Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesince her ne kadar tarafların 29.08.2017- 04.09.2018, 18.08.2017- 20.08.2017 ve 22.07.2017- 24.07.2017 tarihleri arasında aynı otel odasında kalarak birlikte konukladıkları ve kadının zina eylemini affettiği belirtilmişse de olaya dair beyanları alınan tanıkların, tarafların belirtilen tarihlerde aynı odada konuklamadıklarını belirttikleri, kadının, zina eylemi nedeniyle erkeği affettiği yönündeki gerekçenin hatalı olduğu, erkeğin zina eyleminin kadın tarafından ispatlandığı ve kadının zina hukuki sebebine dayalı asıl davasının kabulüne karar verilmesi gerektiği, İlk Derece Mahkemesinin 4721 sayılı Kanunu'nun 162 ... ve 163 üncü maddeleri şartlarının oluşmadığı ve aynı Kanunu'nun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası hükmü şartlarının oluştuğu yönündeki tespitlerinde herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı, ortak çocuk İrem'in yaşı, ihtiyaçları, tarafların ekonomik ve sosyal durumu dikkate...
İstinaf Sebepleri 1.Davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; zina ve haysiyetsiz hayat sürme sebepleriyle de boşanma kararı verilmesi gerektiğini, davalı tarafın boşanmada tam kusurlu taraf olduğunu, hükmedilen miktarların da yetersiz olduğunu beyanla kusur belirlemesi, tazminatların ve nafakaların miktarı yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur. 2.Davalı erkek vekili katılma yoluyla istinaf dilekçesinde özetle; müvekkiline yüklenen kusurları kabul etmediklerini, davanın reddi gerektiğini, hükmedilen miktarları ödeme gücünün bulunmadığını beyanla, kabul edilen davanın tamamı yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur. C....
DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından, zina nedenine dayalı boşanma kararı verilmemesi ve tazminatların miktarı yönünden, davalı-karşı davacı erkek tarafından ise, her iki davanın tamamı yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 13.12.2016 günü duruşmalı temyiz eden davacı-davalı ... ile vekili Av. ... ile karşı taraf duruşmalı temyiz eden davalı-davacı ... ve vekili Av. ... geldiler. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı-karşı davalı kadın, zina (TMK m.161) ve evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1) hukuki sebeplerine dayanarak boşanmalarına karar verilmesini istemiştir....
düşürücü suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme sebeplerine dayalı olarak boşanmalarına, ortak çocuklar yararına ayrı ayrı aylık 400,00 TL iştirak nafakasına, müvekkili lehine aylık 600,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 40.000,00 TL maddî, 40.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Yoksulluk nafakasının 500.TL.ye yükseltilmesine, öte yandan davalı karşı davacı tarafından açılan nafakanın kaldırılması ya da indirilmesi davasının ise reddine karar verilmiş, hüküm davalı (karşı davacı) vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir.TMK'nun 176/3. maddesi uyarınca; irat biçiminde ödenmesine karar verilen maddi tazminat veya nafaka, alacaklı tarafın yeniden evlenmesi ya da taraflardan birinin ölümü halinde kendiliğinden kalkar; alacaklı tarafın evlenme olmaksızın fiilen evliymiş gibi yaşaması, yoksulluğunun ortadan kalkması ya da haysiyetsiz hayat sürmesi halinde mahkeme kararıyla kaldırılır.Davacı enflasyon nedeniyle paranın alım gücünü kaybettiğini ileri sürerek yoksulluk nafakasının artırılmasını istemiştir....
-TL maddi ve 150.000,00.-TL manevi tazminata karar verilmesini istemiştir. Mahkemece; "Yapılan yargılama sonunda dosyada mevcut bilgi ve belgeler ile tanık anlatımları birlikte değerlendirildiğinde; tarafların 07/04/2014 tarihinde evlendikleri, bu evliliklerinden iki müşterek çocuklarının olduğu, davanın öncelikle TMK'nun 163. maddesi kapsamında haysiyetsizce hayat sürme nedenine dayalı boşanma, olmadığı takdirde TMK'nun 162. maddesi kapsamında hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış nedeniyle boşanma, olmadığı takdirde TMK'nun 166/1 kapsamında evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuksal nedenine dayalı boşanma davası olduğu dosya kapsamından anlaşılmıştır. Davalının haysiyetsizce hayat sürdüğü veya davacının hayatına kast edip pek kötü muamelede bulunduğu iddialarının ispatlanamaması nedeniyle davacının söz konusu özel boşanma nedenlerine dayalı boşanma taleplerinin reddine karar vermek gerekmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 10/12/2021 NUMARASI : 2020/97- 2021/1257 DAVA KONUSU : Boşanma KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 2010 yılında evlendiklerini, müşterek bir çocuklarının olduğunu, davalı kocanın müvekkilini aldattığını, Damla isimli bir kadınla zina eylemini gerçekleştirdiğini, müvekkilinin bu kadınla konuştuğunu ve kadının cinsel birliktelik yaşadıklarını kabul ettiğini, müvekkilinin aldatılma olayını araştırması nedeniyle davalı tarafından sözlü ve fiziksel şiddet gördüğünü, psikolojik şiddet uyguladığını, tarafların zina nedeniyle mahkeme aksi kanaatte ise evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, müşterek çocuğun velayetinin anneye verilmesine, müşterek çocuk için aylık 5.000 TL tedbir-iştirak nafakasına, müvekkili için 2.000 TL tedbir-yoksulluk nafakası ve 150.000 TL maddi, 150.000 TL manevi tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir....
nafaka talep etme hakkı olmadığını, emekli öğretmen olması nedeniyle sürekli ve düzenli gelirinin olduğunu, davacı- davalının ağır kusurlu olması sebebiyle açtıkları boşanma davasının reddine, davacının haysiyetsiz yaşam sürmesi nedeniyle TMK.nun 163. maddesi gereği açtıkları karşı davanın kabulüne, bu hususun kabul edilmemesi halinde evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına karar verilmesini, davacının tedbir ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddine, eski eşiyle gönül ilişkisi olan davacının 100.000 TL manevi tazminata hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir....
Taraflar arasındaki boşanma davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince kadının davasının feragat nedeniyle reddine, erkeğin birleşen boşanma davasının kabulü ile tarafların zina nedeniyle boşanmalarına ve boşanmanın fer'îlerine karar verilmiştir. Kararın ... kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı ... kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
, kadının yasal koşulları oluşmayan tazminat ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddine, yine erkeğin kabul edilen boşanma davası yönünden erkek lehine yargılama gideri ve vekâlet ücretine, kadının kabul edilen boşanma davası ile birleşen velâyetin kaldırılması davası yönünden kadın lehine ayrı ayrı yargılama gideri ve vekâlet ücretine karar verilmiştir....