Şirketinin 6.577.177,04 TL borca batık olduğu, davacı şirketlerin borca batıklıktan çıkmaları için dava dışı adi ortaklık ve ... arasındaki hukuki ihtilafın çözümünün gerekli olduğu, anlaşmazlığın çözüme kavuşması ve 177 adet gayrimenkulün bilirkişilerin belirlediği fiyatla kısa zamanda satılması, bedellerin adi ortaklığa aktarılması, adi ortaklığın karının belirlenmesi, kardan kurumlar vergisi düştükten sonra kalan tutarın davacı şirketlere aktarılması sonucunda davacı şirketlerin borca batıklıktan çıkabileceği, bu şartların yerine gelmemesi durumunda davacı şirketlerin borca batıklıktan çıkamayacağı ve iflasın ertelenmesi şartlarının yerine gelmemiş olacağı, davacı ......
Maddesi uyarınca iflasa karar verilebilmesi için şirketin borca batık durumda olması gerekir. Borca batıklığın tespiti için TTK'nın 376. Maddesi uyarınca bir borca batıklık bilançosu hazırlanmalıdır. Borca batıklık bilançosunda aktiflerin rayiç değerden bilançoya geçirilerek, borca batıklık bilançosunun çıkarılması gerekir. Böyle bir talep üzerine mahkemece bu şirketin öncelikle borca batık durumda olup olmadığı, rayiç değerlere göre tespit edilmelidir. Bunun için borçlu şirket tarafından mahkemeye ibraz edilen bilanço üzerinde mahallinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak rayiç değerler ve yapılan araştırma ve inceleme sonucu elde edilen gerçekçi verilere göre bilirkişilerce yeniden oluşturulacak şirket bilançosu da dikkate alınıp, bir sonuca gidilmelidir. Borca batıklık TTK'nın 376. Maddesinde gösterilen şekilde varlıkların rayiç değerlerini belirlemek ve İİK'nın 178/1....
İflas ve iflas erteleme davaları kamu düzenine ilişkin olup, davacının borca batıklığının yargılamanın her aşamasında mahkemece resen dikkate alınarak karar verilmesi gerektiği açıktır....
Mirasın hükmen reddine karar verebilmek için, miras bırakanın terekesini oluşturan aktif ve pasifinin murisin ölüm tarihi itibariyle araştırılması ve terekesinin açıkça borca batık olup olmadığının saptanması gereklidir. İcra takibi sonunda aciz vesikası düzenlenmesi halinde, terekenin borca batık olduğu kabul edilir....
tespiti yapılmayan ve şirketin borca batıklığını doğrudan etkileyecek olan; STOKLAR, DEMİRBAŞLAR, HAKLAR'ın tür ve nitelikleri itibariyle mahkemece atanacak konusunda uzman bir bilirkişi heyeti tarafından mahallinde keşif yapılarak rayiç değerlerinin belirlenmesi gerektiği, rayiç değerler tespit edildikten sonra borca batıklıkla ilgili nihai değerlendirme yapılabileceği..." yönünde görüş bildirilmiştir....
Öte yandan borca batıklıktan kurtulmayı sağlayabilecek şekilde düzeltilmiş projelerin de usuli sebeplerle inceleme dışı tutulması, yasal şartları sağlayan şirketlerin iflasın ertelenmesi imkânından mahrum bırakılması anlamına gelir. Mahkemece, rayiç değerlere göre şirketin borca batık olduğu belirlendikten sonra şirketin mali yönden iyileşme gösterip göstermediği, iyileştirme projesinin uygulanıp uygulanmadığı, şirket ortaklarınca sermaye artırımı yoluna gidilip gidilmediği hususları gözetilerek, bilirkişilerden açıklamalı, gerekçeli, karşılaştırmalı ve denetime elverişli rapor alınarak karar verilmesi gerekirken şirketin rayiç değerlere göre borca batılık tespiti yapılmadan, davacının kendi kayıtlarına göre borca batık olduğu ve batıklık beyanı da gözetilerek iflasın ertelenmesi şartlarını yerine gelmediği, gerekçesi ile eksik incelemeye dayalı yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır....
Birden fazla borcu bulunan borçlunun yaptığı ödeme, ifa zamanında beyan ettiği borca mahsup edilir. Borçlu, ödeme sırasında, yapılan ödemenin hangi borca ilişkin olduğunu beyan etmemiş veya alacaklının makbuzda belirttiği borca derhal itirazda bulunmamışsa makbuzda belirtilen borca mahsup edilmelidir. Birden fazla para borcunun bulunduğu bir borç ilişkisinde, borçlunun, yapılan kısmi ödemenin hangi borç için mahsup edildiğini belirtmemesi, alacaklının da ödemenin hangi borca ilişkin olduğunu makbuzda göstermemesi durumunda, kısmi ödemenin hangi borca mahsup edileceği sorunu Türk Borçlar Kanununun 102 nci maddesine göre çözümlenmelidir. Bu gibi durumlarda, kısmi ödeme öncelikle muaccel olan borç için yapılmış sayılır. Ödeme zamanında birden fazla borç muaccel hale gelmişse, ödeme ilk takibe konulan borca mahsup edilir. Muaccel olan borçlardan hiçbiri takibe verilmemişse kısmi ödeme ifa zamanı önce gelen borca mahsup edilmiş sayılır....
Kararı bir kısım müdahiller vekilleri temyiz etmiştir. 1) Grup şirketlerden bir şirketin borcuna diğer şirketin kefil olması halinde asıl borçlunun pasifinde gösterilen borcun grup şirketin kefaleti nedeniyle pasifinde de gösterilmesi halinde bir borç nedeniyle birden fazla şirketin borca batık hale gelmesi ve iflas erteleme dava şartının birden fazla şirket için sağlanması sonucunu doğuracağından bu durum iflas erteleme kurumunun amacıyla bağdaşmaz. Dairemizin yerleşmiş içtihatları da bu yöndedir. Bu nedenle ... Dış Ticaret Ltd. Şirketinin asıl şirketin borcuna kefaleten pasifinde görülen miktarların pasiften çıkarılarak borca batık olup olmadığının tespit edilip sonucuna göre karar verilmesi gerekir. 2) Bilirkişi raporlarına göre 3.3 milyon borca batık olan şirketin 600.000TL sermaye arttırımı ve sonrasında 150.000 TL nakdi sermayenin yatırmasıyla kanunda öngörülen 5 yıllık süre içinde borca batıklıktan çıkacağı belirlenmişse de bu husus gerçekçi olmaktan uzaktır....
Terekenin pasifinin aktifinden fazla olması terekenin ödemeden aczini ve dolayısıyla da terekenin borca batık olduğunu gösterir (TMK m. 605/2). Mirasın hükmen reddine ilişkin olarak açılan davalarda, terekenin açıkça borca batık olup olmadığının araştırılması gerekmektedir. İcra takibi sonunda aciz vesikası düzenlenmesi halinde terekenin borca batık olduğu kabul edilir. Aksi halde terekenin borca batık olup olmadığı, murisin malvarlığı bulunup bulunmadığının usulüne uygun olarak bankalar, trafik tescil müdürlüğü, vergi daireleri, belediyeler ve tapu müdürlüğü v.b. kurum ve kuruluşlardan sorulması, murisin alacak ve borçları zabıta marifetiyle de araştırılarak aktif malvarlığı ile takibe konu borç miktarı gözönünde tutularak aktif ve pasifinin tereddüde neden olmayacak şekilde belirlenmesi gerekmektedir. Ayrıca TMK'nin Velayet, Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına ilişkin Tüzüğün 39/2. fıkrası gereğince mirasın reddi yetkisini içeren özel vekaletname sunulması zorunludur....
Terekenin pasifinin aktifinden fazla olması terekenin ödemeden aczini ve dolayısıyla da terekenin borca batık olduğunu gösterir (TMK m. 605/2). Mirasın hükmen reddine ilişkin olarak açılan davalarda, terekenin açıkça borca batık olup olmadığının araştırılması gerekmektedir. İcra takibi sonunda aciz vesikası düzenlenmesi halinde terekenin borca batık olduğu kabul edilir. Aksi halde terekenin borca batık olup olmadığı, murisin malvarlığı bulunup bulunmadığının usulüne uygun olarak bankalar, trafik tescil müdürlüğü, vergi daireleri, belediyeler ve tapu müdürlüğü v.b. kurum ve kuruluşlardan sorulması, murisin alacak ve borçları zabıta marifetiyle de araştırılarak aktif malvarlığı ile takibe konu borç miktarı gözönünde tutularak aktif ve pasifinin tereddüde neden olmayacak şekilde belirlenmesi gerekmektedir. Ayrıca TMK'nun Velayet, Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına ilişkin Tüzüğün 39/2. fıkrası gereğince mirasın reddi yetkisini içeren özel vekaletname sunulması zorunludur....