Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

TMK. m. 174 f. I hükmüne göre mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen kusursuz veya daha az kusurlu taraf, kusurlu taraftan uygun bir maddî tazminat isteyebilir. Boşanma davasında koşulları varsa hem kadın hem de koca yararına maddi tazminat (TMK. m. 174 f. I) verilebileceği kuşkusuzdur. Öncelikle mevcut menfaatler yönünden irdeleme yapılmalıdır. Bilindiği üzere TMK. m.185-186 hükümleri evliliğin genel hükümleri arasında yer alır. TMK. m.185-186 hükümlerine ilişkin yoksunluk açılan her boşanma davasında istekte bulunan tarafa (kadın ya da koca) otomatik olarak maddi tazminat verilmesini gerektirmez. Başka bir anlatımla boşanma davasında maddi tazminat (TMK. m. 174 f. I) verilebilmesi için maddi tazminat isteyen eşin mutlaka maddi bir zararı (Bilge ÖZTAN, Aile Hukuku, Ankara-2004, s. 482, GENÇCAN-Boşanma-2, s. 665 vd) mevcut olmalı ve bu maddi zarar dava dosyasında kanıtlanmış olmalıdır....

    Bir eşin bütün malları, aksi ispat edilinceye kadar edinilmiş mal olarak kabul edilir (TMK mad.222). Yukarıdaki değer tespiti, belirleme ve hesaplamaların yapılabilmesi için gerek görülürse konusunun uzmanı bilirkişi veya bilirkişilerden de yardım alınmalıdır. Somut olaya gelince; eşler, 18.08.2011 tarihinde evlenmiş, 21.02.2014 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün, kesinleşmesiyle boşanmışlardır. Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibarıyla sona ermiştir (TMK mad.225/son). Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (4722 Sayılı Yasa mad.10, TMK mad.202/1)....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı kadın tarafından, birleşen davanın kabulü ve nafakalar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre davalı-davacı kadının aşağıdaki bent dışındaki sair temyiz itirazları yersizdir. 2-Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK m.186/1), geçimine (TMK m.185/3), malların yönetimine (TMK m.223,242,244,262,263,264,267,215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK m.185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK m.169). Tarafların ekonomik sosyal durumu nafakanın miktarının tayininde önem taşır....

        Davalı-davacı erkek açmış olduğu boşanma davasında zina ( TMK m. 161) ve evlilik birliğinin sarsılması sebebi (TMK m. 166/1) ile boşanma talebinde bulunmuş, mahkemece davalı-davacı erkeğin zinaya dayalı boşanma davasının reddine, evlilik birliğinin sarsılması sebebine dayalı boşanma davasının kabulü ile tarafların Türk Medeni Kanunu'nun 166/1. maddesi uyarınca boşanmalarına karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK md.186/1), geçimine (TMK md.185/3), malların yönetimine (TMK md. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK md.185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK md.169)....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından, nafakaların miktarı, kişisel ilişki, kadının kendisi için talep ettiği nafakaların reddi ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı kadının aşağıdaki bentler dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK m. 186/1), geçimine (TMK m. 185/3), malların yönetimine (TMK m. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK m. 185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK m. 169)....

              nun 166/1- 2 maddesine yönelik yasa metninin yanlış yorumlanarak davacı-karşı davalı erkeğin TMK.'nun 166/1- 2 maddesi uyarınca açılan boşanma davasının TMK.'nun 166/2 maddesi uyarınca kabulüne karar verilmesi gerekirken reddine karar verilmesinin toplanan delillere usul ve yasaya aykırı olduğu, erkek tarafından TMK.'nun 166/1- 2 maddesi uyarınca açılan boşanma davasınında TMK.'nun 166/2 maddesi uyarınca kabulüne karar verilmesi gerektiği, İlk Derece Mahkemesince verilen karada yapılan kusur tespitinin, davalı-karşı davacı kadının, TMK.'nun 166/1- 2 maddesi uyarınca açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin karar ve karar gerekçesinin ve davalı-karşı davacı kadın lehine TMK.'...

              Öyleyse, davacı-karşı davalı kadının manevi tazminat isteğinin kabulü gerekirken, yazılı şekilde manevi tazminat talebinin reddine karar verilmesi doğru bulunmamıştır. 3-Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK md.186/1), geçimine (TMK md.185/3), malların yönetimine (TMK md. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK md.185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK md.169)....

                Davalı kadının evlilik öncesi cinsel ilişki yaşamış olması (başka bir erkekten hamile kalması ve evlilik birliği içinde doğum yapması) boşanma davasında davalı kadın için kusur oluşturmaz, ancak koşulları var ise evliliğin nispi butlan ile iptali davasına konu olabilir (TMK m. 149). Evlilik birliği kurulmadan önceki nedenlere dayanılarak boşanma davası açılamaz. Evlilik birliği kurulduktan sonra kadından kaynaklanan başkaca bir kusurlu davranış da ispatlanamamıştır. Bu durumda davacı erkeğin boşanma davasının reddi gerekirken, kanun hükümlerinin yorumunda yanılgıya düşülerek boşanmaya karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir....

                  Davacı erkek TMK 162. maddesi olmazsa TMK 166/1 maddesine istinaden boşanma davası açmış olmasına rağmen mahkemece gerekçede TMK 166/1 maddesi gereği boşanma talebi tartışılmış ancak davacı erkeğin TMK 162. maddesine istinaden açmış olduğu boşanma davasının koşullarının oluşup oluşmadığı tartışılmadan ve gerekçeleri gösterilmeden boşanma davasının reddine karar verilmiştir. Anayasanın 141/3. maddesi "bütün mahkemelerin her türlü kararları gerekçeli olarak yazılır" buyurucu hükmünü içermektedir. Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297. maddesinde de kararın kapsayacağı hususlar ayrıntılı biçimde belirtilmiş olup, bu maddenin 3. bendine göre, mahkeme kararlarında iki tarafın sav ve savunmalarının özeti, anlaştıkları ve anlaşmadıkları hususlar, çekişmeli konular hakkında toplanan deliller, delillerin tartışılması, ret ve üstün tutulma nedenleri, sabit görülen vakıalarda bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebebin açıkça gösterilmesi zorunludur....

                    UYAP Entegrasyonu