"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma ve Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki "boşanma" davası ile davalı tarafından açılan "aile konutu şerhi konulmasına" ilişkin davanın birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-davalı tarafından reddedilen boşanma davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece "davalı-davacı kadının kusurlu davranışı bulunmadığı" belirtilerek boşanma davasının reddine karar verilmiş ise de; yapılan soruşturma ve toplanan delillerden, erkeğin birlik görevlerini yerine getirmediği, kadının ise, eşinin ailesini istemediği, ortak çocuğa tacizde bulunduğundan bahisle eşine iftira attığı, ayrıca bu konuda eşinin çalıştığı kuruma eşini şikayet ettiği anlaşılmaktadır. Erkeğin, eşine şiddet uyguladığı kanıtlanamamıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-davalı erkek tarafından kendi boşanma davasının reddi ve kadının kabul edilen aile konutu şerhi davası yönünden; davalı-karşı davacı kadın tarafından ise kendi boşanma davasının reddi yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 29.06.2015 günü duruşmalı temyiz eden davacı-karşı davalı ... vekili Av. ... ve karşı taraf temyiz eden davalı-karşı davacı ... vekili Av. ... geldiler. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü....
Sınırlandırma, aile konutu şerhi konulduğu için değil, zaten var olduğu için getirilmiştir. Bu sebeple tapuya aile konutu şerhi verilmese bile o konut aile konutu özelliğini taşır. Zira dava konusu taşınmaz şerh konulmasa dahi aile konutudur. Eş söyleyişle şerh konulduğu için aile konutu olmamakta, aksine aile konutu olduğu için şerh konulabilmektedir. Bu nedenle aile konutu şerhi konulduğunda, konulan şerh "kurucu” değil “açıklayıcı” şerh özelliğini taşımaktadır. Anılan madde hükmü ile getirilen sınırlandırma, “emredici” niteliktedir. Dolayısıyla bu haktan önceden feragat edilemeyeceği gibi eşlerin anlaşmasıyla da ortadan kaldırılamaz ve açık rıza ancak “belirli olan” bir işlem için verilebilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın dava konusu taşınmazın aile konutu olduğunu ileri sürerek taşınmazın tapu kaydına aile konutu şerhi konulmasını talep etmiş, mahkemece, "...tarafların evli oldukları, tapu kayıtlarına göre davalının dava konusu taşınmazın maliki olduğu, taraflar arasında boşanma davasının derdest olduğu, davalının dava konusu müşterek konuttan uzaklaştırılmasına ve bu konutun davacı eş ve müşterek çocuğa tahsisine dair tedbir kararı verildiği, bu durumda dava konusu konutun aile konutu olma niteliği kalmadığı" gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
Davalı/k.davacı erkek vekili tarafından ziynet alacağı talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmemesinin usul ve yasaya aykırı olduğu ve ziynet alacağı ile ilgili müvekkili lehine ücreti vekalete hükmedilmemesinin hatalı olduğu yönünde istinaf başvurusunda bulunulmuş ise de, dosya üzerinde yapılan incelemede; davacının dava dilekçesinde açıkça ziynet alacağına ilişkin talep bulunmadığı, yerel mahkemece 13/11/2019 tarihli oturumda davacı vekiline ziynet alacağı talebi yönünden açıklama yapma, değer bildirme ve nisbi harcı tamamlaması yönünde süre verilmesine rağmen bu konuda davacı vekilince açıklama yapılmadığı, dolayısı ile, usulüne uygun açılmış ve harçlandırılmış bir ziynet alacağı davası bulunmadığından bu hususta yerel mahkemece herhangi bir karar verilmemesinin usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmakla davalı/k.davacı vekilinin ziynet alacağı ile vekalet ücretine yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi gerektiği kanaat ve düşüncesiyle aşağıdaki şekilde hüküm...
Davacının, aile konutu şerhi konulması davasının dinlenilebilmesi için, tapu iptal tescil davasının kesinleşmesi gerekmektedir. Aksi takdirde aile konutu şerhi konulması davasının incelenmesi hukuken mümkün değildir. O halde aile konutu şerhi konulmasına ilişkin davanın, tapu iptali ve tescil davasından tefrik edilip, ayrı bir esasa kaydedilmesi, tapu iptali ve tescil dosyasının bekletici mesele yapılıp, sonucunun beklenmesi ve hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, bu yön nazara alınmadan yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır. Davacı dava dilekçesinde, TMK'nun 194. maddesi gereğince tapu iptal ve tescil, aile konutu şerhi konulması, bunların kabul edilmemesi halinde taşınmazın keşif ile belirlenecek değerinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiş olup, bu hali ile dava terditli açılmıştır. O halde mehkemece, yeniden yapılacak yargılama sırasında bu hususa da dikkat edilmesi gereklidir....
konutu şerhi koydurduğunu, aile konutu şerhi koydurduktan sonra eşinden korktuğunu, çekindiğini ve bu sebeple de şerhi kaldırdığını iddia ettiğini ancak bu iddianın gerçeği yansıtmadığını, Ertuğrul’un, T6 isimli şahsa toplamda 57.000,00 TL borçlu olduğunu, bu borçlanmalar hakkında davacının da bilgisi olduğunu, bu hususun tanık beyanları ile de desteklendiğini, aile konutu şerhi, davacı tarafından bu borçların ödenmesi amacıyla gayrimenkulün satılması için kaldırıldığını, davacının kendi hür iradesi ile aile konutu şerhini kaldırdığını, davacının aile konutu şerhi koydurmuş olmasına rağmen bu şerhi bizzat kendisinin kaldırması taşınmazın satılabilmesi için yaptığını gösterdiğini, aile konutu şerhinin kaldırılmasının bundan başka bir amaca hizmet ettiğinin düşünülemeyeceğini, devir işleminin gerçekleşmesi için davacının bizzat şerhi kaldırdığını, bilgisi dâhilinde devir işleminin gerçekleştirildiğini, zira davacının taşınmaz üzerine aile konutu şerhi koydururken korkmaması, çekinmemesine...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Aile Konutu Üzerindeki İpoteğin Kaldırılması ve Tapu Kütüğüne Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından, aile konutu üzerindeki ipoteğin kaldırılması talebinin reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava konusu taşınmazın aile konutu olduğu, mahkemece tespit edilerek tapu kaydına aile konutu şerhi konulmasına karar verilmiş ve bu yöndeki hüküm temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir. Dava konusu taşınmaz üzerinde, hak sahibi (koca) tarafından davacı eşin açık rızası alınmadan ... A.Ş Iehine 27.04.2006 tarihinde ipotek tesis ettirildiği, bankanın da 28.10.2010 tarihinde davalı ... Yönetimi A.Ş'ne temlik ettiği yapılan soruşturma ve toplanan delillerden anlaşılmaktadır....
GEREKÇE : Asıl davanın konusu evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılmış boşanma (kadın vekilinin terditli olarak istediği TMK.nun 162.maddesine dayalı boşanma talebinden vazgeçtiği anlaşılmakla) ve ziynet eşya alacağı, karşı davanın konusu evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılmış boşanma talebine ilişkindir. Mahkemece asıl boşanma ve ziynet alacağı davasının kabulüne, karşı boşanma davasının reddine karar verilmiş, hükme karşı taraflarca istinaf başvurusunda bulunmuştur. HMK.nun 355.maddesine göre; inceleme istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırı gördüğü takdirde bunu re'sen gözetir. Tüm dosya kapsamı ve istinaf başvuruları birlikte değerlendirildiğinde; Anayasanın 141/3.maddesi; “bütün mahkemelerin her türlü kararları gerekçeli olarak yazılır” hükmünü içermektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVALILAR : DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı ... tarafından tapu iptal ve tescil davası yönünden; davalı ... tarafından ise tapu iptal ve tescil davası ile aile konutu şerhi davasına ilişkin vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, bozmaya uygun işlem ve araştırma yapılmış olmasına, delillerin takdirinde bir yanlışlık bulunmamasına ve özellikle mahkemece bozma öncesi 07.05.2015 tarihli ilk hükümde aile konutu şerhi davasının reddine karar verilmiş olduğu, davalı ... lehine vekalet ücretine hükmedilmiş olduğu, tapu iptal ve tescil davası yönünden ise görevsizlik kararı verilmiş ve hükmün sadece tapu iptal tescil davası yönünden temyiz edilmiş olduğu görülmüş, taraflarca aile konutu şerhi davasına yönelik hüküm temyiz edilmeyerek...