"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında düzenlenen devre mülk sözleşmesinin iptali , ödenen bedelin ve senetlerin iadesi ile tapunun iptali istemine ilişkin olarak açılan davada Gebze Tüketici ve Yalova 1....
Diğer yandan devre mülk sözleşmeleri tecrübe ve muayene koşuluna bağlı sözleşmeler olduğundan cayma hakkı mal ve hizmetin tecrübe ve muayene edilmesinden sonra başlayacaktır, yine istikrar kazanmış Yargıtay İçtihatlarında kabul edildiği üzere; resmi şekilde yapılmadığından geçersiz olan harici gayrimenkul satış sözleşmesinin düzenlenmesinden sonra sözleşme konusu taşınmazın alıcıya tapuda devredilmesi halinde tarafların sözleşmeye geçerlilik tanıdıklarının kabulü gerekir. Devre mülk sözleşmesi, tecrübe ve muayene koşuluna bağlı bir sözleşmedir. Fiili teslim ve kullanıma kadar sözleşme askıda olup cayma hakkı da teslimden itibaren başlar. Tecrübe ve muayene koşulu gerçekleşmediği sürece tüketici her zaman sözleşmeyi feshedebilir. Taraflar arasında devremülk satışına ilişkin sözleşme incelendiğinde tapuda pay devrini içeren bir sözleşme olduğu anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında düzenlenen devre mülk sözleşmesinin iptali ve ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin olarak açılan davada ... 2. Tüketici ve ... 3....
, ayrıca davalı sözleşmenin içeriğinde yer alan "tesis içerisinde yer alan sosyal donatılar" başlıklı taahhütlerini eksik yerine getirdiklerini Örneğin, sözleşmede ve ön görüşmelerde kendilerine aquapark taahhüdünde bulunulmuş olup daha sonra bu eksiklik davalıya bildirildiğinde ise böyle bir taahhütlerinin bulunmadıklarını ileri sürdüklerini, davalı şirket, devre mülk satım sözleşmesi yaptığını, Kat Mülkiyeti Kanununa göre devre mülk kullanımı 15 günden aşağı olamayacağı, Davalı şirket tüm projelerinde devre mülk tapusu kuramadığını, Tüm projelerde kat mülkiyetine göre oluşturulan bağımsız bölümler 26 ayrı kişiye hisselendirildiğini, bu durumda bir kişinin kullanımı 13 gün olacağını, 26 hisseye ayrılmış bir bağımsız bölümde devre mülk kurulması hukuken mümkün olmadığını, ayrıca sözleşmenin noterde yapılması gerekirken resmi şekle aykırı yapılması da sözleşmenin iptali sebebi olduğunu, Müvekkilinin zararı göz önüne alındığında "denkleştirici adalet" ilkesi gereği güncel değer üzerinden...
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda; Dava, taraflar arasında kurulan devre mülk sözleşmesinin iptali ile, davacı tarafından davalı tarafa sözleşme kapsamında ödenen bedelin iadesi talebine ilişkin olup, 634 sayılı Yasa'nın 57 vd. maddelerindeki yasal düzenlemeler dikkate alındığında, sözleşmenin içeriği itibarı ile, devre mülk satışına ilişkin bulunduğu ve akdedildiği ve dava tarihinde yürürlükte bulunan 6502 sayılı Yasa md. 3/h maddesinde mal kavramı içine tatil amaçlı mallar da girdiğinden, devre mülk hakkı da tıpkı devre tatil hakkı gibi tüketici işlemlerinin konusu haline geldiğinden, işbu dava yönünden tüketici mahkemelerinin görevli olması nedeniyle, davalı vekilinin göreve ilişkin istinaf itirazlarının yerinde bulunmadığı anlaşılmıştır....
Devre mülk satın alan kişinin tüketici, diğer tarafın satıcı olduğu durumlarda 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’un 50.maddesi ile ilgili yönetmelikteki hükümlere uyulması da gerekecektir. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu’nun 57. vd maddeleri ile 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’un 50’nci maddesi ve Devre Tatil ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmeleri Yönetmeliği’nin 8. maddesi ile devre mülk hakkının, 15 günden az olmayan bir süre için imzalanan devre mülk sözleşmesinin resmi senede eklenip tapu kütüğünün beyanlar hanesinde gösterilmesiyle kurulacağı, aksi resmi senette kararlaştırılmadıkça devre mülk hakkının bağlı olduğu pay, devrelerinin sayı ve süreleri esas alınarak eşit bir biçimde belirleneceği, sağlayıcı veya satıcı tarafından bir ön bilgilendirme formunun tüketiciye verilmesinin zorunlu olduğu, tüketicinin cayma hakkını noterlikler aracılığıyla satıcı veya sağlayıcıya yöneltilmesinin gerektiği düzenlenmiştir....
Uygulamada özellikle taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu devre mülk sözleşmelerinde ortaya çıkan uyuşmazlıklar konusunda yeterli açıklıkta bulunmamaktadır. KMK’nun 65. maddesinde devre mülk hakkına uygulanacak hükümlerin sırasına ilişkin getirilen düzenlemede tüketicinin korunması hakkındaki kanunlara bir atıfta bulunulmaması bu yasaların uygulanmasını engellemeyeceğinden uyuşmazlıkların yukarıda yapılan açıklamalar doğrultusunda 634 sayılı Kanun’dan sonra yürürlüğe giren 4077 sayılı Kanun ve bu kanunu yürürlükten kaldıran 6502 sayılı TKHK ile bu kanunlara göre çıkartılan yönetmelik hükümleri ve devre mülk hakkının ayni hak devrini içermesi nedeniyle bu husustaki diğer yasal mevzuat doğrultusunda çözümlenmesi gerekmekte olup, uygulamada bu doğrultuda verilen kararlarla şekillenmiştir. Öncelikle uyuşmazlığa konu sözleşmenin şekli ve niteliği hususunun değerlendirilmesi gerekir....
Dava konusu olayda, taraflar arasında mevcut devre mülk satış sözleşmesi, tapulu taşınmazın haricen satışına ilişkin olmakla resmi şekilde yapılmadığından geçersiz ise de, sözleşmeye konu devre mülkün tapusu resmi senet ile davacı adına devredildiğinden geçersiz olan sözleşme geçerli hale gelmiştir. Ayrıca, devre mülk sözleşmesi, tecrübe ve muayene koşuluna bağlı bir sözleşmedir. Fiili teslim ve kullanıma kadar sözleşme askıda olup sözleşmeden cayma hakkı da devre mülkün tesliminden itibaren başlar. Tecrübe ve muayene koşulu gerçekleşmediği sürece tüketici her zaman sözleşmeyi feshedebilir. Devre mülk sözleşmesinin, tecrübe ve muayene koşuluna bağlı bir sözleşme olduğu ve eldeki davaya konu sözleşme kapsamında tecrübe ve muayenenin gerçekleşmediği, tecrübe ve muayene gerçekleşmediği müddetçe davacının cayma hakkını kullanabileceği gözetildiğinde davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamıştır....
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 17/03/2023 NUMARASI : 2022/996 E - 2023/319 K DAVA KONUSU : Tüketici Tarafından Açılan Devre Tatil Sözleşmesinden Kaynaklanan KARAR : Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak,ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle, dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı Royal Doğa arasında TM01- 1923A ve TM01- 1923AA numaralı Hisseli Gayrimenkul Satış Sözleşmesi imzalandığını, sözleşmelere istinaden müvekkili tarafından davalı şirketlere toplamda 11.600- TL ödeme yapıldığını, sözleşme kapsamında devri saat edilen hissenin devrinin yapılmadığını, davaya konu sözleşmenin 2. Maddesinde tapu devrini tapu maliki T3 davalının yapacağının belirtildiğini, davalılar arasında organik bağ bulunduğunu ve müteselsilen sorumlu olduklarını, sözleşme kapsamında müvekkilinden senetler alındığını, davalının müvekkili aleyhine İstanbul 12....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında düzenlenen devre mülk sözleşmesinin feshi ile ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin olarak açılan davada ... Tüketici ve ... 3....