DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE: Dava, kambiyo senetlerine mahsus takipte kambiyo şikayeti, borca itiraz ve ödeme emrine yönelik şikayete ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 13/06/2023 NUMARASI : 2022/375 2023/412 DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıdaki mahal esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme kararının süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya mündericatında tüm bilgi ve belgeler okunup tetkik edildikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonunda duruşma açılmasına gerek görülmeksizin gereği görüşülüp düşünüldü. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı alacaklı tarafından, müvekkil aleyhine, Bursa 5.İcra Müd. 2019/43646 E. Sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine dayalı icra takibine başlatıldığını, icra dosyasından "Yaylacık Mh 50.Sk....
İİK'nun 168/1. maddesi; “İcra memuru senedin kambiyo senedi olduğunu ve vadesinin geldiğini görürse, borçluya senet sureti ile birlikte hemen bir ödeme emri gönderir...” şeklinde düzenlenmiştir. Somut olayda, borçlu, takibe dayanak senet suretinin ödeme emrine eklenerek kendisine tebliğ edilmediğini ileri sürdüğü halde bu konuda mahkemece bir değerlendirme yapılmaksızın borca itirazların esasının incelendiği görülmektedir. Mahkemece, borçlunun İİK'nun 168/1. maddesine aykırı olarak dayanak belgenin kendisine gönderilmediğine ilişkin şikayeti incelenerek, oluşacak sonuca göre diğer itirazların incelenmesi gerekirken, bu konuda olumlu olumsuz bir karar verilmemesi isabetsizdir....
DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE: Dava, kambiyo senetlerine mahsus takipte kambiyo şikayeti ve borca itiraz davasıdır. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır. Öncelikle belirtmek gerekir ki; İİK'nun 168. maddesi uyarınca, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile yapılan takipte, borçlunun kambiyo şikayetini ve borca itirazını, ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal (5) günlük süre içinde icra mahkemesine yapması zorunludur. Borçlu hakkında bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibi yapıldığı ve borçluya örnek 10 no'lu ödeme emrinin 22/01/2019 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun ise 28/01/2019 tarihinde icra mahkemesine başvurduğu görülmektedir....
Şikayetçi/borçlu vekilinin istinaf başvurusu üzerine, Dairemizin 13/01/2021 tarih, 2020/790 Esas, 2021/99 Karar sayılı kararı ile yapılan istinaf başvurusu incelemesi sonucunda "...Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile yapılan takipte; borçlu, 26/11/2018 tarihli itiraz dilekçesinde; borca itiraz ve şikayetlerinin yanında, icra müdürlüğünce kendisine yasal olarak yapılmış bir tebligat bulunmadığını da ileri sürmüştür. Borçlunun tebligat hususundaki bu beyanının, ödeme emri tebligatının usulsüz yapıldığına ilişkin şikayet olarak kabulü gerekir....
tebliğine, İlişkin dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, borca itiraz yönünden İİK'nın 364/1 maddesi, dayanak belgenin ödeme emri ekinde tebliğ edilmediği şikayeti ile meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti ve taşkın haciz şikayeti yönünden İİK'nın 365/son maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi....
Davalı vekili katılma yolu ile istinaf dilekçesinde özetle; davacı tarafından davanın süresinde açılmadığını, davacının takibe konu çekte tahrifat bulunduğu ve bu nedenle çekin kambiyo vasfını yitirdiği itirazının yerinde olmadığını, davacının kötü niyetli olduğunu ve kötü niyet tazminata hükmedilmesi gerektiğini, yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamına göre; alacaklı tarafından davacı aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine başlandığı, borçlunun usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte imzaya itiraz ederek icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece usulsüz tebligat şikayeti yerinde olmadığından, davanın süre yönünden reddine karar verildiği görülmektedir. Hükmi şahıslara ne şekilde tebligat yapılacağı 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 12 ve 13. maddelerinde belirlenmiştir....
İCRA HUKUK TARİHİ : 16/01/2020 NUMARASI : 2018/1106 ESAS - 2020/50 KARAR DAVA KONUSU : Usulsüz Tebliğ Şikayeti - İmzaya ve Borca İtiraz KARAR : Yukarıda ayrıntıları belirtilen mahkeme kararının süresi içinde istinafen incelenmesi davacı tarafından talep edilmekle, görevlendirilen Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonucunda duruşma açılmaksızın gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili hakkında bonoya dayalı olarak başlatılan takipte ödeme emrinin müvekkiline usulsüz tebliğ edildiğini, tebligatın borçlunun bilinen son adresine yapılması gerektiğini, bilinen son adrese gönderilen davetiyenin usulüne uygun şekilde bila tebliğ iadesi üzerine, ancak TK'nın 21/2. maddesine göre tebligat yapılabileceğini, senetlerdeki imzaların müvekkiline ait olmadığını, bu nedenle senetlerdeki borçlardan sorumlu tutulamayacağını ileri sürerek imzaya, borca ve...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: Dava konusu uyuşmazlık usulsüz tebligat şikayeti ile imzaya/borca itiraza ilişkindir. Körfez İcra Müdürlüğünün 2019/2072 esas sayılı dosyasının incelenmesinde, davalı alacaklı tarafından davacı borçlular ve dava dışı borçlu aleyhine bir adet bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibi başlatıldığı, örnek 10 ödeme emrinin davacı borçlu T6 26/11/2018 tarihinde, davacı borçlu şirkete ise 02/12/2019 tarihinde tebliğ edildiği, eldeki davanın ödeme emirlerinin usulsüz tebliğ edildiği şikayeti ile borca itiraz olarak 07/02/2020 tarihinde açıldığı anlaşılmıştır. Mahkemece yapılan yargılamada; davalı alacaklının takipten 05/02/2021 tarihinde feragat etmesi nedeniyle, icra dosyası feragat ile kapatıldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; takibe konu senetlerin kambiyo vasfında olduğunu, müvekkiline ödeme yapılmadığını, davacının imzaya itiraz etmediğini söyleyerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince; ''Tüm dosya kapsamı ele alındığında, uyuşmazlığın kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde takibin iptali istemi ile birlikte ve borca itiraz olduğu anlaşılmıştır. Takip dayanağı belgeler incelendiğinde, alacaklının davalı T3 olduğu ve senetlerin lehdar kısmının tüzel kişi olarak belirlendiği ve takip dayanağı senetlerin kambiyo vasfını haiz olduğu, 25/04/2020 vade tarihli 10.000,00 TL bedelli senedin yanızca 9.064,82 TL lik miktarının icra takibine konu edilmesine engel bir düzenleme de olmadığından takibin iptali isteminin reddine karar verilmiştir....