bilindiği üzere ecrimisil, kötüniyetli zilyedin geri vermekle yükümlü olduğu bir şeyi haksız olarak alıkoyması nedeniyle, hak sahibine ödemekle sorumlu olduğu bir tür haksız işgal tazminatı olup, en azı kira geliri en çoğu ise tam kâr mahrumiyetidir....
D)İSTİNAF NEDENLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; talep açıklatması için 3 kere süre verilmesi hususu dosyada dinlenen tanıklar ile mahalli bilirkişi beyanları arasında çelişki olduğunu beyanla mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. E)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, el atmanın önlenmesi ve haksız işgal tazminatı (ecrimisil) istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiş, karar davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir....