HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2023/813 KARAR NO : 2023/531 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : MARMARİS AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 04/11/2022 NUMARASI : 2021/245 ESAS - 2022/664 KARAR DAVA KONUSU : Temelden Sarsılma Nedenli Boşanma KARAR : Taraflar arasındaki evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara davalı erkek vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla; dosya incelendi gereği görüşülüp düşünüldü; İDDİA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalının 21.04.2018 tarihinden bu yana evli olduklarını, bu evliliklerinden bir tane müşterek çocuklarının bulunduğunu, her ne kadar taraflar severek evlenmiş iseler de , davalı tarafın evliliğin ilk günlerinden itibaren günümüze kadar huzursuzluklar çıkartarak evlilik birliğini çekilmez bir hale getirdiğini, evliliğin...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Eşya Alacağı K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, boşanma davası ile birlikte açılan kişisel eşya olacağı ve maddi tazminat isteğine ilişkin olup, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 13.01.2018 tarih ve 1 sayılı kararı ile hazırlanan, 09.02.2018 günlü ve 2018/1 sayılı Yargıtay Büyük Genel Kurulunca kabul edilip 21.02.2018 tarihli ve 30339 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.03.2018 günü yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (2.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 16.04.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
KARŞI DAVA: Davalı-karşı davacı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; davacı karşı davalının boşanmada kusurlu davranışları nedeniyle evlilik birliğinin temelden sarsılması nedeniyle boşanma davasının reddine, bizim karşı tarafa ikame ettiğimiz evlilik birliğinin temelden sarsılması nedeniyle boşanma davasının kabulüne, davacı karşı davalının boşanmada kusuru bulunması sebebiyle, 50.000,00- TL manevi tazminat, 25.000,00- TL maddi tazminatın davacı karşı davalıdan alınarak, müvekkile verilmesine, aynı şekilde aylık 1000,00- TL müvekkil lehine yoksulluk nafakasına hükmedilmesine, söz konusu nafakanın yargılama süresi boyunca tedbiren karşı taraftan alınarak, müvekkile verilmesine, müşterek çocuğun velayetinin yargılama boyunca geçici ve yargılama sonucunda sürekli olarak anneye (müvekkile) verilmesine, velayet müvekkile verildikten sonra aylık 1.000,00- TL iştirak nafakasına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini...
Mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verilmesinden sonra kurmuş olduğu temyize konu hükmünde; erkeğin ölümü ile evlilik birliğinin sona ermesi sebebiyle boşanma davasının konusuz kaldığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, boşanmaya neden olan olaylarda kadının tam kusurlu bulunduğunun tespitine (TMK. Mad 181) ve şartları oluşmayan tazminat istekleri ile nafaka isteklerinin reddine karar verilmiş, davalı-davacı erkek mirasçıları da hükmü boşanma davasının konusuz kalması, kusur tespiti ve tazminat isteklerinin reddi yönünden temyiz etmiştir. 1- Mahkemenin 07.05.2013 tarihli kararında tarafların her iki boşanma davası kabul edilerek boşanma hükmü kurulduğu ve davalı-davacı erkeğin hükmü, kadının boşanma davası, feriler ve alacak davası yönünden temyiz etmiş olduğu nazara alındığında, taraflara yapılan karar tebliğine göre erkeğin boşanma davası temyiz edilmeyerek 17.7.2013 tarihinde kesinleşmiştir....
KARAR : Kabul Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davası ile birlikte açılan ziynet eşyası ve kişisel eşya alacağı davalarından dolayı bozma sonrası yapılan yargılama sonunda, Mahkemece ziynet alacağı ve kişisel eşya alacağı davalarının kabulüne karar verilmiştir. Mahkeme kararı davacı- karşı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Davacı- karşı davalı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Fiili ayrılık tek başına boşanma sebebi değildir. Terke dayalı boşanma davası yoktur. Davalıdan kaynaklanan kusurlu bir davranışın varlığı da kanıtlanamamıştır. Türk Medeni Kanununun 166/1-2. maddesi uyarınca; boşanma kararı verilebilmesi için evlilik birliğinin, ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığının sabit olması gerekir. Oysa dinlenen davacı tanıklarının sözlerinin bir kısmı Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesinde yer alan temelinden sarsılma durumunu kabule elverişli olmayan beyanlar olup, bir kısmı ise, sebep ve saiki açıklanmayan ve inandırıcı olmaktan uzak izahlardan ibarettir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davalının davayı kabulü anlaşmalı boşanma olmadığı durumların dışında hukuki sonuç doğurmaz. Fiili ayrılık tek başına boşanma sebebi değildir. Türk Medeni Kanunu'nun 166/1-2. maddesi uyarınca; boşanma kararı verilebilmesi için evlilik birliğinin, ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığının sabit olması gerekir. Oysa dinlenen davacı tanıklarının sözlerinin bir kısmı Türk Medeni Kanunu'nun 166/1. maddesinde yer alan temelinden sarsılma durumunu kabule elverişli olmayan beyanlar olup, bir kısmı ise, sebep ve saiki açıklanmayan ve inandırıcı olmaktan uzak izahlardan ibarettir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Fiili ayrılık tek başına boşanma sebebi değildir. Terke dayalı boşanma davası yoktur. Davalıdan kaynaklanan kusurlu bir davranışın varlığı da kanıtlanamamıştır. Türk Medeni Kanununun 166/1-2. maddesi uyarınca; boşanma kararı verilebilmesi için evlilik birliğinin, ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığının sabit olması gerekir. Oysa dinlenen davacı tanıklarının sözlerinin bir kısmı Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesinde yer alan temelinden sarsılma durumunu kabule elverişli olmayan beyanlar olup, bir kısmı ise, sebep ve saiki açıklanmayan ve inandırıcı olmaktan uzak izahlardan ibarettir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Türk Medeni Kanununun 166/1-2 maddesi uyarınca; boşanma kararı verilebilmesi içiıı evlilik birliğinin, ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığının sabit olması gerekir. Oysa, dinlenen davacı ve davalı tanıklarının sözlerinin bir kısmı Türk Medeni Kanununun 166/1 maddesinde yer alan temelinden sarsılma durumunu kabule elverişli olmayan beyanlar olup, bir kısmı ise, sebep ve saiki açıklanmayan ve inandırıcı olmaktan uzak izahlardan ibarettir. Türk Medeni Kanunun 166/1. maddesine dayalı olarak açılan bu davada mahkemenin de kabulünde olduğu üzere, tarafların kusurları ispat olunamamıştır. Bu halde, boşanma kararı verilemez....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesine dayanan bir boşanma davasında, birlikte yaşamaktan kaçınanın davalı olduğu kanıtlanmadıkça fiili ayrılık başlı başına bir boşanma sebebi değildir. Bu madde uyarınca; boşanma kararı verilebilmesi için evlilik birliğinin, ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığının sabit olması gerekir. Oysa dinlenen davacı tanıklarının sözlerinin bir kısmı Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesinde yer alan temelinden sarsılma durumunu kabule elverişli olmayan beyanlar olup, bir kısmı ise, sebep ve saiki açıklanmayan ve inandırıcı olmaktan uzak izahlardan ibarettir....