Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 08.07.2008 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi, kal ve maddi tazminat istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; elatmanın önlenmesi ve kal talebinin reddine, maddi tazminatın kabulüne ve davalı idare hakkında açılan davanın dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden reddine dair verilen 26.06.2014 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi bir kısım davalılar vekili tarafından, temyiz yolu ile incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 05.05.2015 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden bir kısım davalılar vekili Av. ... ile karşı taraftan davacı vekili Av.... ve davalı ... vekili Av. ... geldiler. Başka gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı....

    El atmanın önlenmesi ve maddi tazminat yönünden tarafların istinaf talepleri bulunmamaktadır, Davacı vekili manevi tazminatın reddine ilişkin karar yönünden İlk Derece Mahkeme kararını istinaf etmektedir. Somut olayın özelliklerine göre mülkiyet hakkının taşkın kullanılması nedeniyle kişilik haklarının zarar gördüğü kabul edilemeyeceğinden manevi tazminatın yasal koşulları oluşmadığından manevi tazminat talebinin reddine dair ilk derece mahkemesi kararı dairemizce usul ve yasaya uygun bulunmuştur....

    Davacının işgal nedeniyle uğranılan zarar ve değer kaybı ile ilgili maddi tazminat talebine gelince; herhangi bir konuda tazminat istenebilmesi için hukuka aykırı bir fiilin bulunması, bu fiili işleyen kimsenin kusurlu olması, fiil sonucunda bir zararın meydana gelmesi ve fiil ile zarar arasında illiyet bağı (nedensellik) bulunması gerekir. Somut olaya gelince; davacı davalıların eylemleri sonucu maddi zarara uğradığından bahisle maddi tazminat talebinde bulunmuştur. Ancak davacının taşınmazında 06/06/2012, 07/02/2013 ve 09/12/2013 tarihlerinde üç keşif yapılmış, alınan bilirkişi raporlarından taşınmazın kuzey tarafından otoyolun geçtiği, taşınmaz içerisinde bulunan derenin yağmur sularının aktığı doğal dereler olduğu ve bu derenin arazinin eğimi gereği meydana geldiği otoyol altından geçen menfezin bu derenin meydana gelmesine neden olmadığı, aksine menfezin yapımı sırasında suyun akışını yavaşlatmak için pere denilen küçük havuzların oluşturulduğu anlaşılmaktadır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Elatmanın önlenmesi ve tazminat K A R A R Dava elatmanın önlenmesi ve tazminat isteğine ilişkin olarak açılmıştır. Davacı vekili, yargılamanın devamı sırasında 02.11.2010 günlü oturumda elatmanın önlenmesi isteğinden vazgeçerek davayı tazminat davası olarak devam edeceğini açıklamış ve bu beyanını imzası ile onaylamıştır. Hüküm, davacı vekilince tazminat isteği yönünden temyiz edilmiştir. Davanın açıklanan bu nitelendirilmesine ve temyiz talebinin kapsamına göre, hükme yöneltilen temyiz itirazlarını inceleme görevi Yüksek Yargıtay (4.) Hukuk Dairesine ait olmakla, dosyanın gereği için anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 14.02.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki elatmanın önlenmesi ve tazminat davasında ... Sulh Hukuk Mahkemesi ve ... Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, elatmanın önlenmesi ve uğranılan maddi zararların tazmini istemine ilişkindir. Sulh Hukuk Mahkemesince, dava konusu uyuşmazlığın 6100 sayılı HMK'nın 4. maddesine gereğince Sulh Hukuk Mahkemesinin görev alanı dışında olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi ise, dava değeri itibari ile yürürlükte olan 1086 s.HUMK.a göre görevli mahkemenin sulh hukuk mahkemesi olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Dava 22/02/2010 tarihinde yani 6100 sayılı HMK'nın yürürlüğe girmesinden önce açılmıştır....

          -KARAR- Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve buna bağlı olarak tazminat isteğine ilişkin olup, bu durumda anılan istekler birlikte değerlendirildiğinde temyizi kabil ise de, yalnız 1.320.TL tazminata hükmedilmiş olması ve elatmanın önlenmesi isteğinin reddine dair kararın da taraflarca temyiz edilmemesi karşısında hükmedilen tazminat miktarı nazara alındığında temyiz isteğinin reddi doğru olduğuna göre, davalının temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 13.12.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            Mahkemece, imar uygulaması neticesinde davalıya ait yapıların davacının imar parseli içinde kaldığı gerekçesi ile elatmanın önlenmesi davasının kabulüne, ecrimisil isteğinin reddine, usulünce açılmış bir dava ve ıslah bulunmadığı gerekçesiyle yıkım isteğinin de reddine karar verilmiştir. Dava sadece elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteği ile açılmış olup yıkım istenmemiştir. Her ne kadar, Dairenin bozma kararında dava "elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil" davası olarak nitelendirilmiş ve "elatmanın önlenmesi ve yıkım isteği ile ilgili olarak keşfen saptanan ya da saptanacak dava değeri üzerinden harcın alınması" gerektiğinden bahisle bozulmuş ise de, bozma kararında yıkımdan sözedilmesi maddi hataya dayalıdır. Maddi hata "usuli kazanılmış hak ilkesinin" istisnasını oluşturur. Başka bir deyişle maddi hataya dayalı bozma kararına uyulmuş olması taraflar yararına usuli kazanılmış hak doğurmaz. Bu nedenle yıkım isteğinin reddi doğrudur....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi-tazminat davası sonunda, yerel mahkemece davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar taraf vekillerince yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve tazminat istemlerine ilişkindir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ,ECRİMİSİL, TAZMİNAT Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi, ecrimisil, tazminat davası sonunda, yerel mahkemece davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalılar vekilince yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik HakimiSüleyman Yumma 'nın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Asıl dava; çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil, birleşen dava ise; haksız fiilden kaynaklanan maddi tazminat isteklerine ilişkindir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tazminat ve elatmanın önlenmesi KARAR Davacı vekili, dava dilekçesinde açıkça davalı şirketin vekil edeninin tapulu taşınmazına haksız olarak müdahale ederek zarar verdiğini açıklayarak, elatmanın önlenmesi, eski hale iade ve tazminat isteğinde bulunmuştur. Mahkemece, dava tapulu taşınmaza elatmanın önlenmesi ve tazminat isteğine ilişkin olarak nitelendirildikten sonra, tapulu yere elatmanın önlenmesi isteği bakımından, davanın ispat edilemediği gerekçesiyle reddine karar verilmiştir. Davacı tarafın isteği, yapılan nitelendirme ve temyiz edenin sıfatı gözetilerek, temyiz incelemesinin Yüksek Yargıtay 1. Hukuk Dairesince yapılması gerekirken, 03.05.2012 tarih ve 2012/1838 Esas, 2012/5030 Karar sayılı kararıyla dosyanın Yüksek 8. Hukuk Dairesine görevsizlikle gönderilmesi yerinde değildir. O halde Yüksek 1....

                    UYAP Entegrasyonu