Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olaya gelince; davacı komşu 111 ada 3 parsel sayılı taşınmaz maliki davalının bina ve eklentilerinin imar mevzuatına ve komşuluk hukukuna aykırı olarak inşa edildiğini, davacının özel hayatını ihlal ettiğini ve manzarasını engellediğini belirterek, kaçak bina ve eklentilerinin yıkılması suretiyle elatmasının önlenmesini istemiştir. Davalı ise salt imara aykırılığın komşuluk hukukuna aykırılık teşkil etmeyeceğini savunmuştur....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 03.10.2014 gününde verilen dilekçe ile komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 27.05.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, Türk Medeni Kanununun 737 vd. maddelerinden kaynaklanan komşuluk hukukuna dayalı elatmanın önlenmesi isteğine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemelerin görevi, ancak kanunla düzenlenir. Göreve ilişkin kurallar, kamu düzenindendir. ( HMK md. 1 ) Mahkemece yargılamanın her aşamasında kendiliğinden dikkate alınması gerekir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki komşuluk hukukuna aykırılığın giderilmesine dayalı elatmanın önlenmesi, kal ve tazminat davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 09.10.2018 gün ve 2016/3537 Esas, 2018/6500 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmişti. Süresi içinde davalı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, komşuluk hukukuna aykırılığın giderilmesine dayalı elatmanın önlenmesi, kal ve tazminat isteğine ilişkindir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece; davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm, davacı vekilinin temyiz etmesi üzerine 09.10.2018 gün ve 2016/3537 Esas ve 2018/6500 Karar sayılı ilamıyla bozulmuştur....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 05.08.2014 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi ve kal talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 09.07.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, komşuluk hukukuna aykırı davranışın giderilmesi isteğine ilişkindir. Davacı vekili; müvekkilinin 522 ada 9 parsel maliki olduğunu, komşu taşınmazdaki davalıya ait binada yapılan çatı imalatının ruhsatsız ve imara aykırı olduğunu, davacının manzarasını ve güneş ışığını engellediğini belirterek davalının komşuluk hukukuna aykırı davranışının giderilmesi ile kal ve eski hale iade bedelinin tahsili istemiyle dava açmıştır. Davalı vekili davanın reddini savunmuştur....

          Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kayden 47 parsel sayılı taşınmazın maliki olduğunu, komşu 81 parsel maliki olan davalının kat karşılığı bedelsiz bina yapımı işini ihale ile dava dışı şirkete verdiğini yapılan binanın komşuluk hukukuna aykırı olacak şekilde taşınmazına zarar verdiğini ileri sürerek, elatmanın önlenmesi isteğinde bulunmuştur. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ... ,'nun raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü....

            Ancak, istisnai durumlarda, henüz zarar doğmadığı halde, yakın gelecekte zarar doğacağı pek muhtemel veya muhakkak ise, davacıya zarar tehlikesinin önlenmesi davasını açma hakkı tanınmalı, zararın doğması beklenmemelidir. Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. Kural olarak davacının zararının doğmaması için bir önlem almaması da elatmanın önlenmesi davasını etkilemez. Mahkemece yapılacak araştırmalarda somut olayın özelliği, komşu taşınmazların yerleri, nitelikleri, konumları, kullanma amaçları göz önünde tutularak, normal bir insanın hoşgörü ve tahammül sınırlarını aşan bir elatmanın bulunup bulunmadığı tespit edilmelidir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 24.12.2013 gününde verilen dilekçe ile komşuluk hukukuna dayanan el atmanın önlenmesi ve tazminat talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 18.12.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, komşuluk hukukuna dayanan el atmanın önlenmesi ve tazminat isteğine ilişkindir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ -KARAR- Dava, komşuluk hukukuna aykırı elatmanın önlenmesi isteğine ilişkin olup, karar Sulh Hukuk Mahkemesinden verilmiştir.Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre, 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesi uyarınca temyiz incelemesi Yüksek 14.Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına gönderilmesine, 18.01.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  Komşuluk hukukunun öngördüğü sınırları aşan kullanım halinin saptanması halinde ise, mahkemece kurulacak hükümde zararlı davranışın giderim şeklinin ve taraf yükümlülüklerinin açıkça gösterilmesi zorunludur. Bu ilkeler ışığında somut olaya gelince; Mahkemece, hükme dayanak yapılan bilirkişinin 21.05.2010 tarihli raporunda somut bir zararın varlığından söz edilmemiş, sadece davalının imara aykırı bazı uygulamaları bulunduğu belirtilmiştir. İmar Yasasına ve bu konudaki yönetmeliklere aykırı davranışları inceleyecek merci idari yargı yeridir. Eldeki uyuşmazlığın ise yukarıda vurgulandığı üzere Türk Medeni Kanununun komşuluk hukukuna ilişkin 737.maddesi çerçevesinde çözülmesi gerekir....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 07.08.2008 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi, tazminat ve kal istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; asıl ve birleştirilen davanın kısmen kabulüne dair verilen 24.05.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ve davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Asıl ve birleştirilen dava, paylı taşınmazda komşuluk hukukuna dayalı öteki paydaşın elatmasının önlenmesi, yıkım ve tazminat istemine ilişkindir....

                      UYAP Entegrasyonu