Nitekim TBMM Devre Mülk ve Devre Tatil Sektörlerinde Yaşanan Mağduriyet İddialarının Araştırılması ve Alınması Gereken Önlemlerin Belirlenmesi Alt Komisyonunun 08/01/2019 tarihli tutanaklarına göre de (www.tbmm.gov.tr /develop/owa/ komisyon_tutanakları), komisyonda görüş bildiren yetkililer devre tatil sözleşmesinin şahsi hak olarak nitelendirilebilecek olanlarının devre tatil sistemleri, diğerlerinin de ayni hak tanıyan, kişiye mülkiyet hakkı tanıyan ve onun üzerinde sınırsız tasarruf imkânı veren devre mülk sistemleri olarak iki ana gruba ayrıldığını, devre mülk sistemlerinin de kendi içerisinde devre mülk, ya da müşterek mülkiyet payına bağlı olarak paylı sistem, dönem mülk veya hisseli gayrimenkul olarak tanımlandığını açıklamışlardır. 6502 sayılı Kanun’un 50.maddesinin birinci fıkrasında devre tatil sözleşmesinin tanımı yapıldıktan sonra ikinci fıkrada devre tatil sözleşmesi ile sağlanan hakkın şahsi veya ayni hak olmasının bu maddenin uygulanmasını engellemeyeceği düzenlenmiştir....
Dosya kapsamından, taraflar arasında adi yazılı şekilde devre mülk satış sözleşmesinin düzenlendiği anlaşılmaktadır. 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasa’da değişiklik yapan 4822 Sayılı Yasa’nın 3/c maddesinde “konut ve tatil amaçlı taşınmaz malların” da tüketicinin korunması hakkındaki yasa kapsamına alındığı anlaşılmakta olup, aynı Yasanın 23. maddesine göre de bu Yasanın uygulanması ile ilgili olarak çıkacak her türlü uyuşmazlıkların Tüketici Mahkemesinde görüleceği hüküm altına alınmıştır. Somut olayda, taraflar arasında düzenlenen devre mülk satış sözleşmesinin geçersizliği nedeniyle davalıya ödenen bedelin iadesi ve borçlu olmadığının tespiti talep edilmektedir. Devre mülk hakkı kat mülkiyeti kanununda düzenlenen taşınmazın müşterek mülkiyet payına bağlı bir haktır....
Asliye Hukuk Mahkemesinin (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) 05.01.2023 Tarihli ve 2023/5 Esas, 2023/6 Karar Sayılı Kararı Somut uyuşmazlık taraflar arasında düzenlenen devremülk sözleşmesinin iptali ile ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin olup taşınmazın aynına ilişkin bir dava olmadığı da değerlendirilerek eldeki davada kesin yetkinin de söz konusu olmayacağı gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. II. GEREKÇE A. Uyuşmazlık Uyuşmazlık, taraflar arasında düzenlenen devremülk sözleşmesinin, senetlerin ve tapu kaydının iptali ile ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir. B. İlgili Hukuk 1....
İddia, savunma ve tüm dosya kapsamından; Dava, taraflar arasında imzalanan devremülk sözleşmesinin iptali ile bu sözleşme kapsamında ödenen bedelin iadesi isteğine ilişkindir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının sözleşmenin iptalini talep hakkının bulunup bulunmadığı, tüketici mahkemelerinin görevli olup olmadığı hususlarındadır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : "...dava dilekçesi, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, davacı tarafından her ne kadar taraflar arasında devre mülk sözleşmesi düzenlendiğinden bahisle söz konusu sözleşmenin iptali ve ödediği senet tutarlarının iadesi ile kalan senetlerin iptalini ve bu şekilde muazaranın giderilmesini talep etmiş ise de, davacı tarafından davalı şirket lehine düzenlenen ve ödemesi gerçekleştirilen 13 adet senet dışında taraflar arasındaki hukuki ilişkinin ve diğer senetlerin varlığına ilişkin davacı tarafından başkaca hukuken geçerli delil sunulamadığı, bu haliyle ödemesi gerçekleştirilen 13 senet bakımından ödenen miktarın davacı tarafından talep edilebileceği, dava aşaması sırasında ödenen senet tutarı yönünden borcun tespit talebinin istirdada dönüştüğünün kabul edileceği, söz konusu ödemelerin geçerli bir hukuki ilişkiye dayanılarak yapıldığına dair davalı tarafından bir savunmada bulunulmadığı bu haliyle ödenen senet miktarları...
Termal Sağlık Tic.Ltd.Şti arasında imzalanan 13/02/2014 tarih ve 00496 sayılı devremülk satış vaadi sözleşmesinin ve senetlerin iptaline, davacı tarafından ödenen 1.000,00-Tl'nin dava tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından ayrı ayrı temyiz edilmiştir. 1-HMK’nun 297 ve devamı maddeleri gereğince bir davada istek sonuçlarından her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenilen borç ve tanınan hakların, mümkünse sıra numarası altında birer birer, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir. Somut olayda, davacı, devre mülk sözleşmesinin iptali, ödediği bedelin iadesini ve sözleşme nedeniyle imzalanan senetlerden dolayı borçlu olmadığının tespitini istemiş, mahkemece, davanın kabulüne, sözleşmenin ve senetlerin iptaline ve ödediği bedel olan 1.000,00 TL nin davalıdan tahsiline karar verilmiştir....
Mahkemece, davanın Kabulü ile, 15/12/2013 tarih 12848 sözleşme no'lu devre mülk satış vaadi sözleşmesinin iptali ile, Sözleşme nedeniyle verilen senetler nedeniyle davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, senetlerin davacıya iadesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, 15.12.2013 tarihli devre mülk satış sözleşmesinin iptali ve sözleşme nedeniyle imzalanan senetlerden dolayı borçlu olmadığının tespiti istemiyle eldeki davayı açmıştır....
Termal Resort devre mülk satış vaadi sözleşmesinin iptaline, Sözleşmeye bağlı olarak yapılan sözleşmenin 4.maddesinde düzenlenen 39 adet senetten dolayı davacının borçlu olmadığının tespitine, senetlerin iptaline, 500,00 TL'nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, 14.06.2015 tarihli devremülk satış sözleşmesinin iptali, ödediği 500 TL'nin iadesi ve sözleşme sebebiyle düzenlenen 39 adet senedin iptali istemiyle eldeki davayı açmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ Dava konusu uyuşmazlık; devre mülk sözleşmesinin iptali ile inşaat ruhsatı ve imar ruhsatı iptal edilen devre mülk sözleşmesi için ödenenin iadesi istemine ilişkin olup, kararın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışında olup, Yüksek 13.hukuk Dairesinin görevi dahilindedir. Dava dosyası Yüksek 13.Hukuk Dairesinin görevsizlik kararı ile Dairemize geldiğinden Yargıtay Başkanlar Kurulunun 04.02.2010 tarih ve 3 sayılı kararı uyarınca, görev uyuşmazlığının çözümlenmesi için dosyanın doğrudan Hukuk Daireleri Başkanlar Kurulu'na gönderilmesi gerekmektedir. Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın Hukuk Daireleri Başkanlar Kuruluna gönderilmesine, 11.03.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
A.Ş vekili, sözleşmenin niteliğinin mahkemece hatalı değerlendirildiğini, sözleşmenin tapu pay devrini içerdiğini, davacının kendi özgür iradesi ile sözleşme imzaladığını, tapu devri ile müvekkili şirketin edimini yerine getirdiği gibi davacı tarafın sözleşmeyi benimsediğinin de ortada olduğunu, şirketin üyelere konaklama ile ilgili davet yaptığını, ödemelere itiraz ettiğini,tapu devri gerçekleştiğinden davacının cayma hakkı bulunmadığını, beyan ederek istinaf talebinde bulunmuştur. İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK'nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Dava, devre mülk sözleşmesinin iptali, ödenen bedelin iadesi ve tapunun iptali istemine ilişkin olup, mahkemece yukarıda açıklanan gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir....