Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı erkek, davalı ile boşanma davalarının bulunduğunu, o davada ortak çocukların geçici velayetinin davalı kadına verildiğini, ancak annenin velayetin gereklerini yerine getirmediğini iddia ederek ortak çocukların geçici velâyetinin davalıdan alınarak kendisine verilmesi talebiyle dava açılmış, mahkeme davacının velâyet talebini boşanma davası kapsamında ileri sürebileceği, ayrı bir dava açmakta hukuki yararının bulunmadığından bahisle davanın usulden reddine karar verildiği görülmüştür....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından; kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı (koca)'nın aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Dosya arasında bulunan nüfus kaydına göre tarafların 2011 doğumlu ... isimli müşterek çocukları bulunmaktadır. Velayetin düzenlenmesi kamu düzenine ilişkindir. Mahkemece boşanma kararı verildiğine göre bu kararla birlikte ortak çocuk ...'...

      Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ :Velayetin Değiştirilmesi ve Kişisel İlişki Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı baba tarafından reddedilen velâyetin değiştirilmesi olmadığı takdirde ise kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı babanın reddedilen velayetin değiştirilmesi davası yönünden temyiz itirazlarının incelenmesinde; Velayetin düzenlenmesine ilişkin dava çekişmesiz yargı işidir (HMK m. 382/2-b-13). Bölge adliye mahkemesince çekişmesiz yargı işlerinde verilen kararlar kesin nitelikte olup, bu kararlara karşı temyiz yoluna başvurulamaz....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm taraflarca temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece kısa kararda "tarafların karşılıklı olarak açtıkları boşanma davalarının kabulüne" karar verilerek tarafların boşanmalarına karar verildiği halde, gerekçeli kararın hüküm bölümünde hangi davanın kabul edildiği belirtilmeksizin tek boşanma davası varmış gibi "Davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına" şeklinde hüküm tesis edilmek suretiyle kısa kararla gerekçeli karar arasında çelişki yaratılmıştır. Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 294/3. maddesi uyarınca, hükmün tefhimi, her halde hüküm sonucunun duruşma tutanağına geçirilerek okunması suretiyle olur. Gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz (HMK m. 298/2)....

          Davalı vekili, cevap dilekçesini özetle; müvekkili aleyhine açılmış olan haksız ve mesnetsiz davanın reddi gerektiğini, müvekkiline işbu davanın dava dilekçesinin usulüne uygun tebliğ edilemediğini, davacı tarafça işbu davada velayetin kaldırılması, şahsi ilişkinin yeninden düzenlenmesi ve yoksulluk nafakasının kaldırılması talepli bağımsız bir dava açıldığını, taraflar arasında halen, Akçakoca Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 2019/463 E. sayılı boşanma davası ve fer’ilerine ilişkin davanın halen derdest olduğunu, müşterek çocuğun velayetinin de konu edildiğini, bu sebeple dosyaların birleştirilmesine ilişkin talebin reddi gerektiğini, boşanma davasının usuli eksiklik sebebiyle bozulduğunu, boşanma davasında henüz velayet hususunda kesinleşmiş bir mahkeme kararı bulunmadığını, boşanma davasının sonucunun beklenmesi ve kesinleşen karara göre davaya devam edilmesi gerektiğini,nüfus kayıtlarından da anlaşılacağı üzere müvekkilinin zaten yeni resmi nikahlı bir evlilik kurduğu için yoksulluk...

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayetin Düzenlenmesi ve İştirak Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı (kadın) tarafından, çocuk için hükmedilen iştirak nafakasının miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle dava, boşanma kararından sonra ve fakat kesinleşmesinden önce 05.01.2012 tarihinde dünyaya gelen çocuğun velayetinin düzenlenmesi ve bu çocuk için iştirak nafakası talebine ilişkin olduğuna göre, çocuk için tayin edilen nafakanın "tedbir" değil, dava tarihinden itibaren iştirak nafakası niteliğinde olduğunun anlaşılmasına göre, davacının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, adli müzaheretten yararlanması sebebiyle başlangıçta alınmamış olan aşağıda...

            Bu husus nazara alınmadan aleyhinde "kesin hüküm" oluşturacak şekilde nafaka ve tazminat taleplerinin reddine karar verilmesi usul ve kanuna aykırıdır. 3-Üçüncü kişinin temyiz itirazlarına gelince; Babanın babası tarafından bağımsız olarak açılan ve boşanma davasıyla birleştirilerek görülen davada; velayetin ana ve babadan kaldırılması istenmiştir. Sebep olarak her iki ebeveynin de "akıl hastası" olduğu gösterilmiştir. Davalı (baba)nın akıl hatası olduğu tıbben belirlenmiş, bu sebeple kısıtlanmış, velayet altına konulmuştur. Boşanma davası da akıl hastalığı sebebine dayanılarak açılmış ve kabul edilmiştir. Boşanma kararı ile birlikte velayetin davacı anneye bırakılmasına karar verilmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı baba, 28.02.2013 tarihinde açılan eldeki davada boşanma kararının kesinleşmesinden sonra doğan müşterek çocuk... (2009)'un velayetinin düzenlenmesini talep etmiş, davalı anne ise 01.03.2013 tarihinde ... 3. Aile Mahkemesinin 2013/175 esas sayılı dosyasında 2009 doğumlu müşterek çocuk...'un velayetinin düzenlenmesi ile velayeti babada bulunan 2004 doğumlu ...ın velayetinin değiştirilmesi talebiyle dava açmış ve birleştirme talebinde bulunmuştur. ... 3. Aile Mahkemesince davaların birleştirilmesi için yazılan müzekkereler dikkate alınmadan eldeki dava sonuçlandırılmıştır....

                Ancak, boşanma halinde mahkemece velayet kendisine verilen ana veya babanın ölmesi halinde velayet sağ kalan eşe kendiliğinden geçmez. Velayetin Aile Mahkemesince düzenlenmesi gerekir. Bu durumda uyuşmazlığın Aile Mahkemesi sıfatıyla Çerkezköy 2. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HUMK.’nun 25. ve 26. maddeleri gereğince Çerkezköy 2. Asliye Hukuk (Aile Mahkemesi sıfatıyla) Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 09.10.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  Aile Mahkemesi ise, velayetin boşta kaldığını, davanın vesayete ilişkin olduğunu ve vesayet işlerinde Aile Mahkemesinin görevli olmadığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Evlilik birliği devam ederken kural olarak çocukların velayeti anne ve baba tarafından birlikte kullanılır. Bu esnada taraflardan birinin ölümü halinde velayet sağ kalana geçer.(TMK 336. md.) Ancak, boşanma halinde mahkemece velayet kendisine verilen ana veya babanın ölmesi halinde velayet sağ kalan eşe kendiliğinden geçmez. Velayetin Aile Mahkemesince düzenlenmesi gerekir. Dosya kapsamından,vesayet altına alınması istenen küçük ...'ın baba ve annesinin, Ankara 6. Aile Mahkemesinin ilamı ile 25.05.2010 tarihinde boşandıkları, velayetin babaya verildiği ve babanın da 21,06.2010 tarihinde vefat ettiği anlaşılmıştır.Bu durumda uyuşmazlığın Ankara 11. Aile Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir....

                    UYAP Entegrasyonu