Kurulan bu soy bağının açılacak iptal davası ile kaldırılması mümkündür. Çocuk ile baba arasında soy bağı kurulmasını sağlayan son yol ise babalık hükmüdür. Bahse konu davanın çocuk ile baba arasında soy bağının kurulabilmesi için çocuğun bir başka erkek ile soy bağının bulunmaması gereklidir. Çocuğun herhangi bir yolla bir başka erkek ile soy bağı kurulmuş ise bu soy bağı ortadan kaldırılmadıkça babalık davası açılamaz. TMK’nın 301. maddesine göre çocuk ile baba arasındaki soy bağının mahkemece belirlenmesini ana ve çocuk, babaya; baba ölmüşse mirasçılarına karşı açacakları babalık davası ile isteyebilirler. Yukarıda görüldüğü üzere soy bağı davaları TMK’da sayma usulü ile belirlenmiştir. Bu davalar dışında soy bağı davası açabilmek imkanı bulunmamaktadır....
Öte yandan; Davacı 25.03.2014 tarihinde vekili vasıtasıyla babalık davasından feragat etmiş, daha sonra feragat etmesi hususunda yanıltıldığını belirterek feragat beyanının iptaline yönelik dava açmış, davanın görüldüğü Finike Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/81 esas ve 2016/93 karar sayılı kararı Yargıtay incelemesi aşamasında olup, henüz kesinleşmemiştir. Feragat beyanında bulunan davacı vekili Avukat Atila Sözbir'in dava dosyası içerisindeki vekaletnamesinin; babalığın hükmen tespiti davası ile ilgili özel yetkiyi içerdiği, yine vekaletnamede davacı vekilinin feragat yetkisinin bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda feragat beyanının iptali davasının sonucu eldeki babalık davasını etkilemektedir....
Bunu sağlayan dava ise babalık davasıdır. Babalık davası, şahsa sıkı sıkıya bağlı bir hakkın kullanımı niteliğindedir. Buna göre; Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 74. maddesi gereğince adı geçen davalı vekilinden, babalık davasını takip edebilmesi için özel yetkiyi içeren vekâletname istenmesi (verilmemesi halinde yetkisiz vekil tarafından yapılan temyiz başvurusunun incelenemeyeceği hususu da ihtar edilmek suretiyle), bu süre içinde vekâletname verilmemesi halinde asıla kararın tebliği ile, asıl tarafından temyiz veya temyizden feragat dilekçesi verilmesi halinde dilekçe eklendikten, sonra gönderilmek üzere iadesine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesine İADESİNE oy birliğiyle karar verildi. 05.04.2022 (Salı)...
Dosyadaki yazılara, bozmaya uygun işlem yapılmış olmasına ve özellikle babalık davasının, ana ve çocuk tarafından açılabileceğine, çocuğun mirasçılarına babalık davası açma hakkının tanınmamış bulunmasına, bu sebeple davacıların aktif husumet ehliyetlerinin olmadığına, verilen ret kararının açıklanan sebeple sonucu itibarıyla doğru olmasına göre hükmün ONANMASINA, duruşma için takdir olunan 625.00 TL. vekalet ücretinin davacılardan alınıp davalılardan ...’ne verilmesine,aşağıda yazılı temyiz ilam harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna ve 67.20'er TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, iş bu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.23.06.2009...
Bunu sağlayan dava ise babalık davasıdır. Babalık davası, kişiye sıkı sıkıya bağlı bir hakkın kullanımı niteliğindedir. Buna göre; Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 74. maddesi gereğince adı geçen davacı ve davalı vekillerinden babalık davasını açabilmek için davacı vekilinden takip edebilmek için davalı vekilinden özel yetkiyi içeren vekâletname istenmesi, bu süre içinde vekâletname verilmemesi halinde asıla kararın tebliği ile, asıl tarafından temyiz veya temyizden feragat dilekçesi verilmesi halinde dilekçe eklendikten, sonra gönderilmek üzere iadesine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine İADESİNE oybirliğiyle karar verildi.21.10.2021 (Prş.)...
Bunu sağlayan dava ise babalık davasıdır. Babalık davası, şahsa sıkı sıkıya bağlı bir hakkın kullanımı niteliğindedir. Buna göre; Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 74. maddesi gereğince adı geçen davalı vekilinden, babalık davasını takip edebilmesi için özel yetkiyi içeren vekâletname istenmesi(verilmemesi halinde sonuçları da ihtar edilmek suretiyle), bu süre içinde vekâletname verilmemesi halinde asıla kararın tebliği ile, asıl tarafından temyiz veya temyizden feragat dilekçesi verilmesi halinde dilekçe eklendikten, sonra gönderilmek üzere iadesine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesine İADESİNE, oy birliğiyle karar verildi. 15.09.2022 (Prş.)...
Gerçek annenin tespit edilmesi sonrasında ise babalık karinesine dayalı olarak babanın belirlenmesi mümkündür. TMK. hükümlerine göre soybağının reddi davası ancak babalık karinesi kapsamında yer alan, dolayısıyla babalık karinesinden faydalanan çocukların soybağının ortadan kaldırılmasını ifade eden bir davadır. Babalık karinesinden faydalanma söz konusu olmaksızın kocanın nüfus kütüğüne kaydedilen çocukla koca arasında soybağının kurulması söz konusu olmadığı için böyle bir durumda çocuk ile koca arasında soybağının bulunmadığının tespitine yönelik olarak açılacak dava, soybağının reddi davası değil, yanlış kaydın düzeltimesi amacına yönelik kayıt düzeltme davasıdır. Somut olayda; küçüğün gerçek anne ve babalarının çocuğu kabul ettikleri, davalılarında duruşmadaki beyanlarından kendi çocukları olmadığını bildikleri halde çocuk Rozerin'i yanlış ve yanıltıcı beyan ve işlemle yasaya aykırı olarak kendi hanelerine kayıt ettirdikleri de bilinmektedir....
Babalık davası açma hakkı anaya ve çocuğa tanınmış (TMK. m. 301/1) olup, baba olduğunu iddia eden kişinin "babalık davası" açma hakkı bulunmamaktadır. O, ancak Türk Medeni Kanununun 291. maddesinde sayılan hallerde "soybağının reddi" davası açabilir. Davacı, küçüğün babası olduğunu iddia ettiğine göre, dava, küçükle davalı ... arasında kurulmuş bulunan soybağının reddi isteğini de ihtiva ediyor ise de, Türk Medeni Kanununun 291. maddesinde gösterilen haller bulunmadığına göre, soybağının tespiti istemli babalık davasının bu nedenle reddi gerekmektedir. Küçük ...'nın nüfusa tescili istemi yönünden ise doğum ve ölüm olaylarının nüfus kütüğüne geçirilmesinin nüfus idaresine verilmiş idari bir görev olduğu gözetilerek bu istemin de görev yönünden reddine karar verilmesi gerekmektedir....
Ancak, söz konusu yanlış kaydın düzeltilmesi, soybağı davaları ile değil açılacak kayıt düzeltme davası sonucunda gerçekleşecek (MK m. 39) ve bu dava her türlü delil ile ispat edilebilecektir. Eldeki davada, ana ile soybağının kurulması, bir diğer deyişle doğuran kadının tespit edilmesi halinde, çocuk ve doğuran kadın arasında soybağı doğrudan kurulacağına göre, davalı ...'ı doğuran ananın öncelikle belirlenmesi gereklidir. Gerçek annenin tespit edilmesi sonrasında ise babalık karinesine dayalı olarak babanın belirlenmesi mümkündür. TMK hükümlerine göre soybağının reddi davası ancak babalık karinesi kapsamında yer alan, dolayısıyla babalık karinesinden faydalanan çocukların soybağının ortadan kaldırılmasını ifade eden bir davadır....
Bu nedenle, “Nüfus kaydının düzeltilmesi” ve “Babalık davası” olarak davalar tefrik edilip, nüfus kaydının düzeltilmesi davalarında asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi, nüfus kaydının düzeltilmesi davasının sonucuna göre babalık davası hakında karar verilemesi gerekirken, işin esasının incelenerek karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir. SONUÇ : Yukarıda gösterilen sebeple bölge adliye mahkemesi kararının KALDIRILMASINA, ilk derece mahkemesi kararının BOZULMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi. 10.05.2022 (Salı)...