WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; davaya konu devre mülk hissesinin davacı adına tapuda tescili yapılmış olmakla birlikte, tesliminin yapılmamış olduğu, harici devre mülk satış sözleşmesi tapuda pay devriyle geçerli hale gelmiş olsa da, sözleşmeye konu davacıya satışı yapılan devre mülkün fiilen teslim edilerek kullanıldığı veya davacının teslimden imtina ettiğinin ispat edilemediği, gönderilen kısa mesajların hukuken geçerli bir davet olarak nitelendirilemeyeceği, tecrübe ve muayene koşulunun gerçekleşmediği anlaşılmış olduğundan, davacının cayma hakkını kullanarak sözleşmenin feshini ve yaptığı ödemeyi talep hakkının bulunduğu gerekçesiyle, " 1- Davanın KABULÜ ile, taraflar arasında düzenlenen bila tarih ve 97380 sayılı Devremülk Devir Sözleşmesinin İPTALİNE, 2- Sözleşme bedeli olan 21.200,00 TL'nin 22/02/2021 dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE, 3- Ankara İli, Ayaş İlçesi, Uğurçayırı Mahallesi, 118 ada 3 sırasında...

Yaz dönemine karşılık 19.000,- TL bedel toplamda 38.000,- TL bedel ödemeyi borçlandığını, taksitler halinde ödendiğini, sözleşmede öngörülen bedeller ödenmesine rağmen müvekkilin halen tapu alamadığını, ayrıca davalı sözleşmenin içeriğinde yer alan “tesis içerisinde yer alan sosyal donatlar” başlıklı taahhütlerini eksik yerine getirdiğini, davalının devre mülk satım sözleşmesi yaptığını, ancak devre mülk tapusu kuramadığını, 6502 sayılı Kanunun 50....

KARAR Davacı, davalı ile imzalan devre mülk sözleşmesinden caydığını ileri sürerek sözleşmenin iptaline, ödediği 1.100.00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline ve ödenmeyen 54 adet senedin iptalini istemiştir. Davalı davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile devre mülk satış vaadi sözleşmesinin iptaline, 1.100,00TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, sözleşme nedeni ile davacı tüketicinin davalı tarafa vermiş olduğu 54 adet bono vasıflı senedin iptaline karar verilmiş;hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, devre mülk pay satış vaadi sözleşmesinin iptali ile ödediği bedelin iadesi ve sözleşme nedeni ile verilen bonoların iptali için eldeki davayı açmıştır. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; davacı lehine vekalet ücreti takdir edilmemiştir....

    İddia, savunma ve tüm dosya kapsamından; Dava, taraflar arasında imzalanan devremülk sözleşmesinin ve bu nedenle verilen senetlerin iptali talebine ilişkindir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının sözleşmenin ve senetlerin iptalini talep hakkının bulunup bulunmadığı, tüketici mahkemelerinin görevli olup olmadığı hususlarındadır. Taraflar arasındaki hukuki ilişkinin devre mülk sözleşmesi niteliğinde olması davacının 6502 sayılı Kanun'un 3/1- k maddesi gereğince tüketici sıfatını taşıması, davalıların da aynı Kanun'un 3/1- ı-i maddeleri uyarınca satıcı-sağlayıcı olması nedeniyle, taraflar arasındaki uyuşmazlıkta tüketici mahkemeleri görevlidir. 6502 sayılı Kanun'un ''Devre Tatil Ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmeleri'' başlıklı 50.maddesi aşağıdaki gibidir: (1) Devre tatil sözleşmesi, bir yıldan uzun süre için kurulan ve tüketiciye bu süre zarfında birden fazla dönem için bir veya daha fazla sayıda gecelik konaklama imkânı veren sözleşmelerdir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında düzenlenen devre mülk sözleşmesinin iptali , ödenen bedelin ve senetlerin iadesi ile tapunun iptali istemine ilişkin olarak açılan davada Gebze Tüketici ve Yalova 1....

      bilgilerin evraklar üzerinde bulunan firma bilgilerinin değişmiş olduğunu, kendisi ile aynı durumda olan fazla sayıda bu düzen ile dolandırılmış kişiler olduğunu öğrendiğini, açıklıdığı sebelerle sahte devre mülk satış sözleşmesinin 6502 sayıl tüketicinin korunması hakkında kanun , 6098 sayılı borçlar kanunu ve 634 sayılı kat mülkiyeti kanununa göre fesh edilmesini ve yasal faizi ile birlikte bedelinin iadesine karar verilmesini talep etmiştir....

      Temyiz Sebepleri Davacı vekili; istinaf dilekçesinde bildirdiği sebeplerle kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, taraflar arasında akdedilen hisseli gayrimenkul satış sözleşmesine dayalı olarak kurulan devre mülk sözleşmesinin feshi ile devre mülke konu taşınmazın tapusunun iptali ile davalı adına tescili ve alacak istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. 637 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun Devre Mülk Hakkı başlıklı 57 nci maddesi şöyledir: "Mesken olarak kullanılmaya elverişli bir yapı veya bağımsız bölümün ortak maliklerinden her biri lehine bu yapı veya bağımsız bölümden yılın belli dönemlerinde istifade hakkı, müşterek mülkiyet payına bağlı bir irtifak hakkı olarak kurulabilir. Bu hakka devre mülk hakkı denir." 2. 6100 sayılı Kanun'un Taşınmazın Aynından ......

        Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davada tüketici mahkemeleri görevli olmadığından davacının cayma hakkı bulunmadığını, müvekkilinin sözleşmenin kendisine yüklediği bütün edimlerini yerine getirdiğini, taşınmaz tamamlanmış ve faaliyette olduğundan sözleşmenin öngördüğü tüm şartları taşımakta olup davacının ikame etmiş olduğu davada, giderilmesi gereken bir mağduriyeti bulunmadığından haksız davanın hem usulden hem de esastan reddini talep etmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, devre mülk sözleşmesinden kaynaklanan sözleşmenin feshi, bedel iadesine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davanın kabulü ile taraflar arasında düzenlenen sözleşmenin feshi ile ödenen bedelin yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya iadesine yönelik hüküm kurulduğu anlaşılmıştır. Davacının tapu iptali talebi açısından ise dosya tefrik edilerek yetkisizlik kararı verilmiştir....

        HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: Dava, tüketici tarafından açılan, devre mülk sözleşmesinin geçersizliğinin tespit ve iptali ile sözleşme nedeniyle ödenen bedelin tahsili talebine ilişkindir. Davacılar, davalı şirketten devre mülk satış sözleşmeleriyle devre mülk satın aldıklarını, sözleşme bedelinin ödendiğini, ancak sözleşme gereği devre mülklerin tamamlanıp teslim edilmediğini, bu şekilde davalı şirketin sözleşmeden kaynaklı yükümlülüklerini yerine getirmediğini belirterek, devre mülk sözleşmelerinin feshi ile, satış sözleşmeleri nedeniyle davacı T1 tarafından ödenen toplam 63.000 TL ile davacı T2 tarafından ödenen toplam 20.000 TL'nin iadesini talep etmişlerdir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda davacı T1 yönünden davanın kabulüne, davacı T2 yönünden davanın 8.000,00 TL tutarındaki bedel yönünden kısmen kabulüne karar verilmiş olup, hüküm yalnızca davacılardanT2 tarafından istinaf edilmiştir....

        Devre mülk satın alan kişinin tüketici, diğer tarafın satıcı olduğu durumlarda 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’un 50.maddesi ile ilgili yönetmelikteki hükümlere uyulması da gerekecektir. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu’nun 57. vd maddeleri ile 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’un 50’nci maddesi ve Devre Tatil ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmeleri Yönetmeliği’nin 8. maddesi ile devre mülk hakkının, 15 günden az olmayan bir süre için imzalanan devre mülk sözleşmesinin resmi senede eklenip tapu kütüğünün beyanlar hanesinde gösterilmesiyle kurulacağı, aksi resmi senette kararlaştırılmadıkça devre mülk hakkının bağlı olduğu pay, devrelerinin sayı ve süreleri esas alınarak eşit bir biçimde belirleneceği, sağlayıcı veya satıcı tarafından bir ön bilgilendirme formunun tüketiciye verilmesinin zorunlu olduğu, tüketicinin cayma hakkını noterlikler aracılığıyla satıcı veya sağlayıcıya yöneltilmesinin gerektiği düzenlenmiştir....

        UYAP Entegrasyonu