Maddesi gereği bedel tespiti ve tescil davası açılmadığını, bu nedenle ecrimisil bedeli talep ettiklerini, davanın kabulünü, fazlaya ilişkin haklarının saklı tutularak, 1.750,00 TL kamulaştırmasız El atma bedeli ile geçmişe yönelik 5 yıllık ecrimisil bedeli olan 250,00 TL tazminatını dava ve talep etmiştir. Davalı kurum vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaza kurumları tarafından el atılmadığını, parselin 1776 m2'lik kısmı için Bingöl 2. Asliye Hukuk Mahkemesinde Acele El Koyma talep edilmiş ve 2013/601 Esas dosya ile belirlenen 18.683,83 TL bedelin davacılara ödendiğini, davanın 2013 yılında açıldığını el atmanın ise 2015 yılında gerçekleştiğini, dava açılması gereken makul sürenin aşılmadığını, davacılar tarafından talep edilen ecrimisil bedelinin haksız olduğunu, davanın reddini, beyan ve talep etmiştir....
Her ne kadar dava dilekçesinde kamulaştırmasız el koyma nedeni ile tazminat talepli dava açılmış ise de, davacı vekili tarafından, yargılama sırasında verilen ıslah dilekçesi ile kamulaştırmasız el koyma nedeni ile tazminat talebinin, müdahalenin önlenmesi olarak değiştirildiğinin anlaşıldığından ve Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 16.05.1956 gün ve 1956/1-6 sayılı "idarece taşınmazına kamulaştırmasız el atılması halinde malik müdahelenin önlenmesi talebinde bulunabilecegi gibi bu fiili durumu razı olması halinde el konulan yerin bedelini de talep edebileceğine ilişkin" kararı uyarınca hizmet binası yapılmak suretiyle fiilen el atıldığı anlaşılan taşınmazda müdahelenin önlenmesi talebinin kabulü ile ecrimisile karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....
DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE: Dava, kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat ve ecrimisil bedelinin tahsiline ilişkindir. Mahkemece arsa vasfındaki taşınmaza 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu 11- g maddesine uygun kıyasi emsal taşınmazlara göre değer biçilmesi usul ve yasaya uygundur. Ancak ecrimisil hesaplaması, dosyada emsal bulunmadığından Hazine Taşınmazlarının İdaresi Hakkındaki Yönetmeliğin 12 maddesine göre yapılmıştır. İlgili yönetmelik Hazine taşınmazlarının hukuka aykırı kullanılması durumunda, Hazine tarafından hukuka aykırı işgal edenden ecrimisil talep edildiğinde uygulanan hesaplama yöhtemini düzenlemektedir.. Dosyamızda ise ecrimisil talebi kamu idaresi tarafından vatandaşa ait taşınmazın kamulaştırmasız olarak haksız el atmasından kaynaklanmaktadır....
Bilindiği gibi, kamulaştırma kararı alınmadan veya kamulaştırma işlemleri tamamlanmadan taşınmaza el koyan idarenin haksız işgalci konumunda olacağı sabittir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 19.09.2019 tarihli ve 2017/1-1273 Esas, 2019/911 Karar sayılı kararında da değinildiği üzere, kamulaştırmasız el atma nedeniyle taşınmaz mal malikinin, idarenin bu fiili durumuna razı olup, bedeli mukabilinde taşınmazın mülkiyetini idareye devretme iradesini ortaya koyduğu, eş söyleyişle kamulaştırmasız el koyma karşılığının tahsili talebiyle dava açtığı tarihe kadar idarenin taşınmaza el atması haksız fiil niteliğindedir. Sonuç olarak kamulaştırmasız el atma nedeniyle mal sahibi, taşınmazın dava tarihindeki değerini isteyebileceği gibi, ecrimisil de isteyebilir. Ancak kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davasından sonraki dönem için ecrimisil istenemeyeceği de kuşkusuzdur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ECRİMİSİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kayden malik olduğu 4, 69, 84, 78, 163, 178 ve 206 parsel sayılı taşınmazları üzerinde tarım yaparak geçimini sağladığını, ancak taşınmazların bölgeye inşa edilen baraj gölü nedeniyle kamulaştırma alanında kaldığını, davalı idarenin kamulaştırmasız el atması nedeniyle 2012 yılında elde etmesi gereken mahsul bedelinden yoksun kaldığını ileri sürerek, ecrimisil isteğinde bulunmuştur. Davalı, davanın reddini savunmuştur....
Şöyle ki; Davalı idarenin, 05.12.2008 tarihinde davacılara ait 450 parsel sayılı taşınmaza fiilen el attığı ve taşınmazın tamamını kanal açmak suretiyle kullandığı, davacılar tarafından 12.04.2010 tarihinde açılan kamulaştırmasız el koyma nedeniyle tazminat davasının kısmen kabul kısmen ret ile sonuçlandığı, Kilis Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/483 Esas sayılı dosyası üzerinden yapılan yargılama sonucunda taşınmaz üzerindeki fıstık, zeytin, badem ve incir ağaçları ile bağın ihbar olunanlar ... ve Mehmet Sıtdık Kılınçoğlu'na ait olduğunun tespitine karar verildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda malik yönünden dava konusu taşınmazın tarım arazisi olarak değerlendirilerek, el atma tarihi olan 05.12.2008 tarihinden kamulaştırmasız el atma davasının açıldığı 12.04.2010 tarihine kadar geçen süre için ecrimisil talebinin kabul edilmesi gerekir....
Mahkemece, bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonunda; bilirkişi tarafından el konulan 74,07 m2 lik bölümün kiraya verilemeyeceği açıklandığından ecrimisil davasının reddine karar verilmiştir. Ecrimisil, kötüniyetli zilyedin, şeyi kullanmasından kaynaklanan, elde ettiği veya elde etmeyi ihmalde bulunduğu tüm semereleri hak sahibine ödemekle yükümlü olduğu bir tür haksız fiil tazminatıdır (TMK 995). Dosya içerisinde bulunan bilirkişi raporunda “el atılan bölümün davacılara ait binanın ön cephesinde olup el koyma öncesi bina sakinlerince otopark olarak kullanıldığı” saptanmıştır. Yine, bitişik taşınmaza ait ecrimisil davasında işgal nedeniyle davanın kısmen kabulüne ilişkin hüküm kurulmuş ve kesinleşmiştir. Hal böyle olunca arsa niteliğindeki taşınmazdan davacı tarafın ne şekilde ekonomik gelir elde ettiği hususunun ispatı zorunlu değildir....
Mahkemece; taşınmazlara fiili el atmanın eski olduğu, bu itibarla kamulaştırmasız el koyma davalarının açıldığı 26.... 2009 tarihinden itibaren geriye doğru beş yıllık ecrimisilin talep edilebileceği, buna göre hüküm vermeye elverişli bilirkişi raporunda tespit edilen ve talebin ....000 TL olduğu gözetilerek taleple bağlılık ilkesi gereği davanın kabulüne dair verilen hüküm taraf vekillerinin temyiz talebi üzerine Dairemizce onanmış, taraf vekilleri bu defa karar düzeltme talebinde bulunmuştur. Taraf vekillerinin sair karar düzeltme talepleri yerinde olmadığından reddine, Ancak, davada 07.02.2006 tarihi ile davanın açıldığı 07.02.2011 tarihleri arasındaki beş yıllık döneme isabet eden ecrimisilin tahsili talep edilmiştir. Mahkeme, isabetli görüş ve değerlendirme ile davacı tarafın, ancak davalı taraf aleyhine kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davalarını açtığı 26.....2009 tarihine kadar ecrimisil talep edebileceğini belirlemiştir....
DAVA KONUSU : Kamulaştırmasız El Koyma Nedeniyle El Atmanın Önlenmesi KARAR : DAVA DİLEKÇESİNİN ÖZETİ : Davacı vekili ilk derece mahkemesine vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkil payına isabet eden kısmının kamulaştırmasız el koyma karşılığı olan 250,00 TL belirsiz nitelikteki kısmi bedelinin el atma tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı yandan tahsiline, taşınmazın davalı yanca haksız olarak kullanılmasından kaynaklanan şimdilik 250,00 TL belirsiz nitelikteki kısmi ecrimisil tazminatının, el atma tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalı yandan tahsiline, taşınmazın haksız el atma sonucunda ortaya çıkan fiili durumuna bağlı, kamulaştırılmayacak kısmında oluşacak değer düşüklüğünden kaynaklanan şimdilik 250,00 TL belirsiz nitelikteki değer düşüklüğü bedelinin, el atma tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalı yandan tahsiline, su boruları dolayısıyla davalı lehine daimi irtifak hakkı kurulması nedeniyle buna ilişkin 100,00 TL belirsiz...
Ancak 1-Dava kamulaştırmasız el atma nedenine dayalı tazminat ve ecrimisil istemine ilişkin olduğu anlaşıldığından, ecrimisil ve kamulaştırmasız el atma istemleri ile ilgili ayrı harç ve vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin düşünülmemesi doğru gönülmemiştir. 2-Bundan ayrı olarak; 2942 Sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 6487 sayılı Kanunla değiştirilen Geçici 6.maddesinin onikinci ve onüçüncü fıkraları 13.03.2015 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan ... Mahkemesi'nin 13.11.2014 tarih, 2013/95 Esas ve 2014/176 Karar sayılı kararıyla iptal edildiğinden; 04.11.1983 tarihinden sonra el atılan taşınmazlar yönünden, kamulaştırmasız el atma nedeniyle açılan davalarda, mahkeme ve icra harçları ile her türlü vekalet ücretinin nispi olarak uygulanması gerekmekte olup bu husus bozmayı gerektirmiştir....