Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

in yapılan yargılaması sonunda; atılı suçtan mahkûmiyetine dair Bergama Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 23.06.2006 gün ve 2006/39 Esas, 2006/138 Karar sayılı hükmün süresi içinde Yargıtayca incelenmesi sanık müdafii tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle incelenerek gereği düşünüldü: 765 sayılı TCK.nın 434/2. maddesi gereğince kamu davasının yenilenmesinin, sanığın evlenme tarihinden itibaren zamanaşımı süresi içinde tamamen kendi kusurlu hareketiyle boşanmaya sebebiyet vermesi durumunda mümkün olacağı, kusurun karşılıklı olması halinin bile davanın yenilenmesini gerektirmeyeceği, şiddetli geçimsizlik nedeniyle mağdure tarafından açılan boşanma davasında tarafların hangisinin kusurlu olduğunun belirtilmediği gibi Kınık Asliye Hukuk Mahkemesinin 12.09.2000 gün ve 1999/224 Esas, 2000/130 Karar sayılı boşanma dosyası incelendiğinde, mağdurenin boşanma talebinin, tarafların yaşadıkları geçim sıkıntısı nedeniyle...

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma-Nafaka Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm karşılıklı boşanma davaları ile nafaka davası yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davalı-davacı kocanın şiddetli geçimsizlik nedenine dayalı davasının yasal koşullarının oluşmamış bulunmasına göre sonucu itibarıyla doğru olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna ve 73.90 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.02.05.2011 (Pzt.)...

      /1 maddesi gereğince ŞİDDETLİ GEÇİMSİZLİK NEDENİYLE BOŞANMALARINA, Davalı- karşı davacı erkeğin maddi ve manevi tazminat talebinin ayrı ayrı reddine, "karar verilmiştir....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında görülen boşanma davasında Kırkağaç Asliye Hukuk (Aile) ve Taraklı Asliye Hukuk (Aile) Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, şiddetli geçimsizlik nedeniyle boşanma istemine ilişkindir. Kırkağaç Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesince, tarafların son defa 6 aydan beri birlikte oturdukları yerin Taraklı İlçesi olması ve davacının ikametgahının Kırkağaç İlçesi olduğunun ispatlanamaması nedeniyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Taraklı Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi ise, yetki itirazının süresinde olmaması ve yetki itirazında yetkili mahkemenin gösterilmemesi gerekçesiyle yetkisizlik yönünde hüküm kurmuştur. Boşanma davalarında yetki kesin değildir....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında görülen boşanma davasında ... 1. Aile Mahkemesi ve Kulu Asliye Hukuk (Aile Mahkemesi sıfatıyla) Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü; -K A R A R- Dava, şiddetli geçimsizlik nedeniyle boşanma istemine ilişkindir. ... Aile Mahkemesince, tarafların dava tarihi itibariyle oturdukları yerin ... olması nedeniyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Kulu Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi ise, davacının Kulu'dan ayrılarak baba evine döndüğü ve baba evini de nüfus kayıt sisteminde yerleşim yeri adresi olarak bildirdiği gerekçesiyle yetkisizlik yönünde hüküm kurmuştur. Boşanma davalarında yetki kesin değildir....

          "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi Suç : Haberleşmenin gizliliğini ihlal Hüküm : CMK'nın 223/2-a. maddeleri gereğince beraat Haberleşmenin gizliliğini ihlal suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, mahalli Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanık ile müşteki eşi arasında devam eden şiddetli geçimsizlik nedeniyle boşanma davası bulunduğu, sanık ile müşteki eşi arasında geçen olaylar nedeniyle, sanığın, müşteki ile telefon görüşmesi yaptığı sırada, müştekinin kendisine yönelik kasten yaralama ve tehdit eylemi nedeniyle, bu telefon görüşmesini rıza olmaksızın kayda alarak bilahare CD'ye aktarıp boşanma davasına delil olarak sunması şeklinde gerçekleşen olayda, Sanığın, haberleşme içeriğini kaydedip, bu kaydı içeren CD'yi, görülmekte olan dava dosyasına delil olarak vermesi biçimindeki eylemleri, TCK'nın 134/1-2. maddesinde düzenlenen özel hayatın gizliliğini ihlal ve TCK'nın 132/3. maddesindeki haberleşmenin gizliliğini...

            Bu kişilere ödenmiş olan tutarlar, 96 md. hükümlerine göre geri alınır." hükmünü gerekçe göstererek 23.10.2016 tarihi itibariyle yetim aylığını kesdiğini ve 05.12.2016 tarihli yazı ile de muvazaalı boşanma yaptığının tespiti nedeniyle 24.10.2008-23.10.2016 sürelerinde tarafına ödenen aylıkların iadesi için oluşturduğu toplam borç miktarı 96.613,74 TL geri ödenmesini istediğini, ancak davalı Kurumun maaş kesmek ve ödenen aylıkların faizi ile birlikte geri ödenmesini istemek için ileri sürdüğü gerekçeler ve bununla ilgili yaptığı tüm soruşturmaların doğru olmadığını, gerçeği yansıtmadığını, müvekkilin eşinden muvazaalı boşanmadığını, aralarındaki uyumsuzluk ve şiddetli geçimsizlik nedeniyle müşterek hayatı devam ettiremeyeceklerini tespitle birlikte boşanma kararı aldıklarını, bu konuda mahkemeye kesin bir kanaat gelmekle de boşanmalarına karar verildiğini, eğer yetim maaşı almak için muvazaalı bir boşanma tasarlanmış olsaydı bu boşanmayı yıllar önce gerçekleştirebileceklerini, iki taraf...

              Yerel Mahkeme kararında, “taraflar arasında müşterek hayatı çekilmez kılacak derecede şiddetli geçimsizlik bulunduğu, evlilik birliğinin ortak hayat sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelden sarsıldığı, aralarındaki geçimsizlik nedeniyle tarafların ayrı ayrı yaşadakıları, evliliklerinin fiilen bittiği, devamında taraflar bakımından korunmaya değer bir yarar kalmadığı ve davalının da boşanmayı kabul ettiği" belirtilerek, Türk Medeni Kanununun 166/1-2.maddesi uyarınca davanın kabulüne karar verilmiş, boşanma davasının kabulüne dayanak "vakıalar" ve taraflara yüklenen kusurlar ayrı ayrı gerekçede gösterilmemiştir. Yerel mahkemenin hangi delillerle sonuca ulaştığını değil, dayanılan delillerde yer alan hangi vakıanın kabul edildiğini Yargıtay denetimine elverişli şekilde gerekçeli olarak açıklaması zorunludur. Bu nedenle, gerekçesiz şekilde hüküm kurulması da usul ve yasaya aykırı olduğundan, bozmayı gerektirmiştir....

                Yerel Mahkeme kararında, "taraflar arasında müşterek hayatı çekilmez kılacak derecede şiddetli geçimsizlik bulunduğu, evlilik birliğinin ortak hayat sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelden sarsıldığı, aralarındaki geçimsizlik nedeniyle tarafların ayrı ayrı yaşadıkları, evliliklerinin fiilen bittiği, devamında taraflar bakımından korunmaya değer bir yarar kalmadığı ve davalının da boşanmayı kabul ettiği" belirtilerek, Türk Medeni Kanununun 166/1-2. maddesi uyarınca davanın kabulüne karar verilmiş, boşanma davasının kabulüne dayanak "vakıalar" ve taraflara yüklenen kusurlar ayrı ayrı gerekçede gösterilmemiştir. Yerel mahkemenin hangi delillerle sonuca ulaştığını değil, dayanılan dellirde yer alan hangi vakıanın kabul edildiğini Yargıtay denetimine elverişli şekilde gerekçeli olarak açıklaması zorunludur. Bu nedenle, gerekçesiz şekilde hüküm kurulması da usul ve kanuna aykırı olduğundan, bozmayı gerektirmiştir....

                  Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı; davalı ile 2007 yılında şiddetli geçimsizlik nedeniyle anlaşmalı boşanma ile boşanmaya karar verdiklerini, 01/02/2007 tarihli anlaşmalı boşanma metnini imza ettiklerini, anlaşmanın şartlarında kendisi tarafından boşanma davası açılacağı, davalının ise davayı kabul edeceği, anlaşmalı boşanma sözleşmesi ile davalıya 30.000,00 TL tutarında tazminat ödeyeceği, davalının duruşmaya gelmezse bu parayı derhal ve aylık %5 faiziyle iade etmeyi kabul ettiği, 30.000,00 TL'yi 02/02/2007 tarihinde davalı hesabına havale ettiğini, ancak davalının 28/05/2007 tarihli duruşmaya katılmadığını, davanın çekişmeli boşanma olarak devam ettiğini, dava sonunda verilen kararın davalı tarafından temyiz edildiğini, temyiz talebinin reddi ile kararın onandığını ancak 30.000,00 TL paranın ve faizinin çeşitli ikaz ve ihtara rağmen geri ödenmediğini beyan ederek davalı tarafa ödenen 30.000,00 TL'nin ödeme tarihinden itibaren işlemiş yasal faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini...

                    UYAP Entegrasyonu