Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaza haksız bir el atmanın veya işgalin olmadığı, taşınmazın ailesinden intikal ettiği, banka borcunun ödenememesi nedeniyle taşınmazların satıldığı, taşınmazın boşaltılmasının yasal sürede talep edilmediği, davacının davalılardan fahiş kira talebi ile faydalanmak istediğini ileri sürerek davacının davasının reddini talep etmişlerdir. Dava, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istemine ilişkindir. Yapılan inceleme sonucunda, Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun 01/09/2021 Tarihinde yürürlüğe giren 02/06/2021 tarih ve 431 sayılı Daireler arası İş Bölümü kararında 1. Hukuk Dairesi iş bölümünün 1. Maddesine göre; Taşınmaz mallara ilişkin, tapu kaydına ve mülkiyet hakkına dayalı tapu iptal, tescil, el atmanın önlenmesi, yıkım (kal) istemli davalar ile haksız işgal tazminatı (ecrimisil) istemli davalar sonucu verilen hüküm ve kararlara karşı açılan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlara bakma görevinin 1....
Malik, malını haksız olarak elinde bulunduran kimseye karşı istihkak davası açabileceği gibi, her türlü haksız elatmanın önlenmesini de dava edebilir" şeklinde mülkiyet hakkının içeriği belirlenmiştir. Öte yandan gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarih 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır....
Haksız el atmanın önüne geçebilmek için değişik sebeplerle el atmanın önlenmesi davası açmak mümkündür. Bunlardan bazılarını; malikin, malik olduğu taşınmaza karşı yapılan el atmanın önlenmesi için açılan dava, malikin sahip olduğu malı haksız olarak elinde bulunduran ya da ona saldıran kişiye karşı açılan el atmanın önlenmesi davası, malikin maliki olduğu şeyin doğal ürünlerine karşı yapılmış olan el atmanın önlenmesine karşı açılan dava, malikin karşılaşabileceği sınır tecavüzlerine karşı açabileceği el atmanın önlenmesi davası, malikin arazi kayması nedeniyle vaki el atmalara karşı açabileceği dava, malikin zilyetliğe saldırı olması nedeniyle açabileceği dava ve malikin geçit hakkı sebebiyle el atmalara karşı açabileceği dava, şekilde sıralayabiliriz....
San. ve Tic.A.Ş. aralarındaki elatmanın önlenmesi ve haksız işgal tazminatı davasına dair ... 3. Sulh Hukuk Mahkemesinden verilen 23.6.2005 günlü ve 2004/649-2005/747 sayılı hükmün onanması hakkında Dairece verilen 1.12.2005 günlü ve 2005/7990-10631 sayılı ilama karşı davalı vekili tarafından karar düzeltme isteminde bulunulmuştur....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, mülkiyet hakkına dayalı el atmanın önlenmesi ve ecrimisil istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1.4721 sayılı Türk Medeni Kanununun (TMK) 683 üncü maddesinde; malikin hukuk düzeninin sınırları içerisinde o şey üzerinde dilediği gibi kullanma, tasarrufta bulunma, yararlanma yetkilerine sahip olduğu, malını haksız olarak elinde bulunduran kişiye karşı her türlü elatmanın önlenmesi davası açabileceği öngörülmüştür. 2.Gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, hak sahibinin hak sahibi olmayan zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarihli 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, mülkiyet hakkına dayalı el atmanın önlenmesi ve ecrimisil istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1.4721 sayılı Türk Medeni Kanununun (TMK) 683 üncü maddesinde; malikin hukuk düzeninin sınırları içerisinde o şey üzerinde dilediği gibi kullanma, tasarrufta bulunma, yararlanma yetkilerine sahip olduğu, malını haksız olarak elinde bulunduran kişiye karşı her türlü elatmanın önlenmesi davası açabileceği öngörülmüştür. 2.Gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, hak sahibinin hak sahibi olmayan zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarihli 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır....
Bilindiği gibi; gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarihli 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan olumlu zarar ile kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler. Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir....
AHM 2017/446 esas sayılı davanın kabulüne, 2.528.177,00- TL kamulaştırmasız el atma tazminatı ile 194.700,00- TL haksız işgal tazminatının, dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacı T4 verilmesine, 632.044,00- TL kamulaştırmasız el atma tazminatı ile 48.675,00- TL haksız işgal tazminatının, dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacı T5 verilmesine, 379.226,00- TL kamulaştırmasız el atma tazminatı ile 29.205,00- TL haksız işgal tazminatının, dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacı Hava Baltacı'ya verilmesine, 379.226,00- TL kamulaştırmasız el atma tazminatı ile 29.205,00- TL haksız işgal tazminatının, dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacı T7 verilmesine, 379.226,00- TL kamulaştırmasız el atma tazminatı ile 29.205,00- TL haksız işgal tazminatının, dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte...
Davacının temyiz itirazlarına gelince; Bilindiği, gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarih 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan ve kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler. Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir....
-KARAR- Dava, taşınmazın bir bölümünün davalılar tarafından yol açmak suretiyle ikiye ayırılıp, bir bölümünün döküm alanı olarak, bir diğer bölümünün havuz olarak kullanılması nedeniyle elatmanın önlenmesi, eski hale getirme, ecrimisil ve zarar- ziyan tazminatı istemine ilişkindir. 1- Mahkemece, davalıların taşınmaza el attığı, kum yığdığı ve yol olarak kullanıldığı sabit olarak kabul edilip, yeniden tarım yapılabilir duruma getirilmesi süresinde oluşacak ürün kaybı belirlenerek, elatmanın önlenmesine ve 7.095,92.-TL. tazminatın tahsiline karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur....