Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Söz konusu tevkifat kesintisi nedeniyle 01.10.1997-31.12.1997 dönemi yönünden verilen karar yerinde ise de, takip eden 01.01.1998 ile davacının Kurum kayıtlarında tarım bağkur sigortalısı olarak tescil edildiği 01.09.2001 dönemine ilişkin sigortalılığın ancak davacının sigortalılık iradesini ortaya koyacak herhangi bir başvurusu, prim ödemesi, ürün satışı veya bu satışlardan yapılan prim tevkifatı bulunması koşuluyla olabileceği gözetilmek suretiyle yapılacak araştırma ve inceleme sonucuna göre karar verilmelidir. Kabule göre de; infazda tereddüt uyandıracak şekilde tarım bağkur sigortalılığın bitiş tarihi belirlenmeden, “01.10.1997 tarihi itibariyle .....olduğunun tespitine” şeklinde hüküm kurulması yerinde görülmediğinden; Mahkemece, talebe konu hizmet süresinin başlangıcı ve sonu gün ay ve yıl olarak belirtilmek suretiyle karar verilmemesi ve dava kabul edildiği halde davacı aleyhine/davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmesi hatalıdır....

    Mahkemece;"Dava, davacının iptal edilen tarım bağkur sigortalılığının geçerli olduğunun tespitine ilişkindir. Davacının 26/04/2004 tarihinden itibaren ziraat odası kaydı mevcuttur.Aynı tarihli de Tarım bağkur sigortalısı olarak tescilin yapıldığı anlaşılmıştır. Davalı kurum tarafından davacının 10/05/2006 tarihinden sonraki tarım bağkur sigortalılığının oda kaydının usulsüz olduğu gerekçesi ile iptaline karar verilmiştir....

    Bunlardan ilki, “Tescilini yaptırmayanlar hakkında yapılacak işlemler” başlıklı Ek-Geçici 13. madde hükmünde, tescilleri yapılmamış ancak sigortalılık niteliğini taşıyanlar yönünden Kanunun tanıdığı hak ve mükellefiyetlerin 2654 sayılı Kanunun yürürlük tarihi olan 20/04/1982 tarihinden başlatılacağı öngörülmüştür. 619 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Geçici 1'inci maddesi hükmünde ise; “Bu Kanuna göre sigortalılık niteliği taşıdıkları halde bu Kanun Hükmünde Kararnamenin yürürlüğe girdiği tarihe kadar kayıt ve tescilini yaptırmamış olan sigortalıların sigortalılık hak ve mükellefiyetleri bu Kanun Hükmünde Kararnamenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren başlar....

    İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 26/01/2021 NUMARASI : 2020/35 Esas - 2021/29 Karar DAVA KONUSU : Bağ-Kur Sigortalılığının Tespiti KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 28.02.1994 tarihinde perakende ticareti üzerine iş yeri açtığını, vergi levhasında açılık tarihinin 28.02.1994 olduğunu kapanış tarihinin 01.07.1994 olduğunu, vergi sicil numarasının 560048056 olduğunu, 02.02.2002 tarihinde tekrar işyeri açtığını, (Kocaeli Tepecik Vergi Dairesi) 31.08.2004 yılında kapattığını, çalışma süresinde muhasebecisi tarafından sigorta primlerinin ödendiğini bildiğini, ancak emeklilik işlemleri kuruma başvurduğunda emeklilik süresinin henüz dolmadığının bildirildiğini, vergi kayıt tarihi olan 28.02.1994 yılı esas alındığında emeklilik işlemleri ile ilgili herhangi bir sorunun olmaması gerektiğini, bu nedenle Bağkur sigorta başlangıç tarihinin vergi kaydı açılış 28.02.1994 olarak, kapanış 01.07.1994 tarihi olarak tespiti ile bu süreler içinde yatırılmayan...

    nun 526. maddesi gereğince cezalandırılmaları için suç duyurusunda bulunulacağı bildirildiğinden davacının sattığı ürün bedelinden kesinti yapıldığının tespiti sigortalılığın kabulü için yeterli olup, kesintiyi yapan davalı Kuruma karşı sorumlu olacağından kesinti yapıldıktan sonra Kurum hesabına yatırılmamış olması dahi sonuca etkili değildir. Yargıtay Hukuk Genel Kurul'unun 15/02/2017 tarih 2015/10- 1283 E. 2017/242 K. sayılı kararına göre de tevkifat kesintisinin kuruma intikal etmemesi Tarım Bağ-Kur sigortalılık hakkı kazanmasına engel değildir. Somut olayda, teslim edilen ürünlerden sebze ve meyve komisyoncusu tarafından yapılan prim kesintilerini gösteren 1998/4, 1999, 2000, 2003, 2006, 2007 tarihli müstahsil makbuzlarının dosyaya sunulduğunun anlaşılmasına göre, prim kesintisinin kuruma intikal etmemiş olmasının davanın reddine gerekçe yapılması hatalıdır....

      Sigortalının kendisine tebliğ edilen borçlanma tutarının tamamını tebliğ tarihinden itibaren 6 ay içinde ödemesi halinde, bu süreler sigortalılık süresi olarak değerlendirilir. Sigortalıya tebliğ edilen borç tutarının bu süre içerisinde tam olarak ödenmemesi halinde bu süreler sigortalılık süresi olarak değerlendirilmez ve ödenen tutar bu Kanunun 89'uncu maddesine göre iade edilir.” hükmü bulunmaktadır. Yapılan Yasal değişiklikler, değişiklikten önceki madde hükümlerinin öngördüğü koşullara sahip sigortalıların sigortalılıklarını sonlandırıcı etkiye sahip olmayıp, bu kişilerin sigortalılık nitelikleri geçerliliklerini korumaktadır ve anılan düzenlemeler, yürürlük tarihinden itibaren sigortalılık niteliği kazananlar yönünden kayıt ve koşullar içermektedir....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi Davacı, ... sigortalılık süresinin tespiti ile emeklilieğe hak kazandığına karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir. Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalı Kurum vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine, 2-Dava ... sigortalılık süresinin tesbitine ilişkindir. Mahkemece ... sigortalılık süresi ile birlikte taraf gösterilmeksizin ve talep olunmaksızın SSK. sigortalılık süresi ile yaşlılık aylığı hakkında da hüküm kurulması doğru görülmemiştir....

          Maddesinde ise bu kanuna göre sigortalılık niteliği taşıdıkları halde 04.10.2000 tarihine kadar kayıt ve tescil edilmeyenlerin sigortalılık hak ve mükellefiyetlerinin 04.10.2000 tarihinde başlayacağı bu kanuna göre zorunlu sigortalı olarak tescil edilen sigortalıların bu kanun yürürlük tarihinden itibaren 6 ay içinde Kuruma yazılı olarak başvurmaları ve 20.04.1982- 04.10.2000 tarihleri arasındaki vergi kayıtlarını belgelemeleri ve prim borçlarını tebliğ tarihinden itibaren 1 yıl içinde ödemeleri halinde bu sürelerin sigortalılık süresi olarak kabul edileceği düzenlenmiştir. Yine 01/10/2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı yasanın geçici 8....

          görüştüğünü, kurumun emekli olabilirsin demesi üzerine yaşını doldurduğu tarihte yani Temmuz 2018 tarihine kuruma yaşlılık aylığı bağlanması için emekli talebi verdiğini, önce emekli olabilirsin diyen kurumun, daha sonra emeklilik talebini reddettiğini, red sebebinin ise ziraat odası kaydında çelişki olmasının gerekçe gösterdiğini, kurumun bu işlem ve düşüncesinin hukuk ve hakkaniyetle bir bağının olmadığını beyanla müvekkilinin 6111 sayılı Yasa kapsamında primleri ödenmiş 01/01/2001-22/12/2012 tarihleri arasındaki 2926 sayılı Yasa kapsamında tarım bağkur hizmetlerini iptal eden ve tahsis talebini reddeden kurum işleminin iptali ile davacı müvekkilinin 6111 sayılı yapılandırma yasası kapsamında primleri ödenmiş 01/01/2001-22/12/2012 tarihleri arasındaki 2926 sayılı Yasa kapsamındaki tarım bağkur hizmetlerinin ve yaşlılık aylığı tahsis talebinin geçerli olduğunun tespiti ile tahsis talebini takip eden aybaşı olan 01/08/2018 tarihi itibari ile davalı idarece yaşlılık aylığı bağlanması...

            Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, davacının 23.03.1990- 04.10.2000 tarihleri arasında 1479 sayılı Kanun kapsamında zorunlu Bağ-Kur sigortalılık süresinin tespiti istemine hususlarına ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 69 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 344 üncü maddesi, 370 ve 371 inci maddeleri ve 1479 sayılı Kanun'un ilgili maddeleri. 3. Değerlendirme 1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2....

              UYAP Entegrasyonu