Aile Mahkemesi’nin 2005/834 Esas sayılı dosyasında tedbir nafakası istemiyle açılan davanın, borçlu Birol Yılmaz tarafından alacaklı Şadiye Yılmaz aleyhine Zeytinburnu 2....
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davada; davacı ile davalının 2006 yılından beri evli olduklarını, bu evliliklerinden Emirtan isminde müşterek küçük çocuklarının bulunduğunu; evlendikten bu yana davalının anne baba ve kardeşleriyle birlikte aynı evde oturduklarını, davalının bağımsız konut temin etmediğini, bu nedenle davacının müşterek çocuğu ile baba evine sığındığını, ayrı yaşamaya başladıklarını ileri sürerek ayrı yaşamakta haklılık iddiasına dayanarak davacı eş (kadın) için 250 TL, müşterek çocuk için 250 TL tedbir nafakası talep ve dava edilmiştir.Mahkemece, davalının bağımsız konut temin ettiğini ancak davacının bu bağımsız konuta dönmediğinden ayrı yaşamakta haklılık olgusu gerçekleşmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici...
Kabule göre de ; Boşanma kararının kesinleşmesine kadar devamına karar verilecek olan tedbir nafakası TMK 169 kapsamında hakim tarafından yargılamanın devamı sırasında alınan geçici tedbire ilişkin bir hüküm olup, TMK 197.ye göre hükmedilen tedbir nafakası boşanma davasından ayrı bağımsız açılan ve süresiz verilen nafaka niteliğinde olduğundan mahkemece TMK 197.ye göre hükmedilen tedbir nafakası olduğu belirtilerek kadının dava dilekçesinde talep etmiş olduğu TMK 169.maddesi uyarınca istenilen tedbir nafakası talebinin reddine karar verilmesinin hatalı olduğu, mahkemece yapılacak işin TMK 169.maddesi uyarınca talep edilen tedbir nafakası isteminde (TMK 197 maddesine göre hükmedilen tedbir nafakasından bağımsız ) olumlu ya da olumsuz bir karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır. Zira kanun yolları sonucunda boşanmanın gerçekleşmemesi halinde TMK 197 maddesine göre hükmedilen tedbir nafakası devam edecektir....
Davacı boşanma davası içinde, bu dava sonuçlanmadan yoksulluk nafakası isteminde bulunmamış, boşanma hükmü kesinleştikten sonra 12.04.2013 tarihinde açtığı bu dava ile 500 TL yoksulluk nafakasına hükmedilmesini, dava sonuçlanıncaya kadar dava tarihinden başlamak üzere bu miktarın lehine tedbir nafakası olarak tensiben verilmesini istemiştir. Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince gerekli olan özellikle eşlerin barınmasına, geçimine, eşlerin mallarının yönetimine ve çocukların bakım ve korunmasına ilişkin geçici önlemleri re'sen alır. (TMK 169.madde). Boşanma davası devam ederken eşlerden birinin tedbir nafakasının devamını istemesi, yoksulluk nafakası istemi niteliğindedir. Yoksulluk nafakası davası boşanmanın fer'i niteliğinde bir dava olduğundan, dava devam ettiği sürece her zaman istenebileceği gibi, boşanma hükmünün kesinleşmesinden sonra ayrı ve bağımsız bir dava olarak da açılabilir....
Davacı erkek tarafından açılan bağımsız tedbir nafakasının kaldırılmasına ilişkin dava kabul edilmiş olup kaldırılmasına karar verilen bağımsız tedbir nafakasının yıllık miktarı, karar tarihindeki temyiz inceleme kesinlik sınırını aşmadığından, bölge adliye mahkemesi kararı 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun madde 362/1-a bendine göre kesin niteliktedir. Açıklanan nedenle, davalı kadının temyiz dilekçesinin bağımsız tedbir nafakasının kaldırılması davası yönünden reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Davalı kadının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir....
Tedbir nafakasının artırımı davasının açılması belirli zamanın geçmesine bağlı tutulmadığı gibi, her dava açıldığı tarihe göre değerlendirilir (Yargıtay 3. HD. 26.09.2016 tarih E.2016/10796- K.2016/11189 vb.). Bağımsız tedbir nafakası davasında (TMK m.197), boşanma davası sırasında verilen tedbir nafakasından (TMK m.169) farklı olarak, lehine nafakaya hükmedilebilecek eşin talebi gerekir. Re’sen nafakaya hükmedilemez. Boşanma davasında verilecek tedbir nafakası boşanma davasında verilen kararının kesinleşmesine kadar devam eder iken, bağımsız tedbir nafakası davasında verilen tedbir nafakası tarafların boşanmalarına kadar fiili ayrılık devam ettiği sürece devam eder. Derdest bir davadan söz edilebilmesi için davaların, taraflarının, konusunun ve dava sebebinin aynı olması gerekir (HMK m.114/1- 1). Bu sebeple, bağımsız tedbir nafakasının (TMK m 197) artırılması talebine ilişkin eldeki davanın, taraflar arasında görülen boşanma dava dosyası ile derdest olduğundan söz edilemez....
Davacı kadın lehine TMK’nın 197. maddesi kapsamında hüküm altına alınan tedbir nafakasının miktarı, karar tarihindeki temyiz inceleme kesinlik sınırını aşmadığından, bölge adliye mahkemesi kararı 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun madde 362/1-a bendine göre kesin niteliktedir. Açıklanan nedenle, davalı erkeğin temyiz dilekçesinin bağımsız tedbir nafakası davası yönünden reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Davalı erkeğin aleyhine hükmedilen tazminatlara ilişkin itirazlarının incelenmesine gelince; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir....
Davacı kadın dava dilekçesinde tedbir nafakası istemediğini beyan etmekle birlikte, vekili 19.09.2014 tarihli dilekçe ile tedbir nafakası talep ettiğinden kadın yararına, bu tarihten itibaren tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken dava tarihinden itibaren hükmedilmesi bozmayı gerektirmiştir. 4-Tarafların ortak çocukları 2000 doğumlu Sıdıka, 2004 doğumlu ... ve ... ile 2011 doğumlu Burhan'ın velayetleri davalı babaya verilmiştir. Mahkemece sosyal hizmet uzmanından alınan raporda, sadece baba ve çocuklar ile görüşülerek, babanın ortamı gözlemlenerek baba ile yaşamaya devam etmelerinin uygun olacağı belirtilmiştir. Mahkemece, anne ile görüşme yapılmadan hazırlanan velayet düzenlenmesine esas alınan uzman raporu hüküm kurulması için yeterli değildir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Nafaka Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalı-davacı kadının bağımsız tedbir nafakası davasına yönelik temyiz dilekçesinin incelenmesinde; Bağımsız tedbir nafakasının karar tarihindeki kesinlik sınırı olan 72.070,00 TL'yi aşmadığından HMK'nın 362. maddesi gereğince temyiz sınırı altında kalan para alacağına ilişkin karar kesin olduğundan, davalı-davacı kadının bağımız tedbir nafakasına ilişkin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Davalı-davacı kadının boşanmaya yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun...
Sayılı Dosyanın Kısmen Kabulü İle, dava tarihinden itibaren başlamak ve mükerrer ödemeye yer vermemek için davacı kadın lehine hükmolunan aylık 900,00 TL tedbir nafakasının karar tarihinden itibaren aylık 600,00 TL artırılmak suretiyle toplam aylık 1.500,00 TL tedbir nafakasının davalıdan alınarak davacı kadına verilmesine, fazlaya dair talebinin reddine,Tedbir nafakasının her yıl ÜFE oranında artırılmasına,’karar verilmiştir. İlk derece mahkemesince ilk hükümde kadın yararına TMK’nın 197. Maddesi uyarınca 900,00 TL tedbir nafakası hükmedilmiş olup kadın yararına hüküm altına alınan TMK’nın 197. Maddesi kapsamındaki bu tedbir nafakası miktarı sadece erkek tarafından istinaf edilmiş olması sebebiyle hükmedilen tedbir nafakası miktarı yönünden davalı erkek yararına usuli kazanılmış hak oluşmuştur....