AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 10/10/2013 NUMARASI : 2012/917-2013/940 Taraflar arasında görülen çeyiz ve ziynet eşyasının iadesi davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 2,50 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 29.01.2015 günü oybirliğiyle karar verildi....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 05/12/2013 NUMARASI : 2012/348-2013/879 Taraflar arasındaki ziynet eşyasının iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Hükmü, davacı vekili temyiz etmiş ise de, 10.02.2015 tarihli dilekçe ile temyiz talebinden feragat ettiği anlaşılmıştır. Temyiz talebinden feragat nedeniyle dosyanın temyiz incelemesi yapılmadan temyiz talebinin reddi ile dosyanın mahalline İADESİNE, 16.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
iadesi yönünden ise KESİN olmak üzere 29/04/2022 tarihinde OY BİRLİĞİ ile karar verildi....
iadesi yönünden ise KESİN olmak üzere 29/04/2022 tarihinde OY BİRLİĞİ ile karar verildi....
dan alınıp davacıya iadesine, aynen iadesi mümkün olmadığı taktirde bedelleri toplamı olan 3.765 TL'nin dava tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen, mümkün değilse bedelinin iadesi talebine ilişkindir. Türk Medeni Kanunu’nun 6. maddesi hükmü uyarınca; kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını kanıtlamakla yükümlüdür. Gerek doktrinde, gerek Yargıtay içtihatlarında kabul edildiği üzere ispat yükü hayatın olağan akışına aykırı durumu iddia eden ya da savunmada bulunan kimseye düşer. Öte yandan ileri sürdüğü bir olaydan kendi yararına haklar çıkarmak isteyen kimse iddia ettiği olayı kanıtlaması gerekir. Davacı kadın, dava konusu edilen ziynet eşyasının davalıda kaldığını ileri sürmüş, davalı koca ise onun tarafından götürüldüğünü savunmuştur....
İlk Derece Mahkemesinde yapılan yargılama sonunda; boşanma davasının kabulüne, tarafların TMK'nın 166/1 maddesi uyarınca boşanmalarına, müşterek çocukların velayetlerinin davalı babaya verilmesine, müşterek çocuklar ile anne arasında şahsi ilişki tesisine, davacı lehine takdir edilen aylık 350,00 TL tedbir nafakasının tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla aynen devamına, kararın kesinleşmesi ile aylık 500,00 TL yoksulluk nafakası olarak davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, davacının maddi ve manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulü ile, 20.000,00 TL maddi, 18.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, ziynet eşyasının iadesi davasının reddine, çeyiz eşyasının iadesi davasının feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir. Davalı, ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi talebiyle, istinaf kanun yoluna başvurmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen ziynet eşyasının aynen veya bedelinin iadesi davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davacı vekili dava dilekçesinde; davalının, müvekkiline ait ziynet eşyalarını ağabeyine borç olarak vereceğini söyleyerek aldığını ve geri vermediğini, bu sebeple (dava dilekçesinde ayrıntılı olarak belirttikleri) 2.920.-TL değerindeki çeyiz eşyasının ve 22.147.-TL değerindeki ziynet eşyasının aynen iadesini, aynen iade mümkün olmadığı takdirde toplam değerin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen ziynet eşyasının aynen veya bedelinin iadesi davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davacı vekili dava dilekçesinde; davalının, müvekkiline ait ziynet eşyalarını ağabeyine borç olarak vereceğini söyleyerek aldığını ve geri vermediğini, bu sebeple (dava dilekçesinde ayrıntılı olarak belirttikleri) 2.920.-TL değerindeki çeyiz eşyasının ve 22.147.-TL değerindeki ziynet eşyasının aynen iadesini, aynen iade mümkün olmadığı takdirde toplam değerin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Olayda, 4458 sayılı Gümrük Kanununda, gümrük kıymetinin belirlenmesi ile ilgili esasların neler olduğunun açıkça ortaya konulduğu, buna göre ithal eşyasının gümrük kıymetinin satış bedeli olduğu belirtildikten sonra, bu şekilde belirlenemeyen ithal eşyasının gümrük kıymetinin nasıl belirleneceğinin de düzenlendiği, hal böyle iken Dış Ticaret Müsteşarlığı yazısı ile uygulanması öngörülen birim kıymete göre gümrük kıymeti belirlenmesi ve buna göre vergi ödenmesi gerektiğinden bahsedilemeyeceği, davacının gümrük kıymeti olarak ithal eşyası için fiilen ödenen fiyatı gösteren faturada yer alan satış bedelinin esas alınması gerektiği, bu bedelin esas alınmaması nedeniyle fazladan ödenen vergilerin iadesi talebinin reddinde ise hukuka uyarlık görülmediği gerekçesiyle işlemin iptaline ve fazladan ödenen vergilerin iadesine karar verilmiştir....
Davacı vekili dava dilekçesinde, ... adet 80 gram ... ayar altın takı seti; ... adet her biri ... gram ağırlığında toplam 90 gram ... ayar altın burma bilezik, ... adet ... gram ağırlığında ... ayar altın küpe, ... adet ... gram ağırlığında ... ayar altın yüzük olmak üzere toplam 179 gram ziynet eşyasının aynen iadesini, mümkün değilse bilirkişi raporu ile belirlenecek bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin davacıyı bir akraba düğününe götürdüğünü, davacının o tarihten sonra müşterek haneye dönmediğini, davacının evden ayrılırken ziynetleri beraberinde götürdüğünü belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulü cihetine gidilerek; ....853,00 TL ziynet bedelinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, ziynet eşyalarının aynen iadesi, iadesi mümkün değilse bedelinin davalıdan tahsili istemine ilişkindir....