Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ın maliki olduğu 282 ada 30 parsel numaralı taşınmaz üzerine inşa edilecek binada davalıya ait olan 1. kattaki bağımsız bölümleri 05.01.1999 tarihli taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile satın aldığını, belirterek bu bağımsız bölümlere isabet eden 16/153 hissenin iptali ile adına tescili isteğinde bulunmuştur. Davalı, sözleşmeye konu bağımsız bölümlerin 3.200,00 YTL ye satışının vaat edildiğini, 2.200,00 YTL'nin peşin olarak ödendiğini kalan borç için düzenlenen bonolardan iki adedinin ödenmemiş olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalı temyiz etmiştir. Dava, taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir....

    ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 24/06/2021 NUMARASI : 2018/215 ESAS, 2021/223 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR : Davacı vekilinin istinaf başvurusu üzerine Düzce 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2018/215 Esas sayılı dosyası ve dava dosyasında verilen 2021/223 Karar sayılı gerekçeli kararı incelendi. TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı müvekkilinin ve davalıların murisleri T25 Ayşe Soylu (Kocaoğlu), T26 T23 arasında Düzce 2....

    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2022/756 ESAS,DERDEST DAVA KONUSU : Düzenleme Şeklinde Ön Ödemeli Konut Satış Vaadi Sözleşmesinden Ve Konut Satış Vaadi Sözleşmesinin Devrinden Kaynaklanan Tapu İptali Ve Tescil, Olmadığı Taktirde Ödenen Bedelin Denkleştirici Adalet İlkesi Gereğince Güncellenmiş Değerinin Tespiti( Rayiç Bedelden Az Olmamak Kaydıyla ) İle Yapılan Tüm Masrafların Dahil Edilerek Belirlenecek Tazminatın Tahsili KARAR : 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353. maddesi uyarınca dava dosyası incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : İ D D İ A: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı taraflar ile gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi imzaladığını, müvekkili her ne kadar tüzel kişi olsa da kendisi ve ailesinin konut ihtiyacı sebebiyle dava konusu gayrimenkulü satın almış olup şahsi ihtiyaç nedeniyle kullanıldığını, müvekkilinin tüm yükümlülüklerini süresinde ve eksiksiz yerine getirdiğini, sözleşme için taraflarca kararlaştırılan...

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan Tapu İptali ve Tescil istemine ilişkindir. Kaynağını Türk Borçlar Kanununun 29. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Türk Borçlar Kanununun 237. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir....

    Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanunu'nun 716 ncı maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesinden doğan davalar için özel bir zamanaşımı süresi öngörülmediğinden Borçlar Kanunu'nun 146 ncı maddesi hükmü gereğince on yıllık zamanaşımı süresi uygulanır ve bu süre sözleşmenin ifa olanağının doğması ile işlemeye başlar. Ancak satışı vaat edilen taşınmaz, sözleşme ile veya fiilen satış vaadini kabul eden kişiye yani vaat alacaklısına teslim edilmiş ise on yıllık zamanaşımı süresi geçtikten sonra açılan davalarda zamanaşımı savunması Türk Medeni Kanunu'nun 2 nci maddesinde yer alan “dürüst davranma kuralı” ile bağdaşmayacağından dinlenmez. Satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan davaların kabulüne karar verebilmek için sözleşmenin ifa olanağının bulunması zorunludur....

    ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2022/833 ESAS -DERDEST DAVA KONUSU : Düzenleme Şeklinde Taşınmaz Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan Tapu İptali Ve Tescil, Olmadığı Taktirde Taşınmaz Değerinin Tahsili KARAR : 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353. maddesi uyarınca dava dosyası incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : İ D D İ A: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin taşınmazı noterde düzenlenen taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile satın aldığını, satış bedelinin davalının İBAN numarasına EFT suretiyle ödendiğini, tapu devri yapılmadığını, açıklanan nedenlerle davanın kabulü ile İstanbul ili, Kadıköy ilçesi, Dumlupınar mh. Yazıcılar sk....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 24.04.2008 gününde verilen dilekçe ile düzenleme gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; mahkemenin görevsizliğine dair verilen 10.06.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Mahkemece, sözleşmedeki değere bakılarak görevsizlik kararı verilmiş, hükmü davacılar vekili temyiz etmiştir. Davada, 31.01.2001 günlü gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayanılmıştır. Bu sözleşmede satışı vaat edilen dava konusu taşınmazların 100.000 TL değerinde olduğu yazılıdır....

      Maddesi ve Medeni Kanun hükümleri gereğince taşınmaz satış vaadi sözleşmesinin tapuda şerh edilmesinden sonra 5 yıllık süre içerisinde satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil davasının açılması halinde tapu siciline işlenen haciz, şerh ve benzeri kayıtların kaldırılması istenebileceğini, taşınmaz kaydına dosya kapsamında konulan haciz kaydı işbu 5 yıllık süre içerisinde konulduğunu, sunulan delillerden ve hatta yerel mahkeme kararından anlaşılacağı üzere satış vaadi sözleşmesinin tapuya şerhi üzerinden 5 yıl geçmeden müvekkili tarafından satış vaadi sözleşmesine dayalı olarak tapu iptal ve tescili davası ikame edildiğini, ancak tapu iptal ve tescil davasında verilen hüküm şerh tarihinden itibaren 5 yıllık süre aşıldıktan sonra kesinleştiğini, satış vaadi sözleşmesi tapuya 17/06/2008 tarih ve 10135 yevmiye numarası ile şerh edilmiş ve sözleşmeye dayalı tapu iptal ve tescil davası 14/06/2013 tarihinde açıldığını, yani yerel mahkeme kararında belirtilenin aksine tescil davası...

      Kaynağını Borçlar Kanununun 22. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Borçlar Kanununun 213. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Somut olayda; dava, davacı ile davalıların murisi Mediha arasındaki 23.05.2009 günlü 2770 ve 2771 yevmiye numaralı gayrimenkul satış vaadi sözleşmeleri ile dava konusu 1651 ve 1784 parsel sayılı taşınmazlardaki murise ait hisselerin satışının vaadedilmesi nedeniyle açılan tapu iptali ve tescil talebine ilişkindir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil ilişkin davada ... Sulh Hukuk ve Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 14.04.2005 tarihinde 3.000.- YTL. değer gösterilerek, taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı olarak açılan tapu iptali, tescil istemine ilişkindir. Taşınmaz Mal Satış Vaadi Sözleşmeleri mülkiyeti geçirim borcunu doğuran akitlerden (T.M.Y.’nın 706. m.) olup, sözleşmede belirtilen miktar ve değerin hayatın ve günün olağan koşullarına uygun olmadığı gibi kamu düzenine ilişkin görev konusu taraf iradesine bırakılmakla sözleşmede belirtilen değerin harç kaybına neden olacağı da gözetilerek, Taşınmaz Mal Satış Vaadi Sözleşmelerine dayalı uyuşmazlıklarda görevli mahkemenin dava tarihindeki değere göre belirlenmesi gerekir. Yargıtay H.G.K.'...

          UYAP Entegrasyonu