Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet Alacağı-Manevi Tazminat Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından boşanma ve ferileri ile ziynet ve tazminat alacağı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı erkeğin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı kadın 21.08.2014 tarihinde açtığı dava ile sadece boşanmaya karar verilmesini talep etmiş, daha sonra 11.05.2015 tarihinde açtığı ve boşanma davası ile birleşen davasında ise manevi tazminat ve ziynet alacağı talebinde bulunmuştur....

    Affedilen veya hoşgörü ile karşılanan olaylara dayanılarak boşanma kararı verilemez. Tarafların boşanmayı gerektirecek kusurlu başkaca bir davranışı da kanıtlanamamıştır. Gerçekleşen bu durum karşısında, her iki tarafın boşanma davalarının reddi gerekirken, yazılı şekilde kabulü usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. 2-Davacı-davalı kadının ziynet alacağı davasının reddine yönelik temyiz talebinin incelenmesine gelince; Davacı-davalı kadın tarafından ziynet eşyalarının erkek tarafından alındığı halen de erkeğin ailesinin evinde olduğu iddia edilerek ziynet talebinde bulunulmuş; davalı-davacı erkek ise talep edilen ziynetlerin miktarının yanlış olduğunu, miktarın mal bildiriminde görüleceğini ve ziynetlerin, eşin ve çocuğun tedavisi için harcandığını, bir kısmının ise kadının rızası ile katıldıkları düğünlerde hediye ettiklerini savunmuştur....

      Aile Mahkemesine gönderilerek yargılamaya 2013/1357 Esas sayılı boşanma dosyası üzerinden devam edilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; tedbir nafakası ve ziynet alacağı istemine ilişkindir. Temyize konu uyuşmazlık; birleştirme kararının usul ve yasaya uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. 6100 sayılı HMK'nın 166.maddesinde, ayrı ayrı açılmış davaların aralarında bağlantı bulunmaları koşulu ile birleştirilebileceği düzenlenmiştir. Davalar arasında bağlantının var sayılabilmesi için, davaların aynı veya birbirine benzer sebeplerden doğması ya da biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek durumda olması gerekmektedir. Somut olayda; ayrı yerlerde açılan davaların; tedbir nafakası ve ziynet alacağı davası ile boşanma davasından ibaret olduğu, buna göre davaların aynı sebepten doğmadığı anlaşılmaktadır....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma -Ziynet Alacağı-Eşya Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından asıl ve karşı boşanma davaları ile ziynet alacağı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-karşı davalının ziynet alacağına yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2- Karşılıklı boşanma davalarına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Davacı-karşı davalı erkek Türk Medeni Kanununun 166/son, davalı-karşı davacı kadın ise 166/1. maddesi uyarınca boşanmaya karar verilmesini talep etmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Ziynet ve katılma alacağı ... ile ... aralarındaki ziynet ve katılma alacağı davasının reddine dair Bakırköy 9.Aile Mahkemesinden verilen 24.03.2010 gün ve 1052/250 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... vekili, evlilik birliği içinde edinilerek davalı adına tescil edilen ... plakalı araç değerinin yarı payı karşılığı 7000 TL. katılma alacağı ile dava dilekçesinde miktarı ve nitelikleri belirtilen ziynet eşyaları bedeli 5000 TL.nin faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı ... vekili 9.3.2010 tarihli cevap dilekçesinde, aynı konuda açılan Bakırköy 2.Aile Mahkemesinin 2007/693 Esas sayılı davanın derdest bulunduğunu açıklayarak, davanın reddini savunmuştur....

            Dava, TMK 166/1.madde gereğince evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma davası ve kişisel mal niteliğinde ziynet eşyası alacağı davasıdır. Yargılama sırasında davalı erkeğin vefat etmesi ve kadının boşanma davasından feragat etmesi nedeniyle boşanma talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığını, ziynet alacağı davasının kısmen kabulüne karar verilmiş, dahili davalılarca istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Yargılama sırasında dinlenen tanıkların yakın akraba olması, tanıklığa engel olmadığı gibi aksine HMK 255.madde gereğince ciddi ve inandırıcı delil ve olaylar bulunmadıkça asıl olan tanıkların gerçeği söylemiş olmalarıdır. Akrabalık veya diğer bir yakınlık başlı başına tanık beyanını değerden düşürücü bir sebep sayılamaz. Bu haliyle dahili davalıların tanıkların yakın akrabalığına yönelik istinaf talebinin reddine karar verilmiştir. Boşanma davası devam ederken davalı erkek eşin 04.05.2019 tarihinde vefatı nedeniyle evlilik birliği ölümle sona ermiştir....

            Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma - Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından boşanma davası ve ferileri ile ziynet alacağı davası yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 30/06/2020 günü yapılan tebligata rağmen taraflar adına gelen olmadı. İşin işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalı erkeğin ziynet alacağı talebine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Davacı kadının 28.122,00 TL tutarındaki ziynet alacağı talebi, karar tarihindeki temyiz inceleme kesinlik sınırını aşmadığından, bölge adliye mahkemesi kararı 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun madde 362/1-a bendine göre kesin niteliktedir....

              DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma - Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı kadın tarafından erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, lehine hükmedilen nafakaların ve tazminatların miktarı ile reddedilen ziynet alacağı davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Davalı-davacı kadının ziynet eşyası alacağı davasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Talep edilen ziynet alacağının miktan 13.824,72 TL olup karar tarihindeki kesinlik sınırı olan 47.530,00 TL'yi aşmadığından 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362. maddesi gereğince temyiz sınırı altında kalan para alacağına ilişkin karar kesindir....

                Davalının boşanma davasının kabulüne ilişkin istinaf itirazlarının ise feragat nedeni ile konusu kalmadığından incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Davacının ziynet alacağı davasınından feragat etmediği, ziynet alacağı davasının kısmı dava olarak açıldığı, HMK'nın 341/3 maddesine göre, ilk derece mahkemesi kararının kesin olmadığı ve istinaf kanun yolunun açık olduğu değerlendirilerek tarafların ziynet alacağı davasına yönelik istinaf itirazlarının incelenmiştir....

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki "boşanma" ve "karşı boşanma ve ziynet alacağı" davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-karşı davalı (...) tarafından, kadının karşı boşanma davası, kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen nafakalar ve hüküm altına alınan ziynetler yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 123.60 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak...

                  UYAP Entegrasyonu