Davalılar, aracın ayıplı olmadığını, imalat hatası bulunmadığını, bedel iadesi koşullarının oluşmadığını ve manevi tazminat talebinin yersiz olduğunu savunarak, davanın reddini dilemişlerdir....
Belgesi Uygulama Esaslarına Dair Yönetmeliğin 14.maddesinde "tüketicinin onarım hakkını kullanmasına rağmen tüketiciye teslim edildiği tarihten itibaren, belirlenen ... süresi içinde kalmak kaydıyla bir yıl içinde aynı arızanın ikiden fazla tekrarlanması .... halinde tüketicinin malın ücretsiz değiştirilmesini, bedel iadesi veya ayıp oranında bedel indirimi talep edebileceği" hükme bağlanmıştır. Dosyada bulunan servis fişlerinin incelenmesinde davacının ... süresi içinde ve bir yıllık sürede direksiyondan gelen ses nedeniyle ikiden fazla yetkili servise müracaat ettiği ve yetkili servisinde arızanın varlığını kabul ederek tamire yönelik parça değişimleri yaptığı ve bu suretle az yukarıda belirtilen yönetmelik hükmü uyarınca davacının bedel iadesi talebinde bulunma hakkının doğduğu anlaşılmaktadır....
Asliye Ticaret Mahkemesinin 2011/409 E. sayılı dosyasıyla açılan davanın feshin iptali olmayıp feshin haksız olduğunun tespiti ile tazminat isteğine ilişkin olduğu, neticede Mahkemece 29.05.2013 tarihinde feshin haklı olduğundan bahisle davanın reddine karar verildiği, gerek sözleşmenin ifasının imkansız hale gelmesi ve gerekse de davacının fesih talep etmekle menfi zararını isteyebileceği, yukarıda ifade edildiği üzere menfi zararın, alacaklının sözleşme yapılmasaydı uğramayacağı fiili zararlar ile yoksun kaldığı kâr’ı kapsadığı, bunun da sözleşme kapsamında ödenen bedel ile taşınmazın dava tarihindeki rayiç bedeli ile ödenen bedel arasındaki fark olduğu, Belediyenin sorumluluğunun güven sorumluluğu olduğu, TBK 51 inci maddesi uyarınca somut olayın özelliği ve hakkaniyet gereği belediyenin kusuru daha hafif olduğundan belediyenin sadece sözleşme kapsamında ödenen bedel yönünden sorumlu tutulması gerektiği, zarar yönünden yüklenici firmanın kusurlu olduğu dikkate alınarak zarardan sadece...
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: Dava, ayıplı araç satışı nedeniyle sözleşmeden dönme ve bedel iadesi, olmadığı takdirde pert kaydı nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın tazmini istemine ilişkindir....
Model Otomotik 2011 model aracın ayıplı olduğunun tespitine, ayıplı aracın her türlü takyidattan ari olarak davacı tarafından davalılara iadesine, aynı marka ve model ayıpsız yeni aracın davalılardan alınarak davacıya verilmesine, davacının fazlaya ilişkin maddi ve manevi tazminat istemlerinin reddine karar verilmiş; hüküm, davanın taraflarınca temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının tüm davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, sıfır km satın aldığı araçtaki üretimden kaynaklanan boya hatası nedeniyle aracın ayıpsız misli ile değişimi veya bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, maddi ve manevi tazminat istemi ile eldeki davayı açmıştır....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, taşınmazın harici satış sözleşmesi ile satın alınarak teslim edilmemesi sebebiyle sözleşmenin feshi, bedel iadesi ve tazminat istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 16.05.2019 tarihli ve 2018/13-977 E., 2019/572 K. sayılı kararı. 2. 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun'un, "Ayıplı Mal" kenar başlıklı 4 üncü maddesinin ikinci fıkrası şöyledir: “Tüketici, malın teslimi tarihinden itibaren otuz gün içerisinde ayıbı satıcıya bildirmekle yükümlüdür. Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür....
Mahkemece yapılacak iş; dosyanın ek rapor tanzimi amacıyla bilirkişiye tevdiyle normal tüketim bedelinin tespiti; normal kullanım bedeli dışında kalan, kaçak kullanım nedeniyle tahakkuk ettirilen bedel yönünden davanın kabulüyle, bu miktarın davacıya iadesi yönünde (maddi tazminat davası yönünden) hüküm tesisi gerekirken; maddi tazminat davasının tümden kabulü yönünde hüküm tesisi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 03.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Davalı; öncelikle davanın zamanaşımı nedeniyle reddi gerektiğini, bundan ayrı; davaya konu aracın dava tarihinden önce (10/10/2013) dava dışı birine satıldığını, malik sıfatı bulunmayan davacının ayıp oranında bedel indirimi talep etmesinin mümkün olmadığını, garanti süresi dolduktan sonra yapılan tamiratlar için bedel iadesi istenemeyeceğini savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece; davacının dava tarihinden önce sattığı araç üzerinde malik sıfatı ve dolayısıyla aktif dava ehliyeti bulunmadığından husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine dair verilen karar, davacı tarafın temyizi üzerine Yargıtay 13....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 03.11.2015 gününde verilen dilekçe ile bedel iadesi olmadığı halde tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan muhakeme sonunda; tazminat talebinin reddine tapu iptali ve tescil talebinin kabulüne dair verilen 24.05.2018 günlü hükmün Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle tayin olunan 09.04.2019 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden taraflardan gelen olmadı. Duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra duruşmanın bittiği bildirildi....
CEVAP: Davalı alacaklılar vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının amacının haksız yere elinde bulundurduğu taşınmazlara ilişkin mahkemenin hükmettiği tazminat miktarının tazminini geciktirmek olduğunu, takip dayanağı 2.Asliye Hukuk Mahkemesi 2016/1389 E. - 2019/120 K. numaralı Tapu İptali- Tescil ve Bedel İadesi Davası'na ilişkin davada kısmen kabul/kısmen red kararı verilmediği, davanın kabulüne karar verildiği, verilen kararın davalı tarafından temyiz edildiği, HMK'nın 367/1 maddesi uyarınca temyizin kararın icrasını durdurmayacağını, takibe konu davanın terditli olarak tapu iptali ve tescil, olmaz ise tazminat istemine ilişkin olduğunu, bir kısım taşınmazlar için tapu iptali ve tescil talep edildiğin, davalı tarafından kaçırılan taşınmazlar için tazminat talep edildiğini, tazminat talebinin tapu iptali tescil davasından hariç tutulduğunu, tazminat kalemlerine konu ilamın kesinleşmeden takibe konu edilebileceğini, ayrıca ilam neticesinde hükmedilen tazminat alacağının ayni bir hak...