WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Ticaret Mahkemesinin 13/03/2019 tarih, sayılı kararının istinaf incelemesi neticesinde; TALEP : Davacı vekili, müvekkili ile davalı ... arasında boşanma davasının devam ettiğini, diğer davalı ...’nun ise eşinin annesi olduğunu, 30.10.2017 tarihinde boşanma davasının açıldığını, 08.09.2017 tarihinde davalı ...’nın hisselerini annesine devrettiğini, boşanma davasında mal rejiminin tasfiyesinde mal kaçırmak için hisse devrinin muvazaalı olarak yapıldığını, boşanma davasında gelir durumunun düşük gösterilmek istendiğini, müvekkiline zarar verme kastı ile hareket ettiklerini, TTK’nın 595. maddesine göre, devrin noterde yapılması, pay defterine işlenmesi ve ortakların muvafakatinin alınması gerektiğini ileri sürerek, hisse devrinin şekil şartları eksikliği ve muvazaa nedeniyle iptalini talep ve dava etmiştir....

    Taraflar 21.6.1986 tarihinde evlenmiş, 26.7.2007 tarihinde açılan boşanma davasının kabulü ve boşanmaya ilişkin bölümünün 20.10.2009 tarihinde kesinleşmesiyle evlilik birliği son bulmuştur. TMK.nun 179. maddesine göre mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı olduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır. Taraflar arasında başka bir mal rejimi seçildiği ileri sürülmediğine göre, evlenme tarihinden 4721 sayılı TMK.nun yürürlüğe girdiği 1.1.2002 tarihine kadar mal ayrılığı, bu tarihten mal rejiminin sona erdiği boşanma davasının açıldığı tarihe kadar TMK.nun 202. maddesine göre yasal edinilmiş mallara katılma rejimine tabidirler. Eşler arasındaki mal rejimi TMK.nun 225/2. maddesine göre boşanma davasının açıldığı tarih itibariyle sona ermiştir. Dava konusu 156 ada 45 parselde 1/6 arsa paylı 5 numaralı mesken edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli bulunduğu 24.4.2003 tarihinde satış suretiyle ½’şer paylarla taraflar üzerine tescil edilmiştir....

      SAVUNMA:Davalı vekilinin 03/05/2018 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; davanın haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, mal rejiminin tasfiyesi iin boşanma davası açılmış olmasının yeterli olmadığını, boşanma davası devam ederken açılmış olan mal rejiminin tasfiyesi davasında davasının sonucunun beklenmesinin gerektiğini, boşanma davası sonuçlanmadan mal rejimi davasının bir karara bağlanamayacağını, bu nedenle boşanma davasının bekletici mesele yapılmasını, mal rejimi süresince eşlerden her birinin kendi malvarlığı üzerinde serbestçe tasarruf edip işlem yapabileceğini, ancak mal rejimi sona erdiğinde her bir eş diğer eşin edinilmiş malı üzerinde katılma alacağı hakkına sahip olacağını, müşterek konut olarak bildirilen ve tedbir konulan taşınmazın 3 yıl önce satıldığını, 3....

      Davacı Nazan'ın boşanma protokolündeki ve protokolü doğruladığı 05.02.2013 tarihli oturumdaki boşanma dava .//.. dosyasındaki beyanı, boşanmanın fer'i niteliğindeki mali konulara yönelik olup, mal rejiminin tasfiyesi dolayısı ile eldeki dava konusu yapılan malvarlığına ilişkin bir açıklama içermemektedir. Mal rejiminin tasfiyesi boşanma davasının eki niteliğinde olmadığından; boşanmayla birlikte karara bağlanması zorunluluğu bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle, mahkemece iddia ve savunma çerçevesinde taraf delilleri toplanarak tartışılması ve tüm deliller değerlendirildikten sonra talebin esası hakkında olumlu olumsuz bir karar verilmesi gerekirken, protokolden ve mahkeme içi ikrardan hareketle yazılı şekilde davanın reddine karar verilmiş olması doğru olmamıştır....

        Mahkemece mal rejiminin tasfiyesine ilişkin olarak yalnız alacak hakkı tanındığı, davacının iptal ve tescil dışında talebi bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar 05.01.2002 tarihinde evlenmiş, 18.05.2007 tarihinde açılan boşanma davasının kabulü ve 14.09.2010 tarihinde kesinleşmesiyle evlilik birliği sona ermiştir. Başka mal rejimi seçildiği ileri sürülmediğine göre, eşler arasında evlilik tarihinden, mal rejiminin sona erdiği boşanma davasının açıldığı tarihe kadar 4721 sayılı TMK.nun 202. maddesi hükmü uyarınca yasal "edinilmiş mallara katılma" rejimi geçerlidir. Eşler arasındaki mal rejimi TMK.nun 225/2. maddesi uyarınca boşanma davasının açıldığı tarih itibariyle sona ermiştir. Temyiz incelemesine konu istek boşanma dava dilekçesinde ileri sürülmüştür....

          Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen 26.09.2013 gün ve 298/470 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı .... vekili, tarafların 06.12.2012 tarihinde anlaşmalı olarak boşandıklarını, boşanma davası sırasında boşanma protokolünü davacının ikrah altında imzaladığını, iradesinin sakatlanması nedeniyle boşanma protokolündeki taahhütlerin ve feragatlerin geçerli olmadığını açıklayarak, .....Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi'nin 2012/298 Esas sayılı dosyasındaki boşanma protokolündeki 4.maddede yer alan taahhütler ile 6. ve 7. maddelerde yer alan feragatlerin davacı yönünden iptaline, takiben mal rejiminin tasfiyesi ile dava konusu taşınmaz, tekne ve motosiklet ile ilgili olarak davacının katkı payı ve artık değere katılma alacağı nedeniyle fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 15.000,00-TL katkı payı alacağının dava tarihinden...

            Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın tapu iptali ve tescil (evlilikten edinilmiş mallara katılmak suretiyle) davası olduğu, tarafların... Aile Mahkemesi'nin 2014/1347 E. sayılı dosyası ile boşanma davası açtığı ve davanın halen devam ettiği,TMK 214/2 maddesi gereğince mal rejiminin tasfiyesi davalarında, boşanmaya, evliliğinin iptaline veya hakim tarafından mal ayrılığına karar verilmesi durumunda bu davalarda yetkili olan mahkemenin yetkili olduğunun bildirilmesi karşısında, davanın yetkili .... Aile Mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle yetkisizlik yönünde hüküm kurulmuştur. .... Aile Mahkemesi tarafından ise her ne kadar .... Asliye Hukuk Mahkemesi, taraflar arasında derdest bir boşanma davası olması nedeniyle yetkisizlik kararı vererek dosyayı mahkememize göndermiş ise de, TMK'nın 214. maddesi mal rejiminin tasfiyesi davalarında yetkili mahkeme olarak boşanmaya karar verilmesi durumunda boşanmaya karar veren mahkemenin yetkili olacağını belirtmektedir....

              İlk Derece Mahkemesince toplanan tüm delillere ve taraflarca gösterilen istinaf nedenlerine göre yapılan incelemede; davacı kadın tarafından davalı erkeğin kusurlu davranışları ile evlilik birliğinin temelden sarsılması nedenlerine dayalı TMK'nun 166/1- 2 maddesi uyarınca boşanma ve fer'ilerine ilişkin talepte bulunularak boşanma davası açıldığı, davalı erkek vekili tarafından sunulan cevap dilekçesi ile boşanma yönünden davanın kabulüne, ferileri yönünden talepledin reddine, erkek lehine boşanma nedeni ile maddi ve manevi tazminatın yargılama giderleri ve vekalet ücreti ile birlikte kadından alınarak erkeğe verilmesinin talep edildiği, İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararın özet bölümünde açıklandığı üzere kadının boşanma davasının kabulüne, kadın lehine boşanmanın feri niteliğinde nafaka ve maddi-manevi tazminata karar verildiği, istinaf nedenleri bölümünde açıklandığı üzere usulüne uygun olarak kadın tarafından takdir edilen nafaka...

              AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 17/06/2020 NUMARASI : 2018/105 ESAS 2020/285 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma KARAR : Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen mahkemenin kararına karşı, davacı- karşı davalı erkek tarafından istinaf başvurusunda bulunulduğu, dosyanın istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderildiği ve istinaf isteminin süresi içerisinde yapıldığı anlaşılmakla dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: HMK 355 maddesine göre, resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Dava ve karşı dava, karşı eşin kusurlu davranışları ile evlilik birliğinin temelden sarsılması nedenine dayalı TMK'nun 166/1- 2 maddesi uyarınca açılan boşanma ve ferilerine ilişkindir....

              Aile Mahkemesinin 2017/504 esas sayılı dosyasının incelenmesinde; Davacı erkek tarafından TMK 166/3 maddesine dayalı olarak boşanma davası açılmış, taraflarca mahkemeye sunulan 20/06/2017 tarihli anlaşmalı boşanma protokolünde, boşanma sebebiyle her iki tarafın birbirlerinden tedbir, yoksulluk nafakası veya herhangi bir şekilde maddi ve manevi tazminat talebinde bulunmadığı, tarafların çeyiz ve özel ev eşyaları konusunda anlaştığı, birbirlerinden eşyalar ve ziynet eşyaları konusunda başka bir talepleri olmadığı belirtilmiştir. 20/06/2017 tarihinde tarafların her ikisinin katılımı ile gerçekleşen duruşmada, taraflar karşılıklı olarak boşanma ve boşanmanın mali sonuçları kapsamında sunulun protokol dairesinde anlaştıklarını beyan etmişlerdir....

                UYAP Entegrasyonu