Davacı dava dilekçesinde özetle; 01/06/2017 tarihinde gerçekleştirilen 30.000,00 TL bedelli satışın devre mülk hakkı öngören ancak adi sözleşmeye düzenlendiği için ayıplı mal satışı şeklinde ve feshi mümkün olan bir satış olduğunu, sözleşmenin adi olarak düzenlendiği ve 1508- 1508 A şeklinde numaralarla birbirine bağlanmış olduğunu, sağlayıcısının Kuşadası T2 A.Ş'ye ait devre mülk satan Yalova Termal Hisseli Gayrimenkul Satış Sözleşmesi ile Terma City Hisseli Gayrimenkul Sözleşmesinin feshinin gerektiğini, Genel işlem koşullarında hazırlanan ve noterlikte resmi olarak düzenlenmeyen, tapusu verilmeyen, geçersiz olan birbirine bağlı sözleşmenin feshini, sözleşmeye bağlı olarak ödenen bedellerin faiziyle iadesini, mahkeme masraflarının davalılara yükletilmesini talep ve dava etmiştir Davalı T2 vekili cevap dilekçesinde davanın reddi gerektiğini savunmuştur....
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, devre mülk satım sözleşmesinin iptali ve ödenen bedelin iadesine ilişkin olup, taraflar arasında imzalanan Devre Mülk Satış Vaadi Sözleşmesine göre tapu devrinin yapıldığı, devre mülk satış sözleşmelerinin de tıpkı devre tatil sözleşmeleri gibi tecrübe ve muayene koşullu satışlardan olduğundan cayma hakkının ancak hizmetin ifasından sonra, başka bir ifadeyle devre mülk hakkı kullanıldıktan sonra işlemeye başlayacağı, bu süre içinde sözleşmenin askıda olacağı, tecrübe ve muayene koşulu gerçekleşmediği sürece de tüketicinin her zaman bu sözleşmeyi feshetme hakkına sahip olduğu, somut uyuşmazlıkta da davacı açısından henüz muayene koşulu gerçekleşmediğinden yasal cayma süresi içinde cayma hakkı kullanılarak sözleşmenin davacı tarafından feshedildiği anlaşıldığından, mahkemece davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik yok ise de, muayene koşulunun gerçekleşmediği durumlarda davacı tarafından her zaman cayma hakkı kullanılarak sözleşmenin feshi talep...
Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 02/06/2014 NUMARASI : 2014/239 - 2014/253 Dava, devre mülk satım sözleşmesinin feshi istemine ilişkindir. Tüketici Mahkemesince, sözleşmenin resmi şekilde yapılmadığı, tüketici mahkemesinin görev alanına girmediği gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye hukuk mahkemesi ise, taraflar arasındaki uyuşmazlığın devre mülk satışından kaynaklandığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 4822 sayılı Kanun ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde Kanunun amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde "Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar" hükmüne yer verilmiştir....
Nitekim TBMM Devre Mülk ve Devre Tatil Sektörlerinde Yaşanan Mağduriyet İddialarının Araştırılması ve Alınması Gereken Önlemlerin Belirlenmesi Alt Komisyonunun 08.01.2019 tarihli tutanaklarına göre de (www.tbmm.gov.tr /develop/owa/ komisyon_tutanakları), komisyonda görüş bildiren yetkililer devre tatil sözleşmesinin şahsi hak olarak nitelendirilebilecek olanlarının devre tatil sistemleri, diğerlerinin de ayni hak tanıyan, kişiye mülkiyet hakkı tanıyan ve onun üzerinde sınırsız tasarruf imkânı veren devre mülk sistemleri olarak iki ana gruba ayrıldığını, devre mülk sistemlerinin de kendi içerisinde devre mülk, ya da müşterek mülkiyet payına bağlı olarak paylı sistem, dönem mülk veya hisseli gayrimenkul olarak tanımlandığını açıklamışlardır. 6502 sayılı Kanun’un 50 nci maddesinin birinci fıkrasında devre tatil sözleşmesinin tanımı yapıldıktan sonra ikinci fıkrada devre tatil sözleşmesi ile sağlanan hakkın şahsi veya ayni hak olmasının bu maddenin uygulanmasını engellemeyeceği düzenlenmiştir...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) Devre mülk sözleşmesinin iptali, ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin olarak açılan davada ...Asliye Hukuk (Tüketici mahkemesi sıfatıyla) ile......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Devre mülk sözleşmesinin iptali, ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin olarak açılan davada ... Asliye Hukuk ile ......
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında düzenlenen devre mülk sözleşmesinin iptali, ödenen bedelin iadesi ile tapunun iptali istemine ilişkin olarak açılan davada Adana 4....
Bu kanunun 50. ve 84. maddelerine dayanılarak çıkartılan Devre Tatil Yönetmeliğinin 1. maddesinde, yönetmeliğin amacının, taşınmazların yılın belirli bir dönemine ilişkin kullanım hakkının devrine ya da devri taahhüdüne ilişkin sözleşmelere uygulanacak usul ve esasları düzenlemek olduğu, kapsam başlıklı ikinci maddesinde ise, bu yönetmeliğin devre tatil, ön ödemeli devre tatil, uzun süreli tatil hizmeti, değişim ve yeniden satış sözleşmelerini kapsadığı, devre tatil sözleşmeleri ile sağlanan hakkın şahsi veya ayni bir hak olmasının yönetmelik hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği, bu yönetmeliğin uygulanmasında, devre mülk, dönem mülk, paylı mülkiyet, hisseli gayrimenkul satışı ve benzeri isimler altında yapılan ve tapu tesciline konu edilen satışlara ilişkin sözleşmelerin, bir yıldan uzun süre için kurulması ve tüketiciye bu süre zarfında birden fazla dönem için bir veya daha fazla sayıda gecelik konaklama imkânı tanıması halinde devre tatil sözleşmesi olarak kabul edileceği belirtilmiştir...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Pazarcık Sulh Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 05/11/2014 NUMARASI : 2014/239-2014/409 Taraflar arasındaki davada Pazarcık Sulh Hukuk ve Asliye Hukuk (Tüketici) Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, devre mülk satış sözleşmesinin feshine ilişkindir. Asliye hukuk (tüketici) mahkemesince, uyuşmazlığın kat mülkiyeti kanunundan kaynaklandığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Sulh hukuk mahkemesi tarafından ise, tüketicinin korunması kanunundan kaynaklandığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Somut olayda davacı, devre mülk satış sözleşmesinde proje değişikliği yapıldığını ve sözleşme şartlarının değiştirildiğini bildirerek sözleşmenin feshi ile rayiç bedelin tahsilini istemekte olup, taraflar arasındaki ilişkinin devre mülk işleminden kaynaklandığı anlaşılmaktadır....
Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; dava konusu devre mülk hissesinin davacı adına tapuda tescilinin yapıldığı, devre mülkün iskan ruhsatının bulunduğu, sözleşmeye konu davacıya satışı yapılan devre mülkün fiilen teslim edilerek kullanıldığı dosyada mevcut konaklama belgelerinden anlaşılmış olup, konaklama belgelerinde konaklamanın gerçekleştiği belirtilen dairenin ve tarihin tapu belgesinde ve sözleşmede belirtilen daire ve dönemlere ilişkin olması karşısında tecrübe ve muayene koşulunun gerçekleştiği, davacı tarafından süresi içinde cayma hakkının kullanılmadığı, davacının uzun süreli konaklamalardan sonra sözleşmenin iptali ile bedel iadesi talep etmesinin hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğu ve Medeni Kanun'un 2. ve 3. maddelerinde düzenlenen dürüst davranma ve iyiniyet kuralları ile de bağdaşmadığı anlaşılmış olduğundan, davacının sözleşmenin feshini ve yaptığı ödemeyi talep hakkının bulunmadığı gerekçesiyle "Davanın subuta ermemesi nedeni ile REDDİNE, " karar verilmiştir...