WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, Tapu İptal ve Tescil (Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan) istemine ilişkindir. Somut olayda; davacı vekilinin, müvekkili ile davalı arasında düzenlenen gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi gereği dava konusu taşınmazların hisseleri ile ilgili davalı adına bulunan tapu kaydının iptali ile müvekkili adına tescil edilmesini talep ettiği, yerel mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne karar verildiği, verilen kararın davalı tarafından istinafa taşındığı görülmüştür....

Kaynağını Türk Borçlar Kanununun 29. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Türk Borçlar Kanununun 237. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesinden doğan davalar için özel bir zamanaşımı süresi öngörülmediğinden Borçlar Kanununun 146. maddesi hükmü gereğince on yıllık zamanaşımı süresi uygulanır ve bu süre sözleşmenin ifa olanağının doğması ile işlemeye başlar....

Kaynağını Borçlar Kanununun 22. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Borçlar Kanununun 213. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan davaların kabulüne karar verebilmek için sözleşmenin ifa olanağı bulunmalıdır. Gayrimenkul satımına ilişkin BK.m213-217 hükümleri tapulu taşınmazlara ilişkindir....

    Noterliğinin 19.01.1982 tarihli, 03583 yevmiye no’lu düzenleme şeklinde satış vaadi sözleşmesi ile zilyetliğin fiilen başladığı ve 19.01.2002 tarihinde 20 yıllık sürenin dolduğu ve malik sıfatı ile taşınmaza zilyet olunduğundan 13.07.2016 tarih, 23521 yevmiye no’lu intikale hukuken itibar edilemeyeceğinden davalılar adına kayıtlı tapu kayıtların iptali ile müvekkil adına tesciline, kazandırıcı zamanaşımı yönünden tapu iptal tescil talepleri kabul edilmediği taktirde terditli olan davalarında; Kadıköy 3. Noterliğinin 19.01.1982 tarihli, 03583 yevmiye no’lu Düzenleme Şeklinde Satış vaadi sözleşmesi gereğince T3, T10 ve Bahar Çetinkaya mirasçıları adına olan İstanbul ili, Kadıköy İlçesi, Osmanağa Mahallesi, 18 Ada, 9 parsel no’lu, 34,50 m2 yüzölçümlü dükkanı olan kargir evin tapu kaydının iptali ile müvekkil adına tescil edilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 13.09.2011 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 13.11.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacının mirasçıları vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davalılar davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir....

      Davacı 6.500.00 TL değer göstererek dava konusu 1297 parsel sayılı taşınmazın satış vaadi sözleşmesine dayanarak tapusunun iptali ve adına tescilini istemiştir. . Satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil davalarında mahkemenin görevi HUMK.nun 1. maddesi uyarınca müddeabihin dava tarihindeki değerine göre belirlenir Mahkemece mahallinde yapılan keşif sonucu düzenlenen Ziraat bilirkişi raporunda dava konusu taşınmazın değerinin 11.000.00 TL olduğu belirtilmiştir.Bu durum karşısında taşınmazın dava tarihindeki değerine göre Asliye Hukuk Mahkemesi görevlidir. Mahkemece ,mahalli bilirkişinin bilimsel olmayan subjektif beyanına dayanarak görevsizlik kararı verilmesi doğru görülmemiş ve hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Davacı vekilinin temyiz itirazlarının yukarıda yazılı nedenle kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 25.01.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

        Sayılı ve 13/02/2020 tarihli kararının bozularak ortadan kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLER : Tapu kaydı, düzenleme şeklinde satış vaadi sözleşmesi ve ekleri, düzenleme şeklinde vekaletname, paylaşım şeması, değişik tespit dosyası, keşif, bilirkişi kurulu raporu, düzenleme şeklinde fesihname, davalı arsa maliki T3 tarafından davalı şirket yetkilisi Cemal Özbucak 10 adet taşınmaza ilişkin müteahhit lehine satmaya vs.yetkileri içeren düzenleme şeklinde vekaletname, düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi, delil listeleri sunulan ve toplanan deliller. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, düzenleme şeklinde satış vaadi sözleşmesinden (yüklenicinin temlikinden) kaynaklanan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava düzenleme şeklinde taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Kaynağını Borçlar Kanununun 22. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Borçlar Kanununun 213. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir....

        Somut olayda davalı arsa maliki T3 ile müteahhit Kadim Yapı-Betacons-Düzey İnşaat Adi Ortaklığı arasında düzenleme taşınmaz satış vaadi ve hasılat paylaşım esaslı inşaat sözleşmesi arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi akdedildiği, davacı ile davalı Kadim Yapı-Betacons Adi Ortaklığı arasında dava konusu bağımsız bölüme ilişkin düzenleme şeklinde taşınmaz satış vaadi sözleşmesi imzalandığı sabittir. Davanın niteliği, sunulan belge ve deliller ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; doğaldır ki davacının iddiasında haklı olup olmadığı yargılama sonunda tüm deliller toplandıktan, incelendikten ve değerlendirildikten sonra ortaya çıkacaktır. Ancak dava ihtiyati tedbir talepli düzenleme şeklinde taşınmaz satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil, olmadığı taktirde taşınmazın rayiç değerinin tahsili, olmadığı taktirde ödenen bedellerin güncellenerek tahsili istemine ilişkin terditli dava olup davacının ilk talebi uyuşmazlığın aynına ilişkindir....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan Tapu İptali ve Tescil istemine ilişkindir. Kaynağını Türk Borçlar Kanununun 29. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Türk Borçlar Kanununun 237. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir....

        UYAP Entegrasyonu