"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ -KARAR- Davacı, kamulaştırma alanı kapsamında kalan Edirne ili Havsa İlçesi idari sınırları içerisinde bulunan Oğulpaşa deresi nehir köprüsü dere yatağı ile Merkez İlçesi sınırları içerisinde kalan iki adet alt geçit köprüsü altına davalı tarafça kazı yapılarak fiber optik kablo hattı döşenmek suretiyle elatıldığını ileri sürerek elatmanın önlenmesi ve eski hale getirme istemlerinde bulunmuş, yargılama sırasında Oğulpaşa deresi nehir köprüsü dere yatağında bulunan fiber optik kablo yönünden açılan dava tefrik edilerek ve yetkisizlik kararı verilerek eldeki esasa kaydedilmiştir. Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava şahsi hakka dayalı elatmanın önlenmesi ve eski hale getirme istemine ilişkin olup, mahkemenin tefrik öncesi 2009/769 Esas- 2011/696 Karar sayılı dava dosyasında verilen karar Yargıtay 14....
Ancak, istisnai durumlarda, henüz zarar doğmadığı halde, yakın gelecekte zarar doğacağı pek muhtemel veya muhakkak ise, davacıya zarar tehlikesinin önlenmesi davasını açma hakkı tanınmalı, zararın doğması beklenmemelidir. Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. Kural olarak davacının zararının doğmaması için bir önlem almaması da elatmanın önlenmesi davasını etkilemez. Mahkemece yapılacak araştırmalarda somut olayın özelliği, komşu taşınmazların yerleri, nitelikleri, konumları, kullanma amaçları göz önünde tutularak normal bir insanın hoşgörü ve tahammül sınırlarını aşan bir elatmanın bulunup bulunmadığı tespit edilmelidir....
A..’ün kayden paydaşı olduğu 144 ada 47 parsel sayılı taşınmazda bulunan binadaki dükkanları davalılar Erol ve Mehmet’in aradaki duvarları kaldırıp üç dükkanı tek dükkan olarak kullanmak suretiyle haksız işgal ettiklerini, her iki davalının 2005 yılında diğer davalı şirketi kurduklarını ve anılan yerde şirketin faaliyet gösterdiğini ileri sürerek elatmanın önlenmesine, dükkanların eski hale getirilmesine ve son 5 yıllık süre için 1.500,00 TL ecrimisilin payı oranında tahsiline karar verilmesini istemiş, yargılama sırasında kısıtlının ölümü üzerine davaya devam eden mirasçıları 25.11.2013 tarihli ıslah dilekçeleri ile, 16.09.2013 tarihli bilirkişi raporunda belirlendiği üzere miras paylarına isabet eden 33.000,86 TL ecrimisilin tahsilini istemişler, ardından 07.04.2014 tarihinde ise, elatmanın önlenmesi ve eski hale getirme taleplerinden vazgeçtiklerini bildirmişlerdir.Davalı Erol, dava konusu taşınmazı kendisinin kullandığını, diğer davalıların taşınmazla ilgileri bulunmadığını belirterek...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 25/05/2009 gününde verilen dilekçe ile komşuluk hukukuna dayalı müdahalenin önlenmesi ve eski hale getirme talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın konusuz kalması sebebiyle karar verilmesine yer olmadığına dair verilen 02/02/2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, komşuluk hukukuna dayalı elatmanın önlenmesi ve kal isteğine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Elatmanın önlenmesi, eski hale getirme ve yıkım Hazine ile ... aralarındaki elatmanın önlenmesi, eski hale getirme ve yıkım davasının reddine dair Gemlik Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 26.04.2012 gün ve 435-324 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı Hazine vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Davacı Hazine, ... İli, Gemlik İlçesi, Kurşunlu Mahallesindeki 222 parsel sayılı taşınmazın ön tarafındaki Gemlik-Kurşunlu sahil yolunun altında kalan ve " Can İskelesi" olarak adlandırılan 47 metre uzunluğundaki iskelenin deniz içerisinde bulunması nedeniyle 3621 sayılı Yasanın 6. maddesi dikkate alınarak men, kal ve eski hale getirme talep etmiştir. Davalı taraf 5216 sayılı Yasanın 7/n, 5393 sayılı Yasanın 75. maddelerinden söz ederek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur....
Dava açılmadan önce davacı tarafından mahkeme kanalıyla tespit yaptırılmış, burada alınan bilirkişi raporlarında tecavüz edilen kısım, ağaç bedeli ve eski hale getirme bedeli hesap edilmiştir. Yargılama sırasında mahkemece iki kez keşif yapılmış,keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporlarında tecavüz edilen kısım tespit edilerek hasar gören ağaç bedelleri hesaplanmış, eski hale getirilme bedeli üzerinde durulmamıştır. Mahkemece ikinci keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporları esas alınarak hüküm kurulmuştur. Böylece tespit dosyasındaki bilirkişi raporu ile, mahkemece yapılan keşifler sonucu alınan bilirkişi raporları birbiri ile çelişmektedir. Mahkemenin hükme esas aldığı bilirkişiden özellikle eski hale getirme bedeli hususunda ek rapor alınmak suretiyle çelişkinin giderilmesi ve oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve araştırma sonucu hüküm kurulması doğru olmamıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi, eski hale getirme ve ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar dahili davalı ... Belediyesi vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'nın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava; çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, eski hale getirilmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir. Davacı, kayden maliki olduğu 1 parsel sayılı taşınmazın altından su ve kanalizasyon hattı geçirmek suretiyle davalının müdahale ettiğini ileri sürerek elatmanın önlenmesi, eski hale getirilmesi ve ecrimisil isteğinde bulunmuştur. Davalı ..., taşınmazına yaptırdığı ev nedeniyle su ve kanalizasyon hattı kurulması için ......
Çekişme konusu 7761 parsel sayılı taşınmazın arsa niteliği ile asıl ve birleşen davanın davacıları adına paylı mülkiyet üzere kayıtlı olduğu, taşınmaz üzerinde (A) ve (B) bloklardan oluşan iki ayrı binanın yer aldığı, her blokta ayrı ayrı 16 daire ve 2'şer dükkan olduğu, davalıların binadaki farklı bölümleri kullandıkları sabittir. Mahkemece, davacıların mülkiyet hakkına üstünlük tanınmak suretiyle elatmanın önlenmesi ve yıkıma karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Bir kısım davalıların ve karşı davacının bu yöne değinen temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine. Ancak, eski hale getirme bedeli infaz aşamasında gözetilecek bir husus olup, mahkemece el atmanın önlenmesi ve yıkım kararı ile yetinilmesi gerekirken infaz aşamasında belli olacak eski hale getirme bedelinin hüküm altına alınmış olması doğru değildir. Öte yandan; mahkemece 15.6.2012 tarihli oturumda karşı davacıya eksik harcın tamamlanması için verilen sürenin usûlüne uygun olduğuda söylenemez....
Öte yandan yerleşik Yargıtay uygulamalarına göre; bir taşınmaza kamulaştırmasız el atılması halinde, müdahalenin önlenmesi talebi yanında eski hale getirme talebi de varsa, taşınmazın kamulaştırmasız el konulan bölümünün bedeli ile eski hale getirme bedeli ayrı ayrı tespit ettirilerek, el konulan bölüm bedeli, eski hale getirme masraflarından fazla ise müdahalenin önlenmesi kararı ile birlikte taşınmazın eski hale getirilmesine karar verilmeli; şayet eski hale getirme masrafları zemin bedelinden fazla ise bu durumda el konulan zemin bedelinin davalı idareden tahsili ve bu bölümün davacı üzerindeki tapusunun iptali ile davalı idare adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesi gerekir (bkz. Y. 5. HD'nin 2019/5189 E ve 2020/10982 K sayılı ilamı)....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 31.01.2006 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi ve eski hale getirme bedelinin tahsili istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; elatmanın önlenmesine yönelik davanın reddine, eski hale getirme bedeline ilişkin davanın kabulüne dair verilen 06.06.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Mahkeme kararı davalıya 27.11.2006 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş olup, 8 günlük yasal süre geçirildikten sonra 07.12.2006 tarihinde temyiz isteminde bulunulmuştur. HUMK.nun 432/4. maddesi ve 1.6.1990 tarihli ve 3/4 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı gereğince süresi geçirilen temyiz isteminin reddi gerekmiştir....