Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

KARAR Davacı, davalının kaplıcalar mevkiinde yapmakta olduğu devre mülklerden 25 adet hisseyi satın alıp bedelini peşin ödediğini, sözleşmeyi feshettiğini bildirdiğini ancak ödemelerinden bakiye 31.000 TL.nin iade edilmediğini ileri sürerek, faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, sözleşme gereğince süresinde cayma hakkının kullanılmadığını savunarak, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalı ile devre mülk sözleşmesinin imzaladığını, tesisin kullanıma hazır halde kendisine tesliminin yapılmadığını belirterek, sözleşmenin feshi ile, ödemiş olduğu bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmış, davalı ise süresinde sözleşmenin feshedilmediğini savunmuştur. Taraflar arasındaki devre mülk satış sözleşmesi ile davacıya üyelik hakkının tapu devrinin taahhüt edildiği ve kullanımının tahsis edildiği anlaşılmaktadır....

    Dava, devremülk sözleşmesinin iptali ile ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir. 6502 sayılı Kanun'un 50. maddesinde devre tatil sözleşmeleri ve sözleşmenin usul ve esasları tüketicinin yasal hakları ayrıntılı olarak düzenlenmiştir. Bu yasal düzenlemeye göre, devre tatil sözleşmesi, bir yıldan uzun süre için kurulan ve tüketiciye bu süre zarfında birden fazla dönem için bir veya daha fazla sayıda gecelik konaklama imkanı veren sözleşmelerdir. Tüketici, 14 gün içinde herhangi bir gerekçe göstermeksizin ve cezai şart ödemeksizin sözleşmeden cayma hakkına sahiptir. Devre tatile konu taşınmazın ön ödemeli satılması durumunda, devir veya teslim tarihine kadar tüketicinin herhangi bir gerekçe göstermeden sözleşmeden dönme hakkı vardır. Sözleşmeden dönülmesi durumunda satıcı, sözleşme bedelinin yüzde ikisine kadar tazminat talep edebilir. Satıcı, yükümlülüklerini hiç ya da gereği gibi yerine getirmezse tüketiciden herhangi bir bedel talep edemez....

    ŞTİ. ... ... ... ... devre mülk satış vaadi sözleşmesinin iptaline, Sözleşmeye bağlı olarak yapılan sözleşmenin 4.maddesinde düzenlenen 40 adet senetten dolayı davacının borçlu olmadığının tespitine, senetlerin iptaline, 3.800,00 TL'nin dava tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, karar verilmiş; hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, 15.06.2015 tarihli devremülk satış sözleşmesinin iptali, ödediği 3.800 TL nin iadesi ve sözleşme sebebiyle düzenlenen 40 adet senedin iptali istemiyle eldeki davayı açmıştır....

      yazılı olarak ve şifahen bildirmiş bulunmakta olduklarını, davalı şirketin bedel iadesi yapmak istemediği için hisseyi geri almak istememektedir....

      şeylerin hiç birini yerine getirmediğini iddia ederek, davalının eşi ile arasında yapılan ve sonradan tarafına devredilen devre mülk sözleşmesinin feshine, devre mülk sözleşmesine ilişkin ödediği 15.425,00 TL bedelin yasal faiziyle birlikte tarafına iadesine, adına olan tapunun iptaliyle davalı adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      Tüketici Mahkemesi 01/03/2022 tarih, 2021/300 Esas, 2022/98 Karar sayılı "Davalının zaman aşımı itirazının reddine, Davanın KABULÜNE, Taraflar arasında yapılan 002756 numaralı, 25.040 TL bedelli, devremülk satış vaadi sözleşmesinin iptaline, Davacının bu sözleşmeye istinaden ödediği 25.040 TL bedelin denkleştirici adalet ilkesine göre yapılan hesaplaması sonrasında, 107.919,40- TL karşılığını dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine" kararı davalı tarafından istinaf edilmiştir. Davalı, davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabul kararı verilmesinin doğru olmadığı gerekçeleriyle istinaf talebinde bulunmuştur. Dava, harici satış sözleşmesi gereğince ödenen satış bedelinin davalının sözleşmedeki edimini yerine getirmemesi nedeniyle ödenen bedellerin denkleştirici adalet ilkesine göre iadesi ve devre mülk sözleşmesinin iptali isteminden ibarettir....

      Davanın dayanağı olan bila tarihli devre mülk satış sözleşmesinin, Ankara ili, Ayaş ilçesi, Uğur Çayırı Köyünde bulunan taşınmazdaki devre mülk hissesinin davalı tarafından, davacıya satışına ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Taraflarca daha sonra 30.12.2018 tarihli 2. bir sözleşme yapılmış, devredilen devre mülk ve satış bedeli (22.110,00 TL) bu sözleşmeyle değiştirilmiştir. Tapu kayıtlarının incelenmesinde, taraflar arasındaki ilk akdedilen sözleşmeye konu taşınmazın bir kısım payının 31/10/2018 tarihinde, davalı tarafından, davacıya devredildiği görülmüştür. Taraflar arasında imzalanan 2 adet sözleşmeye, bedele ve bedelin ödendiğine ilişkin ihtilaf bulunmamaktadır....

      Taraflar arasındaki uyuşmazlık, devre mülk satım sözleşmesinin iptali ve ödenen bedelin iadesine ilişkin olup, taraflar arasında imzalanan Devre Mülk Satış Vaadi Sözleşmesine göre tapu devrinin yapıldığı, devre mülk satış sözleşmelerinin de tıpkı devre tatil sözleşmeleri gibi tecrübe ve muayene koşullu satışlardan olduğundan cayma hakkının ancak hizmetin ifasından sonra, başka bir ifadeyle devre mülk hakkı kullanıldıktan sonra işlemeye başlayacağı, bu süre içinde sözleşmenin askıda olacağı, tecrübe ve muayene koşulu gerçekleşmediği sürece de tüketicinin her zaman bu sözleşmeyi feshetme hakkına sahip olduğu, somut uyuşmazlıkta da davacı açısından henüz muayene koşulu gerçekleşmediğinden yasal cayma süresi içinde cayma hakkı kullanılarak sözleşmenin davacı tarafından feshedildiği anlaşıldığından, mahkemece davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik yok ise de, muayene koşulunun gerçekleşmediği durumlarda davacı tarafından her zaman cayma hakkı kullanılarak sözleşmenin feshi talep...

      Dava, devremülk sözleşmesinin iptali ile ödenen bedelin iadesi ve senetlerin iptali istemine ilişkindir. Davacı sunduğu dilekçesinde; davalı taraf ile iki adet devremülk sözleşmesi imzaladığını, senetler düzenlendiğini, bedellerin tamamen ödenmesine rağmen taşınmazların teslim edilmediğini belirterek eldeki davayı açmıştır. Dosya içerisine alınan sözleşmelerin incelenmesinden; 02.02.2014 tarihli hisseli gayrimenkul satış sözleşmesinin taraflarının Kevser Yıldırım ve Sayez Turizm İnş. Müh. Müş. Sağ. Ve Eğitim Hizm. Paz. San. Tic....

      Devre mülk hakkı ise 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 57 vd. maddelerinde düzenlenen ve taşınmazın müşterek payına bağlı bir haktır. Bu hak da taşınmazın aynına ilişkin olduğundan satışının resmi şekilde yapılması zorunludur. Somut olayda da, taraflar arasında ilk olarak imzalanan 22.03.2015 tarihli devre mülk satış sözleşmesi, tapulu taşınmazın haricen satışına ilişkin olmakla resmi şekilde yapılmadığından geçersiz ise de, sözleşmeye konu devre mülkün tapusu resmi senet ile davacı adına devredilmiş olmakla geçersiz olan sözleşme geçerli hale gelmiştir. Ne var ki; devre mülk sözleşmesi, tecrübe ve muayene koşuluna bağlı bir sözleşmedir. Fiili teslim ve kullanıma kadar sözleşme askıda olup, cayma hakkı da teslimden itibaren başlar. Tecrübe ve muayene koşulu gerçekleşmediği sürece tüketici her zaman sözleşmeyi feshedebilir....

      UYAP Entegrasyonu