Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Kişisel ilişki, anlaşmalı boşanmada hakim tarafından re'sen düzenlenmiştir. Hakim tarafından bu hususta taraflardan kabul ettikleri bir düzenleme istenmesi, kabul edilen düzenlemeyi uygun bulması veya gerekli gördüğü değişikliğin taraflarca kabulü halinde buna uygun kişisel ilişki düzenlemesine gidilmesi gerekirken, kişisel ilişkiye dair düzenleme konusunda tarafların beyanı alınmaksızın hüküm kurulması doğru bulunmamıştır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı-Nafaka Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı erkek tarafından, kendi davasının reddi, kadının boşanma davasında kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen maddi ve manevi tazminatlar, kişisel ilişki süresi, kadının ziynet alacağı davasının kabulü ile nafaka davasında kendisine vekalet ücretine hükmedilmemesi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: l-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-davacı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan itirazları yersizdir. 2-Davacı-davalı kadın dava dilekçesinde ziynet alacağı talebinde bulunarak ziynetlerin aynen iadesini, olmadığı takdirde ise fazlaya dair haklarını saklı tutarak ziynet alacağı olarak...

      Mahkemenin 2018/379 esas sayılı dosyası üzerinden verilen 06/03/2019 tarihli ara kararı ile, iş bu dosyasının tefrik edilerek ziynet eşyası ve kişisel eşyalarına ilişkin alacağı yönünden esasa kaydının yapıldığı anlaşılmıştır. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece, ziynetlerin aynen iadesi olmadığı takdirde bedelinin tahsili talebi yönünden davanın reddine, ziynet dışındaki kişisel eşyaların iadesi talebi yönünden davanın, konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından boşanma, tazminatlar ve kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yersizdir. 2-Kişisel ilişki düzenlemesinde çocuğun menfaatleri yanında analık ve babalık duygularının tatmini de esastır. Ortak çocuk ... 2014 doğumludur. Mahkemece baba ile ortak çocuk arasında, kademeli bir şekilde kişisel ilişki kurulmuştur. Değişen koşullara göre, çocuğun yaşı ve eğitim durumu gözetilerek kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi her zaman istenebilir....

        Dava, boşanma davası ve kişisel eşya iadesi davasıdır. Davacının her iki davası kabul ile neticelenmiştir. Davacının tedbir ve yoksulluk nafakaları ile maddi ve manevi tazminat talepleri boşanma davasının fer'isi talepler olup bu talepler yönünden her ki taraf için boşanma davası için hükmedilen vekalet ücretinden ayrı vekalet ücretine hükmedilemez. İlk derece mahkemesince, davalı lehine davacının tedbir ve yoksulluk nafakaları ile maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddedilen miktarları yönünden vekalet ücretine hükmedilmemesinde isabetsizlik bulunmamaktadır. Sonuç olarak; İlk derece mahkemesinin kararında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesi bakımından usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmaması nedeni ile davalı vekilinin tüm istinaf başvurularının esastan reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Dosya kapsamı, delil durumu incelendiğinde, Kayseri 6....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi KARAR TARİHİ :14.7.2009 ÜÇÜNCÜ ŞAHIS : Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı eşya iadesi davasına dair karar davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık, eşler arasında boşanma davasından bağımsız olarak açılan kişisel eşyanın iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmesi üzerine hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, dava dilekçesinde, müvekkilinin dövülerek evden atıldığını, düğün hediyesi olarak müvekkiline takılan ziynet eşyalarını, çeyiz eşyalarını ve parasını alamadığını ileri sürerek aynen olmadığı takdirde bedelinin tahsilini istemiştir. Davalı vekili, Aile Mahkemesi'nin görevli olduğunu,takı ve paranın davacı tarafından götürüldüğünü, eşyaları aynen teslime hazır olduklarını belirterek davanın reddini savunmuştur....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Aile Mah.Sıfatıyla) Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı eşya iadesi ve tazminat davasına dair karar davalılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık, kişisel eşyanın iadesi istemine ilişkindir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Taraflar anlaşarak boşanmışlar, velayet davacıya bırakılmış, davalının çocukla kişisel ilişkisi de tarafların anlaşmalarına uygun olarak boşanma kararında gösterildiği şekilde düzenlenmiştir. Bu karar 15.12.2014 tarihinde kesinleşmiş, eldeki dava ise 07.01.2015 tarihinde açılmıştır. Aradan geçen süre içinde kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesini haklı kılacak bir sebep ve olgu ispat edilmemiş, boşanma tarihindeki şartlarda bir değişiklik ileri sürülmemiştir. Kişisel ilişkinin değiştirilmesini gerektiren yasal bir sebep bulunmamaktadır. Bu durumda davanın reddi gerekirken yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....

              Bölge adliye mahkemesi kararı davacı kadın tarafından kişisel ilişki süresi, nafaka ve tazminat miktarları yönünden temyiz edilmiş, davacı kadının temyiz talebinden sonra, davacı kadın ve vekili 28.09.2022 havale tarihli dilekçe ile boşanma davasından feragat ettiğini bildirmiştir. Davacı kadın ve vekili her ne kadar davadan feragat ettiklerini dilekçe ile bildirmişlerse de; ilk derece mahkemesince kadının davasında verilen boşanma hükmü temyiz edilmeyerek kesinleştiğinden, davacı kadın vekilinin feragat beyanı boşanma hükmü yönünden hukuken geçerli sonuç doğurmaz. Ancak davadan feragat, davanın ferilerini de kapsar. Bu nedenle boşanmanın ferilerine ilişkin feragat konusunda ek karar verilmek üzere, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir....

                Somut olayda; davacı hileli yollarla iradesi sakatlanıp kandırılarak protokol ve istinaftan feragat dilekçesi imzalatılıp, anlaşmalı boşanmaya hükmedildiğini ileri sürerek yargılamanın iadesi talebinde bulunmuş ise de erkeğin açtığı anlaşmalı boşanma davasında, tarafların hakim huzurunda bizzat boşanmanın mali ve kişisel sonuçları, velayet, kişisel ilişki hususlarında uzlaşma sağladıkları beyanları ve imzalarıyla tasdik ettirilip, müşterek imzalı protokole itibar edilerek TMK'nın 166/3. maddesi uyarınca boşanma kararı verildiği, bu kararın istinaf ve Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştirildiği, dosya kapsamı itibariyle boşanma kararının hileli davranışlar sonucu gerçekleştiğinin ispat edilemediği, bu sebeple talebin reddine dair kararın usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmıştır. Açıklanan sebeplerle, davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir....

                UYAP Entegrasyonu