Öte yandan, davalı borçlu ... tarafından, aynı taşınmazlarla ilgili olarak diğer elbirliği ortakları aleyhine 08.12.2009 tarihinde aynı mahkemenin 2009/847 Esas sayılı dosyası üzerinden ortaklığın giderilmesi davası açıldığı, bunun yanı sıra borçlu ortağın alacaklısı olan dava dışı üçüncü şahıslar tarafından İİK’nın 121. maddesi uyarınca açılan üç adet ortaklığın giderilmesi davasının daha bulunduğu; mahkemece, borçlu ortağın diğer alacaklılar tarafından açılan 2011/229 Esas, 2012/570 Esas ve 2012/413 Esas sayılı bu davaların, aralarında hukuki ve fiili irtibat bulunduğundan 2009/847 Esas sayılı dava ile birleştirildiği ve yapılan yargılama sonunda mahkemenin 12.06.2014 tarihli ve 2014/359 sayılı karar ile davanın kısmen kabulüne karar verildiği, ancak hükmün henüz kesinleşmediği anlaşılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı alacaklı vekili, borçlu davalı şirket hakkında takip başlatıldığını, takibin semeresiz kaldığını, davalı borçlu şirketin diğer davalı ... hakkında açtığı, ... 8. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2006/618 sayalı dosyasındaki alacağından feragat ettiğini, davalı ... tarafından borçlu şirket aleyhine açılan ... 3.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2008/330 Esas dosyasındaki alacak davasının ise yine borçlu şirket tarafından kabul edildiği, bu kabul ve feragatin mal kaçırma amacı ile yapıldığından iptalini istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı paydaşlığın giderilmesi davasına dair karar davalılardan ... tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, borçlu mirasçının alacaklısı tarafından açılan dört adet taşınmazdaki ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne, ortaklığın satılarak giderilmesine karar verilmiş, hüküm davalılardan ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, borçlu ortağın alacaklısı tarafından açılmış olup, davaya konu taşınmazlar borçlu ortağın murisi ... adına tam pay olarak tapuda kayıtlıdır. Borçlu ortak ... aleyhine yapılan ... 1. İcra Müdürlüğündeki 2006/1961 esas sayılı icra takibi ile toplam 11.905.-TL asıl alacak üzerinden takip yapılmıştır....
Bu şekilde açılacak davada borçlu ortak dahil tüm ortakların davaya dahil edilmeleri zorunludur. Borçlu ortağın alacaklısı tarafından açılan davada birden fazla taşınmaz dava konusu edilmiş ise icra takibine konu borç miktarına göre dava tarihi itibariyle taşınmazlardan borçlu ortağın payına düşecek değerin tespit edilerek borca yetecek miktarda taşınmazın ortaklığının giderilmesine karar verilmesi, fazlaya ilişkin istemin reddedilmesi gerekir. Olayımıza gelince; borçlu ortağın borcu nedeniyle alacaklı tarafından açılan ortaklığın giderilmesi davasında mahkemece icra takibine konu borç miktarı saptanmadan ve ne kadar taşınmazın borca yeteceği belirlenmeden 17 adet taşınmazın satılarak ortaklığının giderilmesine karar verilmiştir....
nin şirket ortğı iken şirketteki hissesini dava dışı şahsa devrettiğini, 2008 yılında ekonomik krize giren borçlu şirketin müvekkiline borçlu olduklarından dava konusu taşınmazı ipotek verdiklerini muvazaanın olmadığını ve haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Davalı borçlu ... vekili, müvekkilinin aciz durumunun olmadığını, davalı şirketin ticari faaliyeten devamı için ipotek istediğini ve onun için verildiğini ayrıca diğer borçlu şirket ortaklğından da ayrıldığını belirtmiştir. Mahkemece, davalı borçlu ...'nin diğer borçlu şirket ...'de ortak iken hissesini baldızı ...'e devrettiği, borçlu ...'nin borca batık olduğunu bildiği halde, taşınmazlarını anılan borçlu şirketin borcu için diğer davalıya ipotek verilmesi iyiniyetli olmadığı, ...'nin aynı zamanda davalı ...'nin de esiki ortağı olduğu, bu şirketin de ...'nin borca batık ve ızrar kastını bildiğinden bahisle borçlu ... yönünden davanın kabulüne, diğer borçlu ...'...
Bu şekilde açılacak davada borçlu ortak dahil tüm ortakların davaya dahil edilmeleri zorunludur. Borçlu ortağın alacaklısı tarafından açılan davada birden fazla taşınmaz dava konusu edilmiş ise icra takibine konu borç miktarına göre dava tarihi itibariyle taşınmazlardan borçlu ortağın payına düşecek değerin tespit edilerek borca yetecek miktarda taşınmazın ortaklığının giderilmesine karar verilmesi, fazlaya ilişkin istemin reddedilmesi gerekir. Olayımıza gelince; borçlu ortağın alacaklısı tarafından açılan davada birden fazla taşınmaz bulunduğundan icra takibine konu borç miktarına göre dava tarihi itibariyle taşınmazlardan borçlu ortağın payına düşecek değerin tespit edilerek borca yetecek miktarda taşınmazın ortaklığının giderilmesine karar verilmesi gerekirken, mahkemece taşınmazların değer tespitleri yapılmadan ve ne kadar taşınmazın borca yeteceği belirlenmeden dava konusu bütün taşınmazların satışına karar verilmesi doğru olmadığından hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir....
Borçlu ortağın alacaklısı tarafından açılan davalarda birden fazla taşınmaz dava konusu edilmiş ise icra takibine konu borç miktarına göre dava tarihi itibariyle taşınmazlardan borçlu ortağın payına düşecek değerin tespit edilerek borca yetecek kadar (sayıda) taşınmazın ortaklığının giderilmesine karar verilmesi, fazlaya ilişkin istemin reddi gerekir. Bu şekilde açılacak davalarda borçlu ortak (paydaş) dahil tüm ortakların (paydaşların) davaya dahil edilmeleri zorunludur. Borçlu ortağın alacaklısı tarafından açılan davada birden fazla taşınmaz dava konusu edilmiş ise icra takibine konu borç miktarına göre dava tarihi itibariyle taşınmazlardan borçlu ortağın payına düşecek değerin tespit edilerek borca yetecek miktarda taşınmazın ortaklığının giderilmesine karar verilmesi, fazlaya ilişkin istemin reddedilmesi gerekir. Somut olayda, borçlu ortak ...'...
Mahkemece, borçlu şirket hakkında ... 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/382 Esas sayılı dosyasından 21.01.2016 tarihinde iflas kararı verildiğinden bahisle, borçlu şirket hakkında açılan dava tefrik edildikten sonra, borçlu hakkında iflas dosyası bulunduğundan davanın Ticaret Mahkemesin’de görülmesi gerektiğinden bahisle görevsizlik kararı verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava İİK'nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasına ilişkindir. İİK'nun 282.maddesine göre tasarrufun iptali davaları borçlu ve borçlu ile hukuki muamelede bulunan veya borçlu tarafından kendilerine ödeme yapılan kimseler ile bunların mirasçıları aleyhine açılır. Ayrıca, borçlu ile hukuki işlemde bulunan kişi, borçludan aldığı malı üçüncü bir kişiye devrederse, alacaklı kötü niyetli dördüncü kişi veya mirasçıları hakkında da iptal davası açılabilir....
Mahkemece, dava konusu 866 palseli icradan satın alan davalı ... aleyhine açılan davanın reddine, diğer taşınmazların borçlu tarafından uzaktan akrabası olan davaı ...'a düşük bedel ile sattığı, satışının muvazalı olduğunun anlaşıldığından bahisle, bahisle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm davalı borçlu vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Davalı ... vekili, müvekkilinin taşınmazı üzerinde ipotekle yükümlü olarak aldığını, ipoteğin borçlu tarafından kaldırılacağı taahhüt edildiği halde, kaldırılmadığı ve bu nedenle borçlu hakkında dava açıldığını, bononun düzenlenme tarihinden 2 yıl sonra takibe konulmasının şüpheli olduğunu, sonradan düzenlendiğini muvaazalı satış olmadığından haksız açılan davanın reddini savunmuşlardır. Davalı borçlu, açılan davayı kabul etmediğine ve borçlu ilgisi olmadığını, bononun üzerinin sonradan düzenlenerek alacaklıya verildiğini belirtmiştir. Mahkemece, borçlunun taşınmazını borcun doğumundan sonra, amcasının oğluna yaptığı satışın İİK'nun 278.maddesine göre bağış hükmünde olup batıl olduğundan bahisle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, İİK'nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasına ilişkindir....