Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesince; her iki davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin toplanıp değerlendirildiği, usulü işlemlerin kanuna uygun olarak yerine getirildiği, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, bu itibarla; kadının davasının kabulü ile tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına karar verilmesinde ve kusura ilişkin yapılan değerlendirmede, velâyet ve kişisel ilişkiye dair yapılan düzenlemede, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda davalı-karşı davacı kadının ağır kusurlu olduğu, kadının maddî-manevî tazminat ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddine karar verilmesinde, her ne kadar davacı-karşı davalı erkek cevaba cevap dilekçesinde; maddî-manevî tazminat talep etmiş ise de; dilekçesinin süresinden sonra verildiği, erkeğin usulüne uygun maddî-manevî tazminat talebi bulunmadığı anlaşılmakla; erkeğin maddî-manevî...

    Madde dikkate alınarak mahkemece hükmedilen aylık 750,00 TL yoksulluk nafakası hakkaniyete uygun bulunduğundan boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren aylık 750,00 TL yoksulluk nafakasının davalı erkekten tahsili ile davacı kadına verilmesi, usul, yasa ve dosya kapsamına uygun bulunduğundan taraf vekillerinin istinaf başvurusunun reddine karar verilmesi gerekmiştir. Reddedilen zina nedeniyle boşanma istemi yönünden davacı kadın vekilinin davalı taraf lehine verilen vekalet ücreti yönünden yapılan istinaf başvurusuna ilişkin istinaf incelemesinde; Davacının boşanma istemi terditli olup 6100 sayılı HMK'nın 111. Maddesi 2. bendine göre, asıl talebin reddine karar verilmedikçe fer'i talebi olan evlilik birlikteliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma istemi incelenemez. Mahkemece zina nedenine dayalı boşanma davası reddedilmiş, temelden sarsılmaya dayalı boşanma davası kabul edilmiştir....

    GEREKÇE : Karşılıklı davalar; TMK 166/1.maddesinde düzenlenen evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma ve fer'i taleplere ilişkindir....

    DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebine dayalı olarak boşanmalarına, 50.000,00 TL maddi tazminat ile 100.000.00 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak müvekkile verilmesine, davanın kesinleşmesiyle yoksulluk nafakasına dönüşmek üzere 1.500,00 TL tedbir nafakası ile davanın kesinleşmesiyle iştirak nafakasına dönüşmek üzere 1.000,00 TL tedbir nafakasının müşterek çocuk için davalıdan alınarak müvekkile verilmesine, müşterek çocuğun velayetinin davası süresince tedbiren dava kesinleştiksen sonra ise kati olarak müvekkil anneye verilesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini arz ve talep etmiştir....

    Hüküm, davalı kadın tarafından kusur belirlemesi, reddedilen tazminat ve yoksulluk nafakasının reddi ve iştirak nafakası miktarı yönünden istinaf edilmiştir. Bölge adliye mahkemesince, kadının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Mahkemece, evlilik birliğinin temelinden sarsılması sonucunu doğuran olaylarda davalı kadın ağır, davacı erkek hafif kusurlu kabul edilerek boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiş ise de, yapılan yargılama ve toplanan delilerden; "Kadının sorumsuz olduğu" vakıasının usulüne uygun bir şekilde ispat edilmediği, bu vakıanın kadına kusur olarak yüklenemeyeceği, mahkemece kabul edilen ve gerçekleşen kusurlu davranışların yanında, davacı erkeğin, ailesinin evlilik birliğine müdahalesine sesiz kaldığı, davalı kadın tarafından cevap dilekçesinde bu vakıaya dayanıldığı, dinlenen tanık beyanlarıyla da bu vakıanın ispat edildiği anlaşılmıştır....

      Maddesi gereğince açılan hayata kast, pek kötü, onur kırıcı davranış nedeniyle açılan boşanma davasının REDDİNE, Davacı tarafından davalı aleyhine toplum anlayışları bağdaşmayacak şekilde hayat sürmesi nedeniyle TMK 163. maddesi gereğince haysiyetsiz hayat sürme nedeniyle açılan boşanma davasının REDDİNE, Davacı tarafından davalı aleyhine 4721 sayılı TMK'nin 166/1 maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılan boşanma davasının KABULÜNE, tarafların 4721 sayılı TMK'nin 166/1 maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle BOŞANMALARINA, Tarafların müşterek çocukları 28.05.2009 doğumlu, T.C Kimlik numaralı Eylül Naz KESİM'in velayetinin davacı T1'e verilmesine, Velayeti davacı anneye bırakılan müşterek çocuk ile baba arasında ŞAHSİ MÜNASEBET TESİSİNE, Davacı kadın için mahkememizin 26.10.2021 tarihli duruşma ara kararı ile hükmedilen 750,00 TL tedbir nafakasının boşanma kararının kesinleşmesine kadar devamına, Davacı kadın yararına boşanma...

      Tüm bu anlatım karşısında davacı kadının yararına hükmedilen maddi ve manevi tazminatları, yoksulluk nafakası ile ortak çocukları yararına hükmedilen iştirak nafakası miktarları ile zina sebebine dayalı taleplerinin kabulü gerektiğine ilişkin istinaf başvurularının kabulüne, sair istinaf başvurularının esastan reddine karar vermek gerekmiştir. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; A)Davacının maddi ve manevi tazminat, iştirak ve yoksulluk nafakası miktarı ile zina sebebine dayalı boşanma taleplerinin kabulü gerektiğine ilişkin istinaf taleplerinin HMK'nın 353/1- b/2 maddesi uyarınca KABULÜ ile, ANKARA BATI 1....

      İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili 02.05.2019 tarihli süresinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle;ilk derece mahkemesinin boşanma kararını kabul ettiklerini ancak yoksulluk nafakası ile maddi-manevi tazminat taleplerinin reddi kararının doğru olmadığını, davacı kadının ön inceleme duruşmasında "yoksulluk nafakası ve maddi tazminat talep ettiğini " bu beyanın davanın ıslahı olarak kabul edilmesi gerektiğini ,ıslahın tek taraflı irade beyanı olup karşı tarafın kabulüne gerek olmadığını bu nedenlerle ilk derece mahkeme kararının kaldırılarak yeniden yapılacak yargılama sonucunda davacı lehine maddi-manevi tazminat ve yoksulluk nafakasına hükmedilmesini talep etmiştir. GEREKÇE : Dava evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma istemine ilişkindir....

      Buna göre; boşanma kararı verilebilmesi için evlilik birliğinin temelinden sarsılması ve bu durumun eşlerden biri için ortak hayatı çekilmez hale getirmiş olması gerekmektedir. İddia, taraflara ait nüfus aile kayıt tablosu, tanık anlatımları ve tüm dosya içeriği dikkate alındığında; tarafların 26.05.1998 tarihinde evlendikleri, müşterek iki çocuklarının bulunmadığı , davalının mahkemece kabul edilen ve gerçekleşen kusurlu davranışları dikkate alındığında evlilik birliğinin, devamı eşlerden beklenmeyecek derecede, temelinden sarsıldığı anlaşılmakla bu sonuca ulaşılmasında davalı koca tam kusurludur. Mevcut olaylara göre evlilik birliğinin, devamı eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığı anlaşılmakla ilk derece mahkemesince yapılan kusur tespiti davanın kabulü kararı usul ve yasaya uygun olduğundan davalının bu yönden istinaf itirazının reddine karar verilmiştir....

      Karşı davanın zina veya evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeni ile boşanma davası olarak açıldığı, gerekçede zinanın ve evlilik birliğinin temelinden sarsılma şartının kadın yönünden gerçekleşmediğinin anlaşıldığı ancak hükümde ayrı ayrı hüküm kurulmadığı anlaşıldığından mahkemenin hüküm kısmında bulunan "karşı davanın reddine" yönelik kısmın hükümden çıkarılmasına, davalı-karşı davacının Zinaya Dayalı Boşanma Davası ile Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılmasına Dayalı Boşanma davalarının ayrı ayrı reddine şeklinde hüküm kurulmasına karar vermek gerekmiştir....

      UYAP Entegrasyonu