taraflar arasında imzalanan devre tatil sözleşmesinin haklı nedenle feshi ile müvekkili tarafından ödenen devre tatil bedelinin bakiye kullanım süresine isabet eden miktarının denkleştirici adalet ilkesine göre güncelleştirilerek yargılama giderleri ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....
K A R A R İncelenmesine gerek görülen taraflar arasındaki devre tatil -devre mülk sözleşmesinin eklenerek birlikte gönderilmesi için dosyanın mahalli mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 2.7.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....
No lu dairenin kullanımına ilişkin devre tatil sözleşmesinin feshine, 3.664,94 YTL. nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp davacıya verilmesine, manevi tazminat talebinin kısmen kabul kısmen reddi ile, 3.000,00 YTL manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya 2009/6369-13290 verilmesine, fazla talebin reddine, karar verilmiş. Hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre tarafların sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, 2004 yılı devre tatil hakkını kullanmadığından, 2004 yılı tatil bedeli için 1500 YTL tazminat istemiştir....
beklenemeyeceğini göstermekte olduğunu,15/02/2020 tarihte tesise gelerek derhal tahsisi yapılmasını talep etmiş olduğunu, davacının kabul ve taahhüt ettiği 2013 yılından buyana 7 yıldır uyduğu devre tatil sözleşmesi'ne ve dönerli sistemle dönüşümlü kullanım planlamasına aykırı davranmış olduğunu, kısaca davacnın zaten olmayan bir hakkı kullanamadığı için zarar gördüğü iddiasında bulunup bunları yaparken 2 yılık aidat borcunu ödemediğini, 2019- 2020 yılları aidat borçları ödenmeden tahsis talebi sözleşmeye aykırı bulunduğu, davacının taşınmazı devre mülk değil; sözleşme ile devre tatil'e tahsisli olup davacının 1/35 pay sahibi olduğu taşınmazın; ek/2 tapu senedi ve tapu siciline göre devre mülk olmadığı davacı taşınmazın satın aldığı 1/35 hissesini devre tatil hakkı maksatlı yönetiminin planlamasına uyun ve dönüşümlü kullanmayı belirlenmiş aidatı ödemeyi devre tatil sözleşmesinin 7 ve 8C maddeleri ile kabul ve taahhüt ettiğini, hal böyleyken davacının şimdi bu iddiaları kanuna, yönetmeliğe...
Taraflar arasındaki hukuki ilişkinin devre mülk sözleşmesi niteliğinde olması davacının 6502 sayılı Kanun'un 3/1- k maddesi gereğince tüketici sıfatını taşıması, davalıların da aynı Kanun'un 3/1- ı-i maddeleri uyarınca satıcı-sağlayıcı olması nedeniyle, taraflar arasındaki uyuşmazlıkta tüketici mahkemeleri görevlidir. 6502 sayılı Kanun'un ''Devre Tatil Ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmeleri'' başlıklı 50.maddesi aşağıdaki gibidir: "(1) Devre tatil sözleşmesi, bir yıldan uzun süre için kurulan ve tüketiciye bu süre zarfında birden fazla dönem için bir veya daha fazla sayıda gecelik konaklama imkânı veren sözleşmelerdir. (2) Devre tatil sözleşmeleri ile sağlanan hakkın şahsi veya ayni bir hak olması bu maddenin uygulanmasını engellemez....
Dosya kapsamından, taraflar arasında adi yazılı şekilde devre mülk satış sözleşmesinin düzenlendiği anlaşılmaktadır. 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunda değişiklik yapan 4822 sayılı Kanunun 3/c maddesinde “Konut ve tatil amaçlı taşınmaz malların” da tüketicinin korunması hakkındaki kanun kapsamına alındığı anlaşılmakta olup, aynı Kanunun 23. maddesine göre de bu Kanunun uygulanması ile ilgili olarak çıkacak her türlü uyuşmazlıkların tüketici mahkemesinde görüleceği hüküm altına alınmıştır. Somut olayda; davanın, taraflar arasında düzenlenen devre mülk satış sözleşmesinin feshi ile ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Devre mülk hakkı, kat mülkiyeti kanununda düzenlenen taşınmazın müşterek mülkiyet payına bağlı bir haktır....
Dosya kapsamından, taraflar arasında adi yazılı şekilde devre mülk satış sözleşmesinin düzenlendiği anlaşılmaktadır. 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunda değişiklik yapan 4822 sayılı Kanunun 3/c maddesinde “konut ve tatil amaçlı taşınmaz malların” da Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamına alındığı anlaşılmakta olup, aynı Kanunun 23. maddesine göre de bu Kanunun uygulanması ile ilgili olarak çıkacak her türlü uyuşmazlıkların tüketici mahkemesinde görüleceği hüküm altına alınmıştır. Somut olayda davanın, taraflar arasında devre mülk satış sözleşmesinin feshedilmesi sonucu davalıya ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Devre mülk hakkı Kat Mülkiyeti Kanununda düzenlenen taşınmazın müşterek mülkiyet payına bağlı bir haktır....
Dosya kapsamından, taraflar arasında adi yazılı şekilde günlü devre mülk satış sözleşmesinin düzenlendiği anlaşılmaktadır. 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasa’da değişiklik yapan 4822 Sayılı Yasa’nın 3/c maddesinde “konut ve tatil amaçlı taşınmaz malların” da tüketicinin korunması hakkındaki yasa kapsamına alındığı anlaşılmakta olup, aynı Yasanın 23. maddesine göre de bu Yasanın uygulanması ile ilgili olarak çıkacak her türlü uyuşmazlıkların Tüketici Mahkemesinde görüleceği hüküm altına alınmıştır. Somut olayda davanın taraflar arasında düzenlenen devre mülk satış sözleşmesinin geçersiz olduğu ve davalıya verilen senet nedeniyle borcun bulunmadığının tespiti istenmektedir. Devre mülk hakkı kat mülkiyeti kanununda düzenlenen taşınmazın müşterek mülkiyet payına bağlı bir haktır....
Dosya kapsamından, taraflar arasında adi yazılı şekilde devre mülk satış sözleşmesinin düzenlendiği anlaşılmaktadır. 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasa’da değişiklik yapan 4822 Sayılı Yasa’nın 3/c maddesinde “konut ve tatil amaçlı taşınmaz malların” da tüketicinin korunması hakkındaki yasa kapsamına alındığı anlaşılmakta olup, aynı Yasanın 23. maddesine göre de bu Yasanın uygulanması ile ilgili olarak çıkacak her türlü uyuşmazlıkların Tüketici Mahkemesinde görüleceği hüküm altına alınmıştır. Somut olayda davanın, taraflar arasında düzenlenen devre mülk satış sözleşmesinin geçersizliğinin tespiti istemine ilişkin olduğu ve sözleşmeden kaynaklı borçlu olunmadığının tespiti ile sözleşme nedeniyle verilen bonoların iptalinin istendiği anlaşılmaktadır. Devre mülk hakkı kat mülkiyeti kanununda düzenlenen taşınmazın müşterek mülkiyet payına bağlı bir haktır....
Dosya kapsamından, taraflar arasında adi yazılı şekilde devre mülk satış sözleşmesinin düzenlendiği anlaşılmaktadır. 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasa’da değişiklik yapan 4822 Sayılı Yasa’nın 3/c maddesinde “konut ve tatil amaçlı taşınmaz malların” da tüketicinin korunması hakkındaki yasa kapsamına alındığı anlaşılmakta olup, aynı Yasanın 23. maddesine göre de bu Yasanın uygulanması ile ilgili olarak çıkacak her türlü uyuşmazlıkların Tüketici Mahkemesinde görüleceği hüküm altına alınmıştır. Somut olayda davanın, taraflar arasında düzenlenen devre mülk satış sözleşmesinin geçersizliğinin tespiti istemine ilişkin olduğu ve sözleşmeden kaynaklı borçlu olunmadığının tespiti ile sözleşme nedeniyle verilen bonoların iptalinin istendiği anlaşılmaktadır. Devre mülk hakkı kat mülkiyeti kanununda düzenlenen taşınmazın müşterek mülkiyet payına bağlı bir haktır....