KARAR Davacı ,davalı ile aralarında 13.8.2003 tarihli devre mülk satış sözleşmesi düzenlendiğini ,devre mülkün inşaatının süresinde tamamlanamadığı gibi tapusunun da verilmediğini ve sözleşmedeki tesisler tamamlanıncaya kadar başka bir tesiste tatil hakkının kullandırılmadığını bildirerek sözleşmenin feshini ve sözleşme nedeniyle ödediği bedelin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı davanın reddini dilemiştir....
Blok B3 giriş 2+1 daireden A11 devresini 4.000,00-TL'sini peşin ödeyerek 13.788,00-TL’sini ise 36 adet taksitler halinde ödenmek üzere 10.09.2011 tarihinde Devre Mülk Satış Vaadi Sözleşmesi ile satın aldığını, davalı şirket tarafından söz konusu devre mülkün sözleşmede kararlaştırılan 31.12.2013 tarihinde teslim edilmediğini, halen de teslim edilmediğinden dolayı devre mülkten yararlanamadığını, davalının üzerine düşen yükümlülüklerini yerine getirmediğini belirterek sözleşmenin iptaline, sözleşmeye uygun şekilde ... olduğu 17.788,00-TL'nin yasal faizi ile birlikte iadesine, süresinde teslim edilmeyen devre mülkün kullanılmaması nedeniyle bilirkişi tarafından belirlenecek kira bedellerinin ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....
Barosu'nun da ismi kullanılarak katılımcılara güven veren bu devremülke devre mülkü devir aldığı Av. ...’ün 28.08.1991 tarihinde üye olarak girdiğini, dava dışı Av. ... ile davalı şirketin matbu olarak düzenlenen Bodrum, Turgut Reis, Kadıkalesi Mevkii'ndeki 996 parsel ve diğer parsellerdeki gayrimenkuller için "Devre Mülk Satış Sözleşmesi” imzaladığını, buna bağlı olarak dava dışı Av. ... 995 Parsel, 13 Blok, 1 Kapı numaralı devre mülkün ilk sahibi olarak 17.500.000-TL’nin tamamını davalıya ödediğini, davalının işbu ödeme karşılığında sözleşmenin 2.maddesi ile; “Şirket, 634 sayılı Kat Mülkiyeti Yasası ile bu Yasaya ek 3227 sayılı Devre Mülk Yasası uyarınca alıcıya tapu vermeyi kabul ve taahhüt eder" hükmü ile devre mülkü satın alan kişiye tapu verme mükellefiyeti altına girdiğini, bu sözleşmede ...'ün ......
Termal Turizm Anonim Şirketi arasında devre mülk satış vaadi sözleşmeleri yapıldığını, müştekilerin sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirdikleri ve herhangi bir borçları olmadığı halde bazı devre mülklerin tapudan devrini yapılmadığını, bazı devre mülklerin ise vadesi üzerinden uzun zaman geçmesine rağmen inşaatının dahi bitirilmediğini, müştekilerle şirket arasında yapılan sözleşmenin devre mülk satış sözleşmesinden çok bir devre tatil sözleşmesi niteliğinde olduğunu, devre mülk sözleşmesinin bir paravan niteliği taşıdığını, devre mülk satış vaadi sözleşmesinde müştekilerin sözleşme yaptığı şirket ... Termal Turizm A.Ş. iken paranın yatırılacağı hesabın ... Turizm Pazarlama A.Ş. adında başka bir şirkete ait olduğunu ve ödemelerin bu hesaba yapıldığını, anılan şirketin bu uygulamasının aynen sözleşmedeki paravan işlem gibi paravan şirket aracılığıyla kötü niyetli bir şekilde yapıldığını, ......
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 23/02/2021 NUMARASI : 2020/747 ESAS - 2021/182 KARAR DAVA KONUSU : Devre Tatil Sözleşmesinin Feshi - Alacak KARAR : Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında 07/03/2017 tarihinde devre mülk satış ve kullanma sözleşmesi akdedildiğini, devre mülkün devir ve tesliminin yapılmaması üzerine müvekkilinin sözleşmeden cayma hakkını kullanmak istediğini, bu nedenle yeni bir projeden devremülk alması için müvekkilinin ikna edildiğini ve 14/08/2017 tarih ve 91008 numaralı, 38.500,00 TL tutarlı sözleşmenin imzalandığını, her ne kadar taraflar arasında akdedilen sözleşmeler devremülk satış ve kullanma sözleşmesi olarak nitelendirilmiş ise de, sözleşmelerin ön ödemeli devre tatil sözleşmesi niteliğinde olduğu, sözleşmelere konu taşınmazların bugüne kadar müvekkili tarafından görülmediğini ve kullanılmadığını, davalıya gönderilen Samsun 4....
altında sık sık para talep edilerek rahatsız edildiğini, devremülk sözleşmelerinin resmi şekilde ve en az 15 gün için yapılabileceğinden, akdedilen sözleşme her ne kadar Devremülk satış vaadi sözleşmesi başlıklı olsa da sözleşmenin aslında devre tatil sözleşmesi olduğu ancak devre tatil sözleşmesinin şartlarını da taşımadığının ortada olduğunu, devre tatil sözleşmesi için; bir gün önceden ön bildirim yapılması, cayma formu verilmesi, cayma süresi içerisinde peşinat alınmaması, sözleşmenin 12 punto olması gibi şartlar arandığını, müvekkili ile akdedilen sözleşmede bunların hiçbirisinin yer almadığını, TBK gereğince kanunda sözleşmeler için öngörülen şekil, kural olarak geçerlilik şekli olduğunu, öngörülen şekle uyulmaksızın kurulan sözleşmelerin hüküm doğurmayacağını, davacı müvekkili ile davalı taraf arasında imzalanan sözleşme devre mülk sözleşmesi olup ayni edim içeren bir sözleşme olmadığını, bu tür sözleşmelerin kanunda öngörülen resmi yazılı şekilde yapılması gerektiğini, resmi şekilde...
Somut uyuşmazlıkta davacı haricen düzenlenen ve resmi şekilde yapılmayan devre mülk sözleşmesine dayanmaktadır. Ancak mülkiyetin devrini içeren devre mülk sözleşmesi resmi şekilde yapılmadığından geçersizdir. Geçersiz sözleşmeye dayanılarak açılan davanın Tüketici mahkemesinde değil genel mahkemede görülmesi gerekmektedir. Hal böyle olunca mahkemece işin esasına girilerek taraf delilleri istenip toplanarak hasıl olacak sonuca uygun hüküm kurulması gerekirken yazılı gerekçeyle karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma sebebidir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde iadesine, 1.3.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
GEREKÇE : Dava, devre mülk satış sözleşmesinden kaynaklı sözleşmenin iptali ve ödenen tutarın iadesi talebine ilişkindir. Taraflar arasında devre mülk sözleşmesi yapıldığına, bedele ve ödeme miktarına dair uyuşmazlık bulunmamaktadır. Taraflar arasında mevcut devre mülk satış sözleşmesinin, tapulu taşınmazın haricen satışına ilişkindir ve MK'nın 706, TBK'nun 237, Tapu Kanunu'nun 26. ve Noterlik Kanunu'nun 60. maddeleri gereğince resmi şekilde yapılmadığından geçersiz olduğunda kuşku yok ise de 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 57 vd. maddelerinde düzenlenen ve taşınmazın müşterek payına bağlı bir hak olan devre mülk hakkına ilişkin dava konusu sözleşme, sözleşmeye konu devre mülkün tapusu resmi senet ile davacı adına devredilmiş olmakla, geçerli hale gelmiştir. Ayrıca, devre mülk sözleşmesi, tecrübe ve muayene koşuluna bağlı bir sözleşmedir. Fiili teslim ve kullanıma kadar sözleşme askıda olup, cayma hakkı da teslimden itibaren başlar....
KARAR Davacı, 1996 yılında ulusal televizyonlardan davalıların ...’nın ... ilçesinde devre mülk inşa ederek satışa sunduklarını öğrendiğini, 30/11/1996 tarihinde 7 adet A grubu devre mülk 5 adet B grubu devre mülk 5 adet C grubu devre mülk satın aldığını ve satış bedelini ödediğini, davalıların sözleşme yükümlülüklerini yerine getirmediklerini ileri sürerek, şimdilik 125.000,00 TL rayiç değerin yasal faiziyle tahsilini istemiştir. Mahkemece evrak üzerinden devre mülk satışından kaynaklanan davalarda Tüketici Mahkemesi görevli olduğu gerekçe gösterilerek görevsizlik kararı verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava devre mülk satışından kaynaklanmaktadır. Davacının 17 adet tatil amaçlı devre mülkü tüketim için satın aldığı söylenemez. Nitekim davacı dilekçesinde açıkça taşınmazları yatırım amacıyla satın aldığını beyan etmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlığa uygulanması gereken Mülga 4077 sayılı Yasada tanımlandığı gibi bir tüketici işlemi de yoktur....
Devre mülk hakkı ise 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 57 vd. maddelerinde düzenlenen ve taşınmazın müşterek payına bağlı bir haktır. Bu hak da taşınmazın aynına ilişkin olduğundan satışının resmi şekilde yapılması zorunludur. Somut olayda da, taraflar arasında ilk olarak imzalanan 22.03.2015 tarihli devre mülk satış sözleşmesi, tapulu taşınmazın haricen satışına ilişkin olmakla resmi şekilde yapılmadığından geçersiz ise de, sözleşmeye konu devre mülkün tapusu resmi senet ile davacı adına devredilmiş olmakla geçersiz olan sözleşme geçerli hale gelmiştir. Ne var ki; devre mülk sözleşmesi, tecrübe ve muayene koşuluna bağlı bir sözleşmedir. Fiili teslim ve kullanıma kadar sözleşme askıda olup, cayma hakkı da teslimden itibaren başlar. Tecrübe ve muayene koşulu gerçekleşmediği sürece tüketici her zaman sözleşmeyi feshedebilir....