"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Aile Mahkemesi Sıfatıyla) Velayetin düzenlenmesi istemine ilişkin olarak açılan davada Birecik Asliye Hukuk (Aile Mahkemesi Sıfatıyla) ve ... Asliye Hukuk (Aile Mahkemesi Sıfatıyla) Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar bölge adliye mahkemelerinin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı bölge adliye mahkemesinin yargı çevresinde kalan mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verilmiş olması ve 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince bölge adliye mahkemeleri hukuk dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan adlî yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava , velayetin düzenlenmesi istemine ilişkindir....
ın, 3167 sayılı Çekle Ödemelerin Düzenlenmesi ve Çek Hamillerinin Korunması Hakkında Kanunun 16/1. maddesi gereğince 10.000 Türk Lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına dair Kayseri 2....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Aile Mahkemesi Velayetin düzenlenmesi istemine ilişkin olarak açılan davada ..... ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar bölge adliye mahkemelerinin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı bölge adliye mahkemesinin yargı çevresinde kalan mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verilmiş olması ve 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince bölge adliye mahkemeleri hukuk dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan adlî yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, velayetin düzenlenmesi istemine ilişkindir. .....Mahkemesince, vesayet altına alınması istenilen çocuğun MERNİS adresinin UYAP sistemi üzerinden yapılan araştırmada, ....olduğu, yine kollukça yapılan araştırmada...
karşısında; 5237 sayılı TCK'nın 43/1.maddesinde düzenlenen zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiğinin düşünülmemesi, 3-Sanığın tekerrüre esas alınan hükümlülüğünün 5237 sayılı TCK'nın 141/1.maddesinde düzenlenen su hakkında hırsızlık suçuna ilişkin olduğu, söz konusu ilamla ilgili olarak 05.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6352 sayılı Yasanın 82. maddesi ile TCK'nın 142/1-f. maddesinin yürürlükten kaldırılması, 83. maddesi ile karşılıksız yararlanma suçu kapsamında yeniden suç olarak düzenlenmesi, 84. maddesinde karşılıksız yararlanma suçu yönünden etkin pişmanlık hükümlerinin yeniden düzenlenmesi ve geçici 2/2. maddesinde de kesinleşen hükümler yönünden zararın yasada belirlenen koşul ve sürede karşılanması durumunda verilen cezanın tüm sonuçlarıyla ortadan kalkacağının ve sanığın adli sicil kaydında tekerrüre esas başkaca da ilamının bulunmadığının anlaşılması karşısında, sanık hakkında TCK'nın 58. maddesi ile uygulama yapılamayacağının gözetilmemesi, 4- Anayasa Mahkemesi'nin...
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, kural ihlalini itiraz kanun yoluna taşıması bu yönden yerinde olup, sanık ...’in savunma hakkının telafi edilemez biçimde ihlaline yer vermemek için temyiz aşamasından başlayarak tüm işlemlerin usulunce yeniden geriye dönük gerçekleştirilmesi gerekli olduğundan; Sanık ... yönünden hukuki görüş içeren tebliğname düzenlenmesi ve/veya 20/05/2014 gün ve 2013/261583 sayılı tebliğnamede gerekli düzeltme yapıldıktan sonra dosyanın incelenmek üzere dairemize gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE, 09.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi gereğince yapılan, kadastro haritalarının yeniden düzenlenmesi ve tapu sicilinde gerekli düzeltmelerin yapılması işlemine itiraz ile tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Dosya kapsamına, 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi uyarınca yapılan kadastro haritalarının yeniden düzenlenmesi ve tapu sicilinde gerekli düzeltmelerin yapılması işleminin kanun ve yönetmelik hükümlerine uygun yapıldığı belirlendiğine ve davacının mülkiyet iddiası yönünden görevsizlik kararı verilerek hüküm kurulmuş olduğuna göre, davacı ... Yönetimi vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 18/05/2017günü oy birliği ile karar verildi....
Asliye Ceza Mahkemesinin 28/04/2015 tarihli ve 2015/110 esas, 2015/218 sayılı kararını kapsayan dosyanın incelenmesinde; Resmi belgenin düzenlenmesi sırasında yalan beyan suçunun oluşması için, kişinin açıklamaları üzerine yetkili bir kamu görevlisi tarafından resmi bir belgenin düzenlenmesi ve düzenlenen resmi belgenin, beyanın doğruluğunu ispat edici bir güce sahip olması gerektiği, yalan beyanın tek başına kanıtlama gücünün bulunmadığı, bu beyana rağmen görevlinin, beyan edilen hususların doğruluğunu araştırıp da belgeyi sonra düzenlemesinin gerekli olduğu takdirde, belgeye dayanak oluşturan bilgi yalan beyan olmayıp görevlinin araştırması sonucu ulaştığı bilgi olduğundan yine beyan olunan bilgiler ilgili memur ya da makamın başkaca araştırma yapmasını, belge incelemesini gerektirirse veya yalan beyan üzerine memurun kandırılamaması neticesinde doğru şekilde belge oluşturulması durumunda anılan suçun oluşmayacağı nazara alındığında, şüphelinin kızının kaybolduğunu beyan etmesi karşısında...
, 84. maddesinde karşılıksız yararlanma suçu yönünden etkin pişmanlık hükümlerinin yeniden düzenlenmesi ve geçici 2/2. maddesinde de kesinleşen hükümler yönünden zararın yasada belirlenen koşul ve sürede karşılanması durumunda verilen cezanın tüm sonuçlarıyla ortadan kalkacağının ve sanığın adli sicil kaydında tekerrüre esas başkaca da ilamının bulunmadığının anlaşılması karşısında, sanık hakkında TCK'nın 58. maddesi ile uygulama yapılamayacağının gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık ...'...
Dava, açıldığı tarihte yürürlükte olan kanuna göre Tapulama Mahkemesinde açılmış; Mahkemece tutanağın muhtar ve en az üç bilirkişi tarafından düzenlenmesi gerektiği halde iki bilirkişi tarafından düzenlenmiş olması nedeniyle tapulama tespitinin tamamlanması için tutanak ve eklerinin Tapulama Müdürlüğüne gönderilmesine karar verilmiş ise de; hüküm gününden sonra (9.10.1987 tarihinde) yürürlüğe giren 3402 sayılı Yasa'nın geçici 1. maddesi gereğince davaya Kadastro Mahkemesi sıfatıyla bakılması gerekir. Ayrıca 3402 sayılı Yasa'nın 27/son maddesi usul ve şekle ilişkin eksiklikler sebebiyle tutanakların Kadastro Müdürlüğüne iade edilemeyeceği, aynı yasanın geçici 4. maddesi ile de bu yasa hükümlerinin görülmekte olan, başka bir değişle kesinleşmeyen davalara da uygulanacağı öngörülmüştür. Tutanağın muhtar ve en az üç bilirkişi tarafından düzenlenmesi gerekirken, muhtar ve iki bilirkişinin bilgisine başvurularak düzenlenmesi usul ve şekle aykırılık oluşturmaktadır....
Mahkemece, Yargıtay bozma kararı doğrultusunda 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi gereğince yapılan kadastro haritalarının yeniden düzenlenmesi ve tapu sicilinde gerekli düzeltmelerin yapılması işlemine itirazın reddine, dava konusu Çankırı İli, Merkez İlçesi, Başeğmez Köyü 134 ada 15 sayılı parselin uygulama tutanakları gibi tesciline, taşınmazın orman olduğuna ilişkin dava yönünden mahkemenin görevsizliğine, usûlünce talep halinde dava dosyasının görevli ve yetkili Çankırı Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir. -2- 2013/10623 - 2014/2435 Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi gereğince yapılan kadastro haritalarının yeniden düzenlenmesi ve tapu sicilinde gerekli düzeltmelerin yapılması işlemine itiraza ilişkindir....