Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma ve Nafaka Taraflar arasındaki "boşanma" ve "nafaka" davalarının birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı (...) tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davalı vekili Avukat ... ve davacı vekili Avukat ...'un dosya içindeki vekaletnameleri genel vekaletnamedir. Boşanma davası açma ve açılmış olan davayı takip etme yetkisi bulunmamaktadır. Açıkça yetki verilmemiş ise vekil, kişiye sıkı sıkıya bağlı haklarla ilgili davaları açamaz ve takip edemez (HMK. md. 74)....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma ve Nafaka Taraflar arasındaki "boşanma" ve "karşı boşanma" davası ile "nafaka" davasının birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm; davacı-karşı davalı (koca) tarafından; karşı boşanma davası, kusur belirlemesi, kadın yararına hükmedilen tedbir ve yoksulluk nafakası ile iştirak nafakası yönlerinden; davalı-karşı davacı (kadın) tarafından ise kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakaların miktarları yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların yerinde bulunmayan temyiz isteklerinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 103.50'şer TL. temyiz başvuru...

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki "boşanma" ve "karşı boşanma" davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-karşı davalı (koca) tarafından; her iki boşanma davası ve karşı davacı lehine hükmedilen tazminatlar ve nafaka yönünden, davalı-karşı davacı (kadın) tarafından ise; lehine hükmedilen nafaka ve tazminatların miktarları yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 119.00'ar TL. temyiz başvuru harçları peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı kadın tarafından kusur belirlemesi, nafaka ve tazminatların miktarı yönünden; davalı-davacı erkek tarafından ise kadının kabul edilen boşanma davası, kusur belirlemesi ve kadın yararına takdir edilen nafaka ile tazminatlar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Hukuk Muhakemeleri Kanununun 311. maddesi uyarınca feragat kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. Feragatten dönülemez. Davacı-davalı ... 8.8.2016 tarihli dilekçesiyle davadan feragat ettiğini bildirdiğinden bu husus gözetilerek bir karar verilmek üzere hükmün davacı-davalı kadının açtığı boşanma davası yönünden bozulması gerekmiştir....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ : Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma - Nafaka Taraflar arasındaki "boşanma" ve "karşı boşanma" davası ile "nafaka" davasının birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı (kadın) tarafından, kocanın boşanma davası, maddi tazminatın miktarı, manevi tazminat talebinin reddi ve lehine hükmedilen nafakanın miktarları yönünden; davalı-davacı (koca) tarafından ise kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen maddi tazminat ve yoksulluk nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 103.50'şer TL....

            Yukarıdaki açıklamalar ışığında somut olaya bakıldığında ise;tarafların 16.12.2015 tarihinde anlaşmalı olarak boşandıkları, boşanma kararının 11.01.2016 tarihinde kesinleştiği,boşanma neticesinde müşterek çocuk 2013 doğumlu ... için iştirak nafakasına hükmedilmediği,eldeki bu dava ile davacı annenin müşterek çocuğun barınma,beslenme gibi giderleri bulunduğunu belirterek müşterek çocuk için aylık 300 TL iştirak nafakası talebinde bulunduğu tartışmasızdır. Boşanma davasında iştirak nafakası istenmemesi sonradan istenmesine engel değildir. Çünkü, bu nafaka velayet hakkı verilen davacı anne tarafından çocuk adına istenmekte ve nafaka borcu bu nedenle her an yenilenen borçlardan olduğundan yeniden doğmaktadır. Nitekim,iştirak nafakasında nafaka doğmadan bu nafakadan feragat mümkün değildir....

              Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası...in yayınladığı ....ranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Yoksulluk nafakası; boşanmadan sonra yoksulluğa düşecek eş için verilen ve boşanma davası kesinleştikten sonra işlemeye başlayacak olan nafakadır. Kural olarak yoksulluk nafakasının başlangıcı, boşanma kararının kesinleşme tarihidir. Nitekim somut olayda da, .... Aile Mahkemesinin.... sayılı boşanma ilamında; dava tarihinden itibaren hükmedilen 75 TL tedbir nafakasının, karar kesinleştiğinde 400 TL yoksulluk nafakası olarak devamına hükmedilmiş, hüküm 02.01.2014 tarihinde kesinleşmiştir....

                TMK’nın 175.maddesine göre; boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan malî gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir, nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz. HMK’nın 303.maddesine göre; bir davaya ait şeklî anlamda kesinleşmiş olan hükmün, diğer bir davada maddi anlamda kesin hüküm oluşturabilmesi için, her iki davanın taraflarının, dava sebeplerinin ve ilk davanın hüküm fıkrası ile ikinci davaya ait talep sonucunun aynı olması gerekir....

                  Protokolün, boşanma davasının görüldüğü dönemdeki şartların dikkate alınarak yapıldığı açıktır. Davada boşanma davası sonrasında davacının gelirlerinin düştüğü, davalının ise birden çok gayrımenkule ve kira gelirine sahip olduğu ileri sürülmüştür. Mahkemece davacının gelirindeki düşüş sabit görülerek davanın kabulüne karar verilmiş ise de; davalı nafaka alacaklısının boşanma kararından sonra iddia edildiği gibi malvarlığı ve gelirlerinde onu yoksulluktan kurtaracak düzeyde bir artışın olup olmadığı araştırılmadan karar verilmiştir. Mahkemece, davalı nafaka alacaklısının ileri sürülen mal varlığına boşanma davası sırasında sahip olup olmadığı araştırılarak, o dava sırasında da mevcut malvarlığına sahip olduğu anlaşılır ise; önceki nafakanın kararlaştırıldığı tarihte tarafların gelirleri arasında kurulan denge gözetilmelidir....

                    Yargıtay'ın yerleşmiş uygulamasına göre; nafaka alacaklısı kadının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir ve giderinde, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; taraflar 10.10.2006 tarihli ilamla boşanmışlar, boşanma ilamı 12.12.2007 tarihinde kesinleşmiş, boşanma ilamıyla davacı lehine aylık 100 TL yoksulluk nafakasına hükmedilmiş, eldeki artırım davası 13.10.2015 tarihinde açılmıştır. Tarafların sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, ekonomik göstergelerdeki değişiklikler ve ÜFE artış oranları dikkate alındığında, davacı lehine hükmedilen yoksulluk nafakası miktarı fazladır....

                      UYAP Entegrasyonu