"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAŞKIN İNŞAAT NEDENİYLE -KARAR- Dava, komşuluk hukukuna aykırı elatmanın önlenmesi ve yıkım istemine ilişkin olup, davanın açıklanan bu nitelendirilmesine göre, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının inceleme görevi Yüksek 14.Hukuk Dairesine aittir. Ne var ki, anılan Dairece daha önce görevsizlik kararı verilmiş olduğundan Daireler arasında temyiz incelemesi yönünden ortaya çıkan uyuşmazlığın Hukuk Başkanlar Kurulunca giderilmesi için dosyanın Yüksek Birinci Başkanlığa sunulmasına, 9.4.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. Kural olarak davacının zararının doğmaması için bir önlem almaması da elatmanın önlenmesi davasını etkilemez. Mahkemece yapılacak araştırmalarda somut olayın özelliği, komşu taşınmazların yerleri, nitelikleri, konumları, kullanma amaçları göz önünde tutularak, normal bir insanın hoşgörü ve tahammül sınırlarını aşan bir elatmanın bulunup bulunmadığı tespit edilmelidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 24.09.2014 gününde verilen dilekçe ile komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi ve kal talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 26.05.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, komşuluk hukukuna dayalı elatmanın önlenmesi ve kal isteğine ilişkindir. Davacı, kayden maliki olduğu 849 ve 850 parsel sayılı taşınmazlarının sınırına komşu 848 parsel sayılı taşınmaz malikinin uzun yıllar önce çınar ağacı diktiğini, bu ağaçların taşınmazına zarar verdiğini, zirai faaliyetine mani olduğunu beyanla elatmanın önlenmesi ve ağaçların kal’ini istemiştir....
Malik, malını haksız olarak elinde bulunduran kimseye karşı istihkak davası açabileceği gibi, her türlü haksız elatmanın önlenmesini de dava edebilir” hükmü ile mülkiyet hakkının kanunla toplum yararına kısıtlanabileceği temel ilke olarak kabul edilmiştir. Aynı maddenin ikinci fıkrasında, mülkiyet hakkının nasıl korunacağı hükme bağlanmış, 730 ve 737. maddeleriyle de taşınmaz malikinin başkalarına zarar vermesinin önlenmesi hedeflenmiştir. Yapma, kaçınma, katlanma olarak özetlenebilecek bu sınırlamaların önemli bir bölümü TMK’nun "komşu hakkı" başlığı altında, 737 ile 750. maddelerinde düzenlenmiş, 751 ile 761. maddelerinde de yine malikin yapması ve katlanması gereken hususlar belirtilmiştir. Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 03.12.2008 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 12.10.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, komşuluk hukukuna aykırı davranışın giderilmesi istemine ilişkindir. 1-Yapılan yargılamaya, toplanan deliller ve tüm dosya içeriğine göre davacı vekilinin tüm davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-6100 sayılı HMK’nun 326.maddesinin 1.fıkrasına göre kanunda yazılı haller dışında yargılama giderinin aleyhine hüküm verilen taraftan alınması gerekir. 29.05.1957 tarihli ve 4/16 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca...
Kararı, davacı ve davalı temyiz etmiştir. 1- Yapılan yargılamaya, toplanan deliller ve dosya içeriğine göre davacının tüm temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2- Dava, komşuluk hukukuna aykırı davranışın giderilmesi isteğine ilişkindir. Somut olayda; 14.12.2009 tarihli bilirkişi raporu ile davalı taşınmazında bulunan binanın çatı eğimi nedeniyle davacı taşınmazına akan yağmur sularının taşınmaza bir zarar vermediği sabittir. Aynı raporda, birikmesi muhtemel kar ve oluşması muhtemel buza yönelik saptama ise gerçekleşmiş zarara yönelik bir saptama değildir. Bir başka anlatımla, davalıya ait binanın çatı eğiminin yol açtığı, özellikle biriken kar ve oluşan buz nedeniyle bir zararın gerçekleşip gerçekleşmediği hususları tespit edilmemiştir. Bilirkişilere, doğabilecek muhtemel zarar değil, varsa gerçekleşmiş zarar tespit ettirilmelidir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 03.10.2013 gününde verilen dilekçe ile komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi ve yıkım talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 07.05.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi ve yıkım istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 23.03.2006 gününde verilen dilekçe ile müdahalenin önlenmesi ve tazminat karşılık davada, müdahalenin önlenmesi ve kal istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; müdahalenin önlenmesi davasının kabulüne, tazminat talebinin kısmen kabulüne, karşılık davanın reddine dair verilen 16.08.2007 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ve karşı davacı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne, duruşma isteminin dava değeri yönünden reddine karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı 2 parsel sayılı taşınmaz maliki komşusu olan davalı 3 parsel malikinin İmar mevzuatına aykırı olarak pencere açmak suretiyle aile mahremiyetini ihlal ettiğini, pencerelerin kapatılması maksatıyla ördüğü duvarı yıktığını, komşuluk hukukuna aykırı davranışların giderilmesini, duvarı eski hale getirme bedeli...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 06.04.2015 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 10.03.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, komşuluk hukukuna dayalı elatmanın önlenmesi istemine ilişkindir. Davacı vekili, davalının maliki olduğu 35 numaralı bağımsız bölümde hukuka aykırı imalatlar yaptığını, istinat duvarını yükselttiğini, kendisine ait 32 numaralı bağımsız bölümün ışığının kesildiğini, olası bir depremde duvarın yıkılması halinde kendisine zarar vereceğini ileri sürerek, davalı tarafca yükseltilen ve kendisine mal edilen ortak alana yapılan her türlü müdahalenin meni ile kal kararı verilmesini talep ve dava etmiştir....
-KARAR- Dava, elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil isteğine ilişkin olup mahkemece elatmanın önlenmesi ve yıkım isteklerinin reddine, ecrimisil isteğinin kabulüne karar verilmiş, hüküm sadece davalılar tarafından temyiz edilmiştir. Dava, komşuluk hukukuna ya da tesis edilen baz istasyonunun salt sakıncalarına değil; davacı ...’in paydaşlıktan kaynaklanan mülkiyet hakkına; diğer davacılar bakımından da bu yerde ikamet ettikleri iddiasına dayalıdır. Bu durumda, mahkemenin, baz istasyonundan yayılan radyasyonun limitin altında kaldığı gerekçesi yerinde değilse de, hüküm davacılar tarafından temyiz edilmediğinden bu husus üzerinde durulmamıştır. Öte yandan, bilimsel verilere uygun olarak belirlenen ecrimisile hükmedilmesinde yasasya aykırı bir durum yoktur.O nedenle davacıların temyiz itirazları yerinde değildir reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 445.25.-TL. bakiye onama harcının temyiz eden davalılardan alınmasına, 16.10.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....