Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yapılacak inceleme ve araştırma sonucu dava konusu taşınmazın bütün paydaşlarının katılması suretiyle kullanma taksimine tabi tutulduğu ve bilirkişilerin rapor ve krokilerinde belirledikleri alanın davacıya veya onun murislerine bırakıldığı saptanırsa, davalının taksimen davacıya bırakılan taşınmaza elatması haksız olacağından elatmanın önlenmesi kararı verilmeli, aksi halde payı sebebiyle davalının da taşınmazda yararlanma hakkı olacağından, elatmanın önlenmesi isteği reddolunmalıdır. Yukarıda açıklanan hususlar üzerinde durulmaksızın elatmanın önlenmesi isteği eksik inceleme ve araştırmayla kabul edildiğinden karar bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz itirazlarının yukarıda açıklanan nedenlerle kabulü ile hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin yatırılan temyiz harcının yatırana iadesine, 28.05.2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

    Mahkemece, davanın kabulüyle, komşuluk hukukuna aykırı olarak yapılan kömürlüğün ilk halindeki yükseklik korunmak şartıyla yıkılarak eski hale getirilmesine karar verilmiştir. Hükmü, davalı temyiz etmiştir. TMK m. 683 deki "Bir şeye malik olan kimse, hukuk düzeninin sınırları içinde, o şey üzerinde dilediği gibi kullanma, yararlanma ve tasarrufta bulunma yetkisine sahiptir. Malik, malını haksız olarak elinde bulunduran kimseye karşı istihkak davası açabileceği gibi, her türlü haksız elatmanın önlenmesini de dava edebilir” hükmü ile mülkiyet hakkının kanunla toplum yararına kısıtlanabileceği temel ilke olarak kabul edilmiştir. Aynı maddenin ikinci fıkrasında, mülkiyet hakkının nasıl korunacağı hükme bağlanmış, 730 ve 737. maddeleriyle de taşınmaz malikinin başkalarına zarar vermesinin önlenmesi hedeflenmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Elatmanın önlenmesi Taraflar arasındaki uyuşmazlık tapulu taşınmazda mülkiyet hakkına dayanılarak açılan elatmanın önlenmesi ve eski hale getirilmesi, olmadığı takdirde bedelinin tazmini isteğine ilişkin bulunduğuna ve davada zilyetliğe dayanılmadığına göre, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 27.12.2013 tarih 38 sayılı Kararı ile hazırlanıp, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 24.01.2014 tarih 1 nolu Kararı ile kabul edilen ve 29.01.2014 tarih 28897 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (1.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 21.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        Belediyesince onaylanan ruhsat işlemlerine göre taşınmaz üzerindeki komşuluk ve imara aykırılıkların giderildiğini, çamaşırhanenin baca boyunun yükseltildiğini, gürültü ve koku zararının bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, komşuluk hukukuna aykırılık bulunmadığından davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacılar vekili temyiz etmiştir. TMK'nın 737. maddesi gereğince komşuluk hukukunun ihlal edildiği gerekçesiyle elatmanın önlenmesi davası açılabilmesi için kural olarak zararın doğmuş olması gerekir. Bir kimsenin kendi mülkiyet alanında yaptığı yapının da tasarrufun komşu taşınmaz malikine zarar vermediği durumlarda ise bu halin çekişme olarak giderilmesi istenemez. Yapının imara aykırı olması yanında bir zararın doğması da şarttır. Salt imara aykırılık, idari mercileri ve idare mahkemelerini ilgilendiren bir husustur....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 26.03.2015 gününde verilen dilekçe ile komşuluk hukukuna aykırılık nedeniyle elatmanın önlenmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 03.11.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, komşuluk hukukuna aykırılık nedeniyle elatmanın önlenmesi isteğine ilişkindir. Davacı, davalının maliki olduğu 183 ada 17 parsel 4 sayılı taşınmazına diktiği ağaçların kendisine ait 183 ada 26 parsel sayılı taşınmazdaki ağaçlara gölge yapmak suretiyle zarar verdiğini ileri sürerek elatmanın önlenmesini ve ağaçların sökülmesini talep etmiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur....

            Somut olayda dava konusu taşınmazda taraflar dava dışı kişilerle birlikte paylı maliktirler. Davacı taraf dava dilekçesi ile iddia ettiği miras payının taksimine ilişkin yazılı bir delil sunamamıştır. Paydaşlar arasında elatmanın önlenmesi kararı verilebilmesi için davacının dava konusu taşınmazda kullandığı herhangi bir yerin olmaması gerekir. Mahkemece davacının dava konusu taşınmazda kullandığı yerin olup olmadığı araştırılarak davacının taşınmazda kullandığı yer bulunmadığı anlaşılırsa davacının payına elatmanın önlenmesine karar verilmelidir. Açıklanan hususlar üzerinde durulmaksızın eksik inceleme ve araştırmayla yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamış hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda yazılı nedenlerle davalıların temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın istek halinde yatıranlara iadesine, 31.10.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 30.01.2012 gününde verilen dilekçe ile komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi ve yıkım talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 16.10.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi ve yıkım istemine ilişkindir....

                Hukuk Dairesinin 2016/3417 Esas, 2018/ 7625 Karar sayılı ilamı ile "...Davacı komşu 111 ada 3 parsel sayılı taşınmaz maliki davalının bina ve eklentilerinin imar mevzuatına ve komşuluk hukukuna aykırı olarak inşa edildiğini, davacının özel hayatını ihlal ettiğini ve manzarasını engellediğini belirterek, kaçak bina ve eklentilerinin yıkılması suretiyle elatmasının önlenmesini istemiştir. Davalı ise salt imara aykırılığın komşuluk hukukuna aykırılık teşkil etmeyeceğini savunmuştur....

                  DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, komşuluk hukukuna dayalı elatmanın önlenmesi ve kal istemlerine ilişkindir. Davacı, maliki olduğu binalarının önüne davalı Sarıyer Belediyesinin levha ve demir parmaklıklar inşaa ettiğini, bundan zarar gördüklerini belirterek davalı belediyenin el atmasının önlenmesini ve belirtilen tabelanın kaldırılmasını yada başka bir yere nakledilmesini istemiştir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur....

                  maddesiyle "herkes, taşınmaz mülkiyetinden doğan yetkileri kullanırken ve özellikle işletme faaliyetini sürdürürken, komşularını olumsuz şekilde etkileyecek taşkınlıklardan kaçınmakla yükümlüdür" şeklinde getirilen hükümle, komşuluk ilişkilerinden doğan zorunlu çıkar çatışmaları düzenlenmiş, bir arada yaşamak durumunda olan, komşu taşınmaz maliklerinin ekonomik, sosyal çıkarlarını dengede tutabilmek için onlara katlanma ve kaçınma ödevleri yüklenmiştir. Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında  davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir....

                    UYAP Entegrasyonu