Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Asıl dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, birleştirilen dava ehliyetsizlik hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, ziynet eşyaları ve para için alacak isteğine ilişkindir....

    Bilindiği üzere Yargıtay’ın ve Dairemizin yerleşmiş içtihatları; geri dönülmez sonuçlara yol açtığından “kal” talebinin bulunması halinde ancak tapu iptal ve tescil davalarının bekletici mesele yapılabileceği yönündedir. Somut olaya gelindiğinde; dava elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istemine ilişkin olup kal talebi içermemekteyse de taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davasında 24.06.2014 tarihli celsede kararın verilmesi, mahkemece 11.10.2016 tarihli celseye kadar tapu iptal ve tescil davasının bekletici mesele yapılmış olması, tapu iptal ve tescil davasının hile hukuki sebebine dayalı olarak açılmış olup tapu kaydının iptal edilmesi halinde geçmişe etkili sonuç doğurması, tapu iptal ve tescil davasında davanın reddine karar verilmişse de Yargıtay 1....

      Dayanaksız ya da hukukî duruma uymayan kayıtlar düzenlemek, taşınmazın niteliğinde yanlışlıklar yapmak da aynı kapsamda düşünülmüştür. 4721 sayılı Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması nedeniyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından devlet sorumludur. Tapu kaydını iptali nedeniyle, tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır. Tazminat miktarı, zarar verici eylem gerçekleşmemiş olsaydı, zarar görenin mal varlığı ne durumda olacak idiyse, aynı durumun tesis edilebileceği miktarda olmalıdır (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 05.03.2003 gün ve 2003/19-152 E. - 2003/125 K.; 29.09.2010 gün ve 2010/14-386 E. - 2010/427 K.; 15.12.2010 gün ve 2010/13-618 E. - 2010/668 K. sayılı kararı)....

        Zarara uğrayan kişinin gerçek zararı ise, tazminat miktarının belirlenmesinde esas alınacak değerledirme tarihine göre belirlenecek olup, bu tarih ise zararın meydana geldiği tarihtir. 4721 sayılı TMK’nın 705/2. maddesi uyarınca tapu iptal ve tescil istekli davaların kesinleştiği tarih itibariyle mülkiyet hakkı sona ereceğinden bu tarih itibariyle tapusu iptal edilen gerçek ve tüzel kişilerin zararı oluşacaktır. Dolayısıyla bu tür bir dava, taşınmazların mülkiyetlerinin yitirilmesine ilişkin iptal ve tescil davasının kesinleştiği tarihten sonra açılabileceğinden, mülkiyetin kaybedildiği tarih itibariyle de taşınmazların değerinin tespit edilmesi gerektiği kuşkusuzdur. Zararın meydana geldiği tarihe göre, tapusu iptal edilen gayrimenkulün niteliği ve değeri belirlenmelidir....

          Orman İşletme Şefliğinin 27.10.1999 tarihli 1512 sayılı yazısına istinaden tapu kaydına “Orman Sınırı İçerisindedir.” şerhinin tescil edildiği, ... tarafından 18.01.2000 tarihinde Çeşme Asliye Hukuk Mahkemesinin 2000/17-2003/152 E/K sayılı dosyasında tapu iptal ve tescil davası açıldığı, davacılar tarafından da Çeşme Asliye Hukuk Mahkemesinin 2000/10-171 E/K sayılı dosyasında 11.04.2000 tarihinde orman tahdidinin iptali istemi ile dava açıldığı, bu davanın tapu iptal ve tescil davası ile birleştirildiği, yapılan yargılama sonucunda dava konusu taşınmazın 31.502 m²’lik kısmının kesinleşmiş orman kadastro sınırları içinde kaldığı gerekçesiyle tapu kaydının iptali ile orman vasfıyle Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, birleştirilen davanın ise reddine karar verildiği ve bu kararın Yargıtay denetiminden geçerek 24.02.2005 tarihinde kesinleştiği ve eldeki davanın 31.08.2016 tarihinde açıldığı anlaşılmıştır. 6100 sayılı HMK’nın 33. maddesi gereğince; maddi olayları ileri sürmek taraflara...

            İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece " davacının dava konusu taşınmazın muris Ahmet Çetin'e aitken davacının, taşınmazı 1970 yılında haricen satın aldığını, ancak yörede yapılan kadastro çalışması sırasında davalının babası Osman adına tespit ve tescil edildiğini, davacının kadastro tespitinden sonradan haberdar olduğunu, bu nedenle muris muvazaası nedenine dayalı tapu iptal ve tescil, bunun mümkün olmaması halinde mirasta iade ve denkleştirme bunun da mümkün olmaması halinde tenkis talep ettiği , dosya kapsamından; 28/11/2000 tarihinde yapılan kadastro çalışmaları sonrası dava konusu taşınmazın davalının babası Osman Çetin adına tapuya tescil edildiği, bilahare taşınmazın davalının intikalen devralmış olduğu, 2000 yılında kadastro tespitinin kesinleştiği, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesi dikkate alındığında dava konusu taşınmazın kadastro tespitinin 2000 tarihinde kesinleşmesinden itibaren 3402 sayılı Kanun'un 12/3. maddesindeki 10 yıllık hakdüşürücü sürenin...

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-TENKİS Taraflar arasında birleştirilerek görülen tapu iptali ve tescil, tenkis davası sonunda, yerel mahkemece davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; KARAR- Asıl ve birleştirilen dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde tenkis isteğine ilişkindir.Asıl ve birleştirilen davada davacılar, mirasbırakanları ...'ın 47 parsel sayılı taşınmazını 03.08.1992 tarihinde oğlu olan davalı ...'ya, 48 parsel sayılı taşınmazını ise 05.12.1994 tarihinde torunu olan diğer davalı ...'...

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sonucu ... Köyü çalışma alanında bulunan 140 ada 4 parsel sayılı 7.108,72 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz tapu kaydı ve vergi kaydı nedeniyle davalı ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., farklı bir tapu kaydına dayanarak ve ... ile ... Müdürlüğünü davalı olarak göstermek suretiyle tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulü ile çekişmeli 140 ada 4 parsel sayılı taşınmazın davalı ... adına olan tapu kaydının iptali ile davacı ... adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil Uyuşmazlık, vekalet ilişkisinin kötüye kullanılması nedeniyle davacıya ait payın davalıların kendi üzerlerine geçirilmesi nedeniyle tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın bu niteliğine göre temyiz incelemesi dairemizin görevi dahilinde olmayıp Yargıtay 1. Hukuk Dairesine ait bulunduğundan, dosyanın adı geçen Daire Başkanlığına gönderilmesine, 10.06.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL KANUN YOLU : TEMYİZ Davacı tarafından tapu kaydına dayanılmadığından zilyetlik iddiasıyla tapu iptal ve tescil isteminde bulunulması nedeniyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 8. Hukuk Dairesi'ne ait bulunmaktadır. Bu nedenle dosyanın Yargıtay Yüksek 8. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 15.02.2012 gününde oybirliği ile karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu