Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dosya kapsamından, taraflar arasında adi yazılı şekilde devre mülk satış sözleşmesinin düzenlendiği anlaşılmaktadır. 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasa’da değişiklik yapan 4822 Sayılı Yasa’nın 3/c maddesinde “konut ve tatil amaçlı taşınmaz malların” da tüketicinin korunması hakkındaki yasa kapsamına alındığı anlaşılmakta olup, aynı Yasanın 23. maddesine göre de bu Yasanın uygulanması ile ilgili olarak çıkacak her türlü uyuşmazlıkların Tüketici Mahkemesinde görüleceği hüküm altına alınmıştır. Somut olayda davanın taraflar arasında düzenlenen devre mülk satış sözleşmesinin ile kredi sözleşmesinin iptali ve borçlu olunmadığının tespiti istenmektedir. Devre mülk hakkı kat mülkiyeti kanununda düzenlenen taşınmazın müşterek mülkiyet payına bağlı bir haktır....

    Mahkemece, davanın kabulü ile 23.12.1995 tarihli sözleşmenin feshine, 4.399,00 USD alacağa dava tarihinden itibaren TC Merkez Bankasınca 1 yıllık vadeli USD ye uygulanan en yüksek faiz oranı uygulanarak hesaplanacak faziyle birlikte davalılar .... ve Ahmet Bayer'den tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, devre tatil sözleşmesinin feshinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Davalı ... devre tatil sözleşmesini .... şirketi adına şirketi temsilen imzalamıştır. Bu durumda davalıya husumet yöneltilemez. O halde kararı temyiz eden ... hakkındaki davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde adı geçen davalı yönünden de davanın kabulüne karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. 2-Bozma nedenine göre davalının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir....

      Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, devre mülk satış sözleşmesinin geçersizliği ile ödenen bedelin istirdadı ve vadesi gelmemiş emre ... senetlerin bedelsizlik nedeni ile iptali istemine ilişkindir. Asliye Ticaret Mahkemesince, uyuşmazlığın tatil amaçlı devre mülk satışından kaynaklandığı ve tüketici mahkemesinin görevine girdiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Tüketici Mahkemesince, uyuşmazlığın hisseli gayrimenkul satış sözleşmesinden kaynaklandığı ve asliye hukuk mahkemesinin görev alanına girdiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından ise, uyuşmazlığın devre mülk sözleşmesinden kaynaklandığı gerekçesiyle karşı görevsizlik kararı verilmiştir....

        Mahkemece, taraflar arasında 27.11.2014 tarihli devremülk satış vaadi sözleşmesi tanzim edildiği, devre tatil sözleşmelerinde cayma hakkını kullanma süresi hizmetin verildiği tarihte başladığı, bu tarihe kadar sözleşmenin askıda olduğu, davacının devre tatil hakkını kullanmadığından cayma hakkını kullanmasının mümkün olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Oysa ki taraflar arasında imzalanan devremülk satış sözleşmesinin “SÖZLEŞME KONUSU” başlıklı 2. maddesinde 'İş bu sözleşmenin konusu satıcı mülkiyetindeki ... ili, ... ilçesi, ... mevkii, 363 parselde üzerinde kayıtlı bulunan arsa üzerinde inşa edilmekte olan “... ......

          Mahkemece, Davanın kabulü ile taraflar arasında yapılan 24/02/2013 tarihli harici devre mülk satış vadi sözleşmesinin feshine, Davacının bu sözleşme nedeni ile davalıya ödediği 9.750,00-TL nin dava tarihi olan 20/10/2015 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiş; hükmün davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı ve davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, 24.02.2013 tarihli SA-4687 no lu devremülk satış sözleşmesinin iptali, ödediği bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmıştır....

            Devre tatil ve uzun süreli tatil sözleşmeleri ilk defa 7.11.2013 tarihli 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’unda ve bu kanuna dayalı olarak çıkartılan ve 14.01.2015 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren Devre Tatil ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmeleri Yönetmeliği’nde düzenlenmiştir. 6502 sayılı TKHK ile Devre Tatil ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmeleri Yönetmeliği’nde genel olarak devre tatil sözleşmesi düzenlenmiş, ayni hakka dayalı sözleşmeler devre mülk, dönem mülk, paylı mülkiyet veya hisseli gayrimenkul sözleşmesi olarak, şahsi hakka dayalı sözleşmeler ise, devre tatil sözleşmesi olarak nitelendirilmiştir....

              Davalı, davacının tesisi görerek sozleşmeyi imzaladığını, tatil hakkını kullandığını , kapıdan satışın söz konusu olmadığını süresinde cayma hakkını kullanmadığını savunarak reddini dilemiştir. Mahkemece, cayma hakkının süresinde kullanılmadığı, ayıplı hizmet verildiğine ilişkin delil de bulunmadığından davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, eğlence bahanesi ile davalı firma elemanlarının, hediye tatil kazandığından bahisle düzenlemiş oldukları tanıtım toplantısı sonucunda devre tatil sözleşmesini imzaladığını, ancak tatil hakkını kullanmadığını, tesisin kullanıma hazır halde kendisine tesliminin yapılmadığını belirterek, sözleşmenin feshi ile, ödemiş olduğu bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmış, davalı ise devre tatil sözleşmesinin kapıdan satış şeklinde yapılmadığını, davacının tesisleri bizzat görerek sözleşmeyi imzaladığını savunmuştur....

                İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonunda; "Taraflar arasındaki uyuşmazlık 6502 sayılı Yasanın Devre tatil ve uzun süreli tatil hizmeti sözleşmeleri madde 50- kapsamında olup; (1) Devre tatil sözleşmesi, bir yıldan uzun süre için kurulan ve tüketiciye bu süre zarfında birden fazla dönem için bir veya daha fazla sayıda gecelik konaklama imkânı veren sözleşmelerdir. (2) Devre tatil sözleşmeleri ile sağlanan hakkın şahsi veya ayni bir hak olması bu maddenin uygulanmasını engellemez....

                Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, devre mülk satış sözleşmesinin iptali ile menfi tespit istemine ilişkindir. ... 2. Asliye Hukuk (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) Mahkemesince, davanın devre mülk satış sözleşmesinin iptali talebinden ibaret olduğu, devre mülk satış sözleşmelerinin 4077 sayılı Tüketici Koruma Kanunun 2. maddesi kapsamı dışında kaldığı, sözleşmenin usûlünce kurulmamış olduğu iddiası ile davacının tüketici sıfatı kazanmadığı, sözleşmenin 6100 sayılı HMK'nın 12/1. maddesi uyarınca davanın aynına ilişkin olup taşınmazın bulunduğu yer genel görevli mahkemelerin görevi kapsamında kaldığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilerek görevli ve yetkili ... Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine kararı verilmiştir. ......

                  Davalı, davacının tesisi görerek sözleşmeyi imzaladığını, tatil hakkını kullandığını, kapıdan satışın söz konusu olmadığını süresinde cayma hakkını kullanmadığını savunarak reddini dilemiştir. Mahkemece, bozmaya uyularak, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacı, eğlence bahanesi ile davalı firma elemanlarının, hediye tatil kazandığından bahisle düzenlemiş oldukları tanıtım toplantısı sonucunda devre tatil sözleşmesini imzaladığını, ancak tatil hakkını kullanmadığını, tesisin kullanıma hazır halde kendisine tesliminin yapılmadığını belirterek, sözleşmenin feshi ile, ödemiş olduğu bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmış, davalı ise devre tatil sözleşmesinin kapıdan satış şeklinde yapılmadığını, davacının tesisleri bizzat görerek sözleşmeyi imzaladığını savunmuştur....

                    UYAP Entegrasyonu