WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil, karşı davada satış vaadi sözleşmesinin iptali, birleştirilen davada elatmanın önlenmesi ve ecrimisil davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 02.04.2018 gün ve 2017/3463 Esas, 2018/2578 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmişti. Süresi içinde davalı-karşı davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Mahkemece verilen karar, Dairemizce yasal ve hukuki dayanakları gösterilmek suretiyle bozulmuş olup, karar düzeltme istemi HUMK’nun 440. maddesindeki nedenlerden hiçbirisine dayanmamaktadır. Bu nedenle yerinde olmayan istemin reddi gerekmiştir....

    Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, davalı tarafın yapmış olduğu faydalı masraflar ile satış vaadi sözleşmesinde satış bedeli olarak nakten davacı tarafça alındığı bildirilen 2500 DM nin dava tarihindeki TL karşılığı üzerinden hapis hakkı tanınmak suretiyle 1 nolu bağımsız bölüm meskene el atmanın önlenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, karar verilmiş,hüküm davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacı, davalıya Noterden sattığı meskeni ile ilgili davalının satış bedelini ödemediğini, sözleşmeyi feshettiğini ileri sürerek davalının taşınmaza müdahalesinin meni istemi ile eldeki davayı açmıştır. Davalı ise taşınmazı satış vaadi sözleşmesi ile satın aldığını bir kısım satış bedelini ödediğini, faydalı masraflar yaptığını hapis hakkı olduğunu 2011/2202-9869 savunarak davanın reddini dilemiştir....

      Öncelikle, satış vaadinden doğan hakların aynı şekilde satış vaadi ile devredilmesinin mümkün olup olmadığının ve bunun hukuki durumunun ne olduğunun ortaya konulması gerekir. Satış vaadi sözleşmelerinin taraflarına kişisel hak verdiği tartışmasızdır. Bu niteliği gereği satış vaadinden doğan hakların da üçüncü kişilere devrinin mümkün olduğu kabul 2011/6889-20207 edilmelidir. Yargıtay da satış vaadinden doğan hakkın üçüncü kişiye temlikini geçerli saymaktadır. (Yargıtay 14. H.D. 30.3.2010 T. 2010/1003-3455 sayılı kararı) Gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden doğan şahsi hakkın BK. 'nun 162. Maddesi uyarınca, borçlunun rızası aranmaksızın üçüncü bir kişiye devri mümkün ve geçerli olduğundan, alacağı temellük eden kişi de bu hakkı satışı vaad eden malike karşı ileri sürme hakkına sahiptir ve bu nedenle borcun yerine getirilmesini bu kişiden talep ve dava edebilir. (... ......

        İddianın ileri sürülüş biçimine göre dava, taraflar arasında düzenlenen gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan kira alacağı ile tapu harç bedelinin düşürülmüş olması nedeni ile fazla ödenen tapu harç bedelinin iadesi istemine ilişkin olup davacının satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil talebi bulunmamaktadır. Dairemizin görev alanı satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan ve el atmanın önlenmesi davalarına ilişkin olup HSK'nın 01/09/2020 tarihli kararında belirtilen işlerle sınırlıdır. 01/09/2020 tarihli İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Daireleri ve Ceza Daireleri arasındaki iş bölümü kararı gereğince "6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun ikinci kısmında yer alan ve diğer dairelerin görevine girmeyen sözleşmeler ile özel kanunlara göre yapılıp diğer dairelerin görevine girmeyen sözleşmelerden kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar" İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 18.-19.-46. Hukuk Dairelerinin görev alanındadır....

          Noterliğinde 08.11.1996 tarihli "Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi" yaptıklarını, davalının da yükleniciden üzerinde kat mülkiyeti ve kat irtifakı kurulmamış çekişme konusu taşınmazdaki 6 nolu daireyi gayrımenkul satış vaadi sözleşmesi ile satın alarak kullandığını, ancak yüklenici edimlerini yerine getirmediğinden sözleşmenin feshi isteğiyle .... Asliye Hukuk Mahkemesinde açtığı 1998/844 esas sayılı davanın kabulle sonuçlandığını, ayrıca yüklenici ve ondan haricen bağımsız bölüm satın alan davalının da aralarında bulunduğu 10 kişi aleyhine elatmanın önlenmesi ve yıkım istemiyle ... Asliye Hukuk Mahkemesinde açtığı 2003/1422 (bozma öncesi 2001/165) esas sayılı davanın da kabul edildiğini ve kararın kesinleştiğini, .......

            Hemen belirtilmelidir ki, paylı mülkiyette taşınmazdan yararlanamayan paydaş, engel olan öteki paydaş veya paydaşlardan payına vaki elatmanın önlenmesini her zaman isteyebilir. Hatta elbirliği mülkiyetinde dahi paydaşlardan biri öteki paydaşların olurlarını almadan veya miras şirketine temsilci atanmadan tek başına ortak taşınmazdan yararlanmasına engel olan ortaklar aleyhine elatmanın önlenmesi davası açabilir. Ancak, o paydaşın, payına karşılık çekişmesiz olarak kullandığı bir kısım yer varsa açacağı elatmanın önlenmesi davasının dinlenme olanağı yoktur. Yerleşmiş Yargıtay İçtihatlarına ve aynı doğrultudaki bilimsel görüşlere göre, payından az yer kullandığını ileri süren paydaşın sorununu elatmanın önlenmesi davası ile değil, kesin sonuç getiren taksim veya ortaklığın satış yoluyla giderilmesi davası açmak suretiyle çözümlemesi gerekmektedir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi _K A R A R_ Dava, intifa hakkı sahibi ile davalı ... arasındaki otogaz satış sözleşmesinden kaynaklanan elatmanın önlenmesi isteğine ilişkin olup, 2797 sayılı Yargıtay K.nun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 19.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 29.04.2008 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 30.04.2007 gününde verilen dilekçe ile bayilik sözleşmesi nedeniyle oluşan muarazanın giderilmesi, intifa hakkına elatmanın önlenmesi ve kal istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 14.12.2007 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, bayilik sözleşmesinden kaynaklanan elatmanın önlenmesi, kal ve muarazanın giderilmesi isteğine ilişkindir. Davacı vekili, davacı şirketin 129 ada 8 parsel sayılı taşınmazda intifa hakkı sahibi olduğunu ve bu yerde davalı ...'a verdiği bayilik yoluyla intifa hakkını kullandığını, bu arada müvekkilinin ......

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ-YIKIM Taraflar arasında görülen davada; Davacı, mülkiyeti hazineye ait 120 ada 322 parsel sayılı taşınmaza, davalının etrafını tel çitle çevirerek üzerine duvarları tahtadan ve üstü saç ile örtülü bir oda yapmak suretiyle müdahale ettiğini ileri sürerek, elatmanın önlenmesi ve muhdesatın yıkımını istemiştir. Davalı, çekişme konusu taşınmazı kadastro tespiti öncesi 1973 yılında satış vaadi sözleşmesiyle satın aldığını ve o tarihten beri zilyet olduğunu, taşınmazda yapılaşmadığını, taşınmazın 6831 sayılı Yasanın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığını ve tapu kaydında lehine zilyetlik şerhi bulunduğunu, taşınmazı kiralama konusunda başvurusunun sonuçlanmadığını belirterek, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davalının haklı ve geçerli bir nedeni olmaksızın davacıya ait taşınmaza elattığı gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar-karşı davalı vekili tarafından, davalı-karşı davacı aleyhine 29.12.208 gününde verilen dilekçe ile tapu iptal ve tescil karşı dava satış vadi sözleşmesi'nin iptali talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; asıl dosyada davanın reddine, asıl dosyada davalı-karşı davacının sözleşmesinin iptali davasında karar verilmesine yer olmadığına, birleşen davanın reddine dair verilen 12.01.2017 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı-karşı davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Asıl dava, taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptal ve tescil, karşı dava sözleşmenin iptali istemine ilişkindir. Birleştirilen davada, dava konusu dükkana elatmanın önlenmesi ve ecrimisil talep edilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu