WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı erkek tarafından kendi davası hakkında verilen hüküm kurulmasına yer olmadığı kararı, kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen nafaka ve tazminatlar yönünden, davacı-karşı davalı kadın tarafından ise katılma yoluyla zina nedeniyle açılan boşanma davasının reddi, kusur belirlemesi, maddi ve manevi tazminat miktarları yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 21.09.2020 günü duruşmalı temyiz eden davalı-karşı davacı ... ile vekili Av. ... ve karşı taraf temyiz eden davacı-karşı davalı ... vekili Av. ... geldiler. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü....

    Hayata kast nedeni ile boşanma sebebi kanunda, eşlerden birinin diğeri tarafından hayatına kastedilmesi halinde boşanma davası açabileceği şeklinde düzenlenmiştir (TMK mad. 162/1). Yasa maddesinin kanunda düzenlendiği yer ve kenar başlığından açıkça anlaşılacağı gibi, zina ve hayata kast nedeniyle boşanma kararının eşin alacak talebine etkisi, edinilmiş mallara katılma rejimine (TMK mad. 218- 241) özgü ve sadece artık değere katılma alacağı (TMK m. 236) için söz konusudur. Bir başka anlatımla, mal ayrılığı rejimindeki katkı payı alacağı ve edinilmiş mallara katılma rejimindeki değer artış payı alacağı (TMK mad. 227) için, TMK’nin 236/2. maddesi uygulama alanı bulmaz....

    İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesi kararında zina nedeniyle boşanma yönünden verilen red kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkilinin kocası ve ilk çocukla görüşmesini istediğini çünkü çocuğun tüm bu olanlarda bir suçunun olmadığını, davalının da kadınla görüşmediğine müvekkilini ikna ettiğini ancak müvekkilinin kadının ikinci çocuğa hamile olduğunu öğrenince kocasının zina yapmaya devam ettiğini fark ederek boşanma davası açtığını, tanık beyanları ile bu hususu ispat ettiklerini, zina nedeniyle boşanma kararı verilmemesinin hatalı olduğunu, yine nafaka, maddi ve manevi tazminat miktarlarının düşük olduğunu, belirtilen yönlerden ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması için istinaf kanun yoluna başvurduğu anlaşılmıştır....

    Zina vakası ayrıca evlilik birlikteliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davasınında kusurlu davranış olarak nitelendirilmektedir. Bu nedenle evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma davasının da kabulüne karar verilmesi gerekir ise de zina nedeniyle boşanma davası kabul edilerek bu nedenle tarafların boşanmalarına karar verilmiş ve taraflarca bu hususta istinaf yapılmamış olduğundan kesinleşen boşanma nedeniyle konusuz kalan evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davasında "Karar Verilmesine Yer Olmadığına" ilişkin karar verilmesi gerekir iken reddine karar verilmesi doğru bulunmamış, vekalet ücreti ve yargılama giderlerine ilişkin zina nedeniyle boşanma kararı ile davacı lehine hüküm kurulduğundan bu hususta yeniden hüküm kurulmamış, bu nedenle davacı kadın vekilinin bu hususta istinaf başvurusunun kabulüne karar verilmesi gerekmiştir....

    Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2018/987 esas 2018/909 karar sayılı dosyasından görevsizlikle ağır ceza mahkemesine gönderilen ve görülen, davacının babasının davaya konu müşterek çocuklara karşı işlediği cinsel taciz suçlaması olduğunu, söz konusu davada çocukların ifadelerinin okunmasıyla çocukların davacı yanında kalmalarının kesinlikle uygun olmadığının görüleceğini, davacının amacının da velayetleri alarak baskıyla çocukların ifadelerini değiştirmek olduğunu, davacının iddialarını kabul etmediğini, haysiyetsiz bir hayat sürme durumunun olmadığını, davacının babasının cinsel taciz olayının ortaya çıkmasıyla evden ayrıldığını ve gidecek bir yerinin ve gelirinin olmaması sebebiyle önceden tanıdığı Hacer Köle adlı arkadaşında kaldığını, sonrasında Hacer Köle'nin annesi olan Kütahya ili Altıntaş ilçesinde yaşayan Emine Köle'nin yanına yerleştiğini, Hasan Köle adlı şahsın da bu kişinin oğlu olduğunu ve eşiyle boşanma aşamasında olduğunu, Hasan Köle ile herhangi bir cinsel birlikteliğinin ya da...

    Bu durumda davacı, Türk Medeni Kanunu'nun 185. maddesinde düzenlenen eşler arasındaki "birlikte yaşamak ve sadık kalmak" yükümlülüklerine aykırı davrandığından bahisle zina yapan kendi eşi hakkında Türk Medeni Kanunu'nun 161. maddesine dayanarak "zina" nedeniyle boşanma davası açabilir ve aynı yasanın 174/2 maddesine göre de manevi tazminat isteyebilir....

      Bu hale göre mahkemece zinayı ispatlayan davacıya az da olsa kusur yüklenmesi doğru olmamış ve bozmayı gerektirmiştir..." şeklindeki ilamı dikkate alındığında zina özel ve mutlak boşanma sebebi olup karşı taraf davalının açılmış bir boşanma davası olmadığı bu hali ile kusur kıyaslaması yapılamayacağı anlaşılmış, Davacı tarafın zina sebebine dayalı açılan boşanma davasında davalının dinlenen tanık beyanlarından telefonunu özel himaye altına aldığı anlaşılmış olup istenen HTS kayıtlarında da Esma isimli kadınla görüşme ve mesaj kayıtlarının olduğu anlaşılmış olup,zina nedenine dayalı boşanma davasının objektif koşulu cinsel ilişki olduğundan bu hususta dosya kapsamında sübuta ermediğinden zina nedeniyle açılan boşanma davasının reddine karar verilmiştir. Toplanan delillerden, davalı erkeğin zinasının temadi etmediği anlaşılmaktadır. O halde, davacı kadının özel boşanma sebeplerinden zina hukuki sebebine (TMK m. 161) açılan boşanma davasının reddine karar verilmiştir....

      Bu hale göre mahkemece zinayı ispatlayan davacıya az da olsa kusur yüklenmesi doğru olmamış ve bozmayı gerektirmiştir..." şeklindeki ilamı dikkate alındığında zina özel ve mutlak boşanma sebebi olup karşı taraf davalının açılmış bir boşanma davası olmadığı bu hali ile kusur kıyaslaması yapılamayacağı anlaşılmış, Davacı tarafın zina sebebine dayalı açılan boşanma davasında davalının dinlenen tanık beyanlarından telefonunu özel himaye altına aldığı anlaşılmış olup istenen HTS kayıtlarında da Esma isimli kadınla görüşme ve mesaj kayıtlarının olduğu anlaşılmış olup,zina nedenine dayalı boşanma davasının objektif koşulu cinsel ilişki olduğundan bu hususta dosya kapsamında sübuta ermediğinden zina nedeniyle açılan boşanma davasının reddine karar verilmiştir. Toplanan delillerden, davalı erkeğin zinasının temadi etmediği anlaşılmaktadır. O halde, davacı kadının özel boşanma sebeplerinden zina hukuki sebebine (TMK m. 161) açılan boşanma davasının reddine karar verilmiştir....

      söylediğini, sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığını iddia ederek haysiyetsiz hayat sürme ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velayetinin müvekkiline verilmesine, çocuk yararına aylık 1.000 TL tedbir ve iştirak nafakası ile müvekkili yararına 100.000,00 TL maddi, 100.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesini istemiştir....

      Davacı-davalı tarafça asıl dava dilekçesi ile "tarafların zina nedeniyle, mahkemenin aksi kanaatte olması halinde TMK'nın 166/1. maddesi uyarınca boşanmalarına" karar verilmesi talep edilmiş, davacı-davalı vekili 26/02/2019 tarihli ön inceleme duruşmasında "zina ve evlilik birliğinin sarsılması" nedenlerine dayalı olarak boşanma kararı verilmesini talep etmiş ve mahkemece asıl davanın ön inceleme duruşmasında "taraflar arasındaki uyuşmazlığın TMK'nın 161. maddesine dayalı zina ve TMK'nın 166/1- 2. maddesine dayalı evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle boşanma" olarak belirlendiği görülmüştür. Ön inceleme duruşmasında yapılan bu uyuşmazlık tespitinin davalı-davacı vekili tarafından imzalandığı anlaşılmaktadır....

      UYAP Entegrasyonu