Davacı, davalı şirket elemanlarınca aldatıcı vaad ve taahhütler ile psikolojik baskı uygulayarak 13.11.2011 tarihli devre tatil sözleşmesini imzaladığını, ancak tatil hakkını hiç kullanmadığını, tesisin kullanıma hazır halde kendisine tesliminin yapılmadığını belirterek, sözleşmenin feshi ile, ödemiş olduğu bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmış, davalı ise devre tatil sözleşmesinin kapıdan satış şeklinde yapılmadığını, davacının tesisleri bizzat görerek sözleşmeyi imzaladığını savunmuştur. 4822 Sayılı Yasa ile değişik 4077 Sayılı TKHK'nun 8/1 maddesinde, “kapıdan satış, işyeri, fuar, panayır gibi satış mekânları dışında önceden mutabakat olmaksızın yapılan tecrübe ve muayene koşullu satışlardır.” şeklinde tanımlanmış olup, davalının sözleşmede belirtilen işyeri adresi olduğundan davacının, hediye tatil kazandığı belirtilerek davet üzerine gitmiş olduğu otelde, daha önceden düşünmediği ve devre tatil satın almak için de gitmediği halde, yapılan tanıtımlar üzerine hazırlıksız...
K A R A R Davacı, daha önce düşünmediği halde, tatil ... kazandığından bahisle davet edildiği tesiste, davalı firma elemanlarının yoğun baskıları sonucunda 16.7.2002 tarihli devre tatil sözleşmesi imzaladığını, ancak tatil hakkını hiçbir şekilde kullanmadığını, tesislerin yapı kullanım izinlerinin bulunmadığını, sözleşmenin haksız şartlar içerdiğini, bu nedenlerle fesih koşullarının oluştuğunu sözleşmeyi feshederek, ... olduğu paranın iadesini istemişse de talebinin kabul edilmediği ileri sürerek, sözleşmenin feshi ile ödediği 4.378 dolar ile 350 euro karşılığı 610 TL.nin faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalılar, davacının tesisi görerek sözleşmeyi imzaladığını, kapıdan satışın söz konusu olmadığını, süresinde cayma hakkını kullanmadığını savunarak, davanın reddini dilemiştir....
Davacı, eğlence bahanesi ile davalı firma elemanlarının, hediye tatil kazandığından bahisle düzenlemiş oldukları tanıtım toplantısı sonucunda 13.7.2005 tarihli devre tatil sözleşmesini imzaladığını, ancak tatil hakkını kullanmadığını, tesisin yapı kullanım izninin bulunmadığını belirterek, sözleşmenin feshi ile, ... olduğu bedelin 2010/7546 2011/7781 iadesi istemiyle eldeki davayı açmış, davalı ise devre tatil sözleşmesinin kapıdan satış şeklinde yapılmadığını, davacının tesisleri bizzat görerek sözleşmeyi imzaladığını savunmuştur. Dosyaya ibraz edilen Kuşadası Belediyesinin 4.10.2007 tarihli yazısında, Prestij clup adı altında işletilen alana ait taşınmaza 1999 yılında, 2126,68 metrekare apart konut, cafeterya ve idari bina için 2001 yılında 720 metrekarelik otel için ve 2004 yılında ise 3321,18 metrekarelik apart için ruhsat verildiğini, bu bölümlerden 720 metrekarelik kısmına yapı kullanma izin belgesi verildiğini bildirmiştir....
Davacı, eğlence bahanesi ile davalı firma elemanlarının, hediye tatil kazandığından bahisle düzenlemiş oldukları tanıtım toplantısı sonucunda 7.6.2003 tarihli devre tatil sözleşmesini imzaladığını, ancak tatil hakkını kullanmadığını, tesisin yapı kullanım izninin bulunmadığını belirterek, sözleşmenin feshi ile, ... olduğu bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmış, davalı ise devre tatil 2010/7585-2011/7780 sözleşmesinin kapıdan satış şeklinde yapılmadığını, davacının tesisleri bizzat görerek sözleşmeyi imzaladığını savunmuştur. Dosyaya ibraz edilen Kuşadası Belediyesinin 4.10.2007 tarihli yazısında, Prestij clup adı altında işletilen alana ait taşınmaza 1999 yılında, 2126,68 metrekare apart konut, cafeterya ve idari bina için 2001 yılında 720 metrekarelik otel için ve 2004 yılında ise 3321,18 metrekarelik apart için ruhsat verildiğini, bu bölümlerden 720 metrekarelik kısmına yapı kullanma izin belgesi verildiğini bildirmiştir....
KARAR Davacı, davalı .. ile 22.12.2013 tarihli devre tatil sözleşmesi imzaladığını, 99 yıllık kira bedeli olan 4.200 Euroyu davalıya ödediğini, dava konusu tesiste yapı kullanma izni olmadığını, davalının fatura kesmediğini, yer teslimi ve anahtar tesliminin yapılmadığını ileri sürerek, geçmiş 8 yıllık bedelin düşülerek 91 yıllık kira bedeli karşılığı peşin ödediği 3.860 Euronun faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davacının aynı devre tatil sözleşmesinin feshine dair açtığı davanın reddedildiğini, ret kararının Yargıtay 13. Hukuk Dairesi tarafından onandığını, kesin hüküm bulunduğunu, sözleşmeden 9 yıl sonra dava açılmasında hukuki yarar bulunmadığını, davacı iddialarının feshi gerektirecek nitelikte olmadığını savunarak, davanın reddini dilemiştir....
Davacı, davalı şirket elemanlarınca aldatıcı vaad ve taahhütler ile psikolojik baskı uygulayarak 26.2.2012 tarihli devre tatil sözleşmesini imzaladığını, ancak tatil hakkını hiç kullanmadığını, tesisin kullanıma hazır halde kendisine tesliminin yapılmadığını belirterek, sözleşmenin feshi ile, ... olduğu bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmış, davalı ise devre tatil sözleşmesinin kapıdan satış şeklinde yapılmadığını, davacının tesisleri bizzat görerek sözleşmeyi imzaladığını savunmuştur. Taraflar arasındaki sözleşmenin 14. Maddesinde, cayma hakkı süresinin dolmasından sonra kullanılırsa, devre tatil sahibinin yaptığı ödemelerden 2.000 TL. kesildikten sonra bakiyesinin iade edileceği düzenlemesi getirilmiştir....
KARAR Davacı, davalı ile imzalanan devre tatil sözleşmesi gereğince,... İlçesi, ... mevkiinde bulunan 911 ve 1139 parsel sayılı taşınmazlar üzerindeki ... Tatil Sitesinde D bölgesinde bulunan 81 kapı nolu evin 4 nolu döneminin, H bölgesinde bulunan 326 kapı nolu evin 11 nolu döneminin, devre tatil hakkına sahip olduğunu, davalının sözleşmenin 12. Maddesine aykırı olarak, dönemlerini 3....
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı ile eşi Kuşadasında tatil sırasında davalı şirket çalışanlarının çekilişle bedava tatil hakkı kazanma vaadini içeren daveti üzerine gittikleri konforlu ve ikarımlı bir ortamda yapılan tanıtım toplantısı neticesinde davalı ile devre tatil sözleşmesi imzalandığını, sözleşmenin imzası tüketicinin korunması hakkındaki kanun hükümlerinde düzenlenen kapıdan satış şeklinde gerçekliştiğini, sözleşmede devre tatil kullanım hakkı bedeli peşin 4.050,00 Euro olarak belirlendiğini, 39 senet alındığını, sözleşme bedelinin taksitle ödenmesi kararlaştırılmış iken davacı vazgeçme istediğini davalıya ilettiğini, davacı ihtar ile sözleşmeyi feshetttiğini sözleşmeye dayanak davalıya ödemiş olduğu 6.759,45 TL nin ihtarın tebliğinden itibaren reeskont faizi ile birlikte ödenmesini talep ettiğini, iş bu davada davalı ile davacı arasında kapıdan satış şeklinde imzalanmış olan 11/06/2005 tarihli devre tatil sözleşmesinde feshinin tespiti...
Davacı, davalı şirket elemanlarınca psikolojik baskı uygulayarak devre tatil sözleşmesi imzaladığını, ancak tatil hakkını hiç kullanmadığını ileri sürerek, sözleşmenin feshi ile ödemiş olduğu bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmış, davalı şirket ise cayma hakkını süresinde kullanmadığını savunmuştur. Mahkemece, cayma hakkının süresinde kullanılmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. 4822 Sayılı Yasa ile değişik 4077 Sayılı TKHK'nun 8/1 maddesinde, “kapıdan satış, işyeri, fuar, panayır gibi satış mekânları dışında önceden mutabakat olmaksızın yapılan tecrübe ve muayene koşullu satışlardır.” şeklinde tanımlanmış olup davacının, davalı şirketin temsilcileri tarafından gezi amaçlı götürüldüğü sırada daha önceden düşünmediği ve devre tatil satın almak için de gitmediği halde, yapılan tanıtımlar üzerine hazırlıksız bulunduğu bir sırada imzalamış olduğu sözleşmenin, kapıdan satış şeklinde yapıldığının kabulü gerekir....
Haftanın kullanımına ilişkin devre tatil sözleşmesi yapıldığını, 2003 yılı ve 2004 yılı işletme aidatının ödenmediğini, tahsili için yapılan takibe de haksız itiraz edildiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile % 40 inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir. Davalı, davacının aidat bedellerini fahiş olarak artırdığını, sunulan hizmetin de kalitesinin düştüğünü savunarak, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, itirazın iptali ile takibin 321,47 TL. Üzerinden devamına karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı ile davalı arasında imzalanan 6.6.1997 tarihli devre tatil sözleşmesi ile, 24. Haftanın devresinin kullanımının davalıya tahsis edildiği, sözleşmenin 27.maddesinde işletme giderlerinin düzenlendiği, her bir devre için 2003 yılı işletme aidat bedelinin 389 EURO, 2004 yılı aidat bedelinin 320 euro olarak davalıdan talep edildiği dosyadaki bilgi ve belgelerle tüm dosya kapsamından anlaşılmaktadır....