Hukuk Dairesi tarafından dosyanın Asliye Hukuk Mahkemesine görevsizlikle gönderilmesine karar verilmesi gerekirken, Aile Mahkemesi sıfatıyla görülüp çekişmenin esası hakkında karar verilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle bozulmuş, bozma ilamına uyulmak suretiyle görevsizlik kararı verilip dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi üzerine mahkemece, bağıştan rücu şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı tarafından temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü....
Davalı, bağıştan rücunun şahsa bağlı bir hak olduğunu, mirasçıların bu davayı açamayacaklarını, davanın 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmadığını, taşınmazların kayıtsız ve şartsız bağışlandığını, bağıştan rücu koşullarının oluşmadığını, kaldı ki dava konusu taşınmazda kreş yapılamamasının haklı gerekçeleri buluduğunu belirterek, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, bağıştan rücu koşullarının gerçekleştiği, bir kısım davacıların mirasbırakanlarının ölümlerinin üzerinden 1 yıldan fazla süre geçmiş ise de, hak düşürücü sürenin ileri sürülmesinin açıkça hakkın kötüye kullanımı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, kararın davalı vekili tarafından istinafı üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 1....
Hukuk Dairesinin 2012/19289 esas 2013/11737 Karar sayılı ilamında işaret edildiği üzre bağıştan rücu edilmesine engel teşkil etmemesine göre; davalılar açısından bağıştan rücu koşulları oluşmakla davanın reddi kararında isabetsizlik yoktur. İzah edilen nedenlerle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....
Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde davacı tarafın dava dilekçesinde 2177 ada 84 parselde 1 nolu bağımsız bölüm yönünden taşınmazın bedelinin tamamının kişisel malları ile karşılandığı belirtilerek bedelinin tamamının davalıdan tahsilini talep ettiği, tapu iptal ve tescil talebi olmadığı anlaşıldığından, Mahkemece, talep alacak isteğine ilişkin olmasına rağmen talep dışında bağıştan rücu şartlarının oluştuğundan tapu iptal ve tescil kararı verilmesi hatalı olmuştur (HMK mad. 26). O halde, Mahkemece, davanın, iddianın ileri sürülüş şekline göre, mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak isteğine ilişkin olduğu gözetilerek, iddia ve savunma çerçevesinde taraf delillerinin toplanarak sonucuna göre karar verilmesi gerekir. 3. Davacı vekilinin altınlara yönelik temyiz itirazlarının incelemesine gelince; Yemin; bir tarafın mahkeme önünde belirli bir vakıanın doğruluğu konusunda yasanın öngördüğü şekilde yaptığı beyandır....
nın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, bağıştan rücu hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olup; davalı davanın bir yıllık süre içinde açılmadığını savunmuş, mahkemece de davanın reddine karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; davacının, kayden maliki olduğu çekişme konusu 46 parsel sayılı taşınmazı okul yapılması şartıyla bağışlamak istediğini davalı kuruma bildirdiği, talebinin kabul edilmesi üzerine 17.03.1987 tarihli akitle taşınmazın kayıtsız şartsız davalıya bağış suretiyle temlik edildiği; eldeki davanın ise, geçen süre zarfında bağış koşulunun gerçekleşmediği ileri sürülerek açıldığı görülmektedir. Bilindiği üzere; bağıştan dönme (rücu), bağışlayanın tek yanlı ve bağışlanana varması gereken beyanıyla geriye etkili (makable şamil) olarak hukuki ilişkiye son veren yenilik doğurucu bir haktır....
Dairenin 15.10.2015 tarihli ve 2014/2254 Esas, 2015/11896 Karar sayılı kararı ile; “…Hemen belirtilmelidir ki, asıl davada bağıştan rücu koşulunun gerçekleşmediğinin saptanması hâlinde tapunun önceki kayıt maliki ...'e dönmüş olmasının yolsuz tescil hükmünde olacağı kuşkusuzdur. Ayrıca, birleşen davanın görülebilirlik koşulu asıl davanın haklı olup olmadığının saptanmasına bağlıdır. Öncelikle bağıştan rücu koşuluyla açılan davada bağıştan rücu koşulunun oluşup oluşmadığının belirlenmesi, koşulun oluşmadığının anlaşılması hâlinde sonraki temliklerin iyiniyetli olup olmadığının araştırılması ve temellük edenlerin iyiniyetli olmadıklarının da birleşen davanın davacısı ... tarafından kanıtlanması gerekeceği tartışmasızdır. Son kayıt maliki ...'in taşınmazı edinmesinin iyiniyetli olup olmadığı konusunda yapılan araştırmanın ve incelemenin yeterli olduğunu söyleme olanağı yoktur....
İstinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemece verilen kararın yasaya ve usule aykırı olduğunu, müvekkilinin davalıya boşanma davası açtığını, dosyanın 21/12/2016 tarihinde kesinleştiğini, sadakatsizlik gerekçesiyle kesinleşen boşanma kararından sonra bağıştan rücu davası açtıklarını, mahkemece davanın hak düşürücü süreden dolayı reddedildiğini, 6098 sayılı yasanın 295. maddesinin bağıştan rücu edilmesinin şarta bağladığını, bu şartlardan herhangi birisinin oluşmasının şart olduğunu, olayda davalının yasaya aykırı davranarak eşine olan sadakat yükümlülüğünü yerine getirmediğinin yargı kararıyla kesinleşmiş olması karşısında davanın şartının gerçekleştiğini, yerel mahkemenin gerekçesinin Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun ilamına aykırı olduğunu bu nedenlerle yerel mahkemece verilen kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK'nın 353. maddesine göre inceleme yapıldığından duruşma açılmamıştır....
Asliye Hukuk Mahkemesince; asıl davanın mehir senedine dayalı alacak talebine, karşı davanın ise bağıştan rücu talebine ilişkin olarak TMK 226/2. maddesi uyarınca kişisel malların iadesi kapsamında açılan dava niteliğinde bulunduğu, Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin 2018/7046 E - 2019/4764 K sayılı ilamı uyarınca davaların Aile hukuk prensiplerine göre çözümlenmesi gerektiğinden bahisle karşı görevsizlik kararı verilmiştir. Dava, mehir senedinde yazılı altının verilmesi (alacak talebi) karşı dava ise bağıştan rücü talebine ilişkindir. Hukuken bağış niteliğinde olan, düğünde takılan ziynet eşyaları yasada belirtilen belirli nedenlerin oluşması durumunda bağıştan dönülmek suretiyle geri istenebilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Bağıştan rücu hukuksal nedeniyle Taraflar arasındaki uyuşmazlık bağıştan rücü nedeniyle açılan tapu iptali ve tescil tescil isteğine ilişkindir. Yargıtay Kanun'un 14. maddesi uyarınca Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 19.01.2015 tarih 2015/8 sayılı Kararı ile hazırlanıp 22.01.2015 tarih ve 29244 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (1.) Hukuk Dairesi'nin görevine girmektedir. 11 Nisan 2015 tarihi itibariyle Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6644 sayılı Kanun'un 2. maddesi ile değişik 2797 sayılı Kanun'un 60. maddesinin 1. ve 3. fıkraları uyarınca dosyanın görevli Daireyi belirlemek üzere HUKUK İŞBÖLÜMÜ İNCELEME KURULUNA GÖNDERİLMESİNE, 20.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Bağıştan Rücuya Dayalı Tapu İptal Ve Tescil DOSYANIN DAİREYE GELİŞ TARİHİ: 14.01.2019 K A R A R Temyize konu uyuşmazlık, bağıştan rücu sebebine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkin olduğuna ve davaya görevli asliye hukuk mahkemesince bakılarak bir karar verildiğine göre, Yargıtay Başkanlar Kurulunun 11.01.2019 tarihli ve 1 sayılı kararı ile hazırlanan, 30.01.2019 tarihli ve 2019/1 sayılı Yargıtay Büyük Genel Kurulunca kabul edilip, 31.01.2019 tarihli ve 30672 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.02.2019 günü yürürlüğe giren Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (1.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 21.05.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....