KARAR Davacı,7.5.2013 günlü fatura ile davalıdan satın aldığı ... marka aracını 48.895,49 Euroya satın aldığı,ücret ödeyerek 4yıl/80.000 KM garanti ve ek bakım paketi de satın aldığını,8.5.2013 tarihinde aracın bagaj tarafında boya lekesi farkettiğini ve derhal ihbar ettiğini,13.5.2013 tarihinde bu leke nedeniyle yetkili serviste pasta işlemi uygulanıp aracın teslim alındığını ancak lekenin giderilmemesi nedeniyle ertesi gün ayıplı olması nedeniyle değişim talep ettiğini bildirerek aracın ayıpsız misli ile değişimini,olmazsa aynı özelliklere sahip araç arasındaki değer farkının ödetilmesini,değişim halinde aracın bakım paketi ve ek garantinin yeni araca aktarılmasını bu mümkün değilse ek garanti ve bakım paketinin bedelinin ödenmesini talep etmiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....
Tüketici ise bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kullanan veya yararlanan gerçek yada tüzel kişiyi ifade eder şeklinde tanımlanmıştır. Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı İçerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir. 4077 sayılı yasanın 23. maddesi bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür. Somut olayda,davacının mesken elektrik abonesi olduğu,bu döneme ilişkin olarak kaçak elektrik kullandığı gerekçesiyle tahakkuk ettirilen bedelden ve ceza nedeniyle tahakkuk ettirilen meblağa ilişkin borçlu olmadığının tespiti aksi takdirde bilirkişi tarafından tespit edilen 595,33-TL dışında borçlu olmadığının tespiti istemi olduğu anlaşılmakta olup, taraflar arasında 4077 sayılı yasada tanımlanan şekilde abonelik sözleşmesi bulunduğu açıktır....
Bu itibarla hükmedilen bedelden mahkemece belirlenecek davacı idare kusuru oranında indirim yapılması zorunludur. Mahkemece olayda davacı idarenin de müterafik kusurlu olduğu, kamulaştırma evraklarının tebliğini sağlayan noter işleminin davacının kusurunu bertaraf etmeyeceği kabul edilerek, davacının takdir ve tayin edilerek kusuru oranında bedelden indirime karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır. Bozmayı gerektirir. SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bent uyarınca temyiz olunan kararın davalı yararına BOZULMASINA, 20.9.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
K A R A R Davacı, 13.7.2005 tarihinde davalı şirketten satın almış olduğu İtalyan malı parkelerin, İtalya’da değil Türkiye’de üretildiğinin anlaşıldığını ileri sürerek, ayıplı mal nedeniyle değer kaybının bedelden indirilmesine, döşeme masraflarının ve 5.000 YTL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, satış konusu parkelerin ayıplı olmadığını savunarak, davanın reddini dilemiştir....
yapılarak indirim yapılan tutarın davacıya ödenmesini, davacıya satış sırasında teslim edilmeyen 1 adet alet takım çantasının davalı tarafından verilmesini, jeneratörün ayıplı yakıt deposundan sızan 200 litrelik yakıt bedelinin davacıya ödenmesini, ......
Mal teslim ettikten sonra sevkiyat yapmadığını, ihtardan olumlu sonuç alınamaması üzerine geçici teminat irad kaydedilerek ikinci en yüksek indirim teklif eden firmadan mal alındığını, bu firmanın yeterli mal vermemesi üzerine 24.11.2000 tarihinde %11,90 indirim teklif eden ... Petrol Firmasından malın alındığı, davalının %6,75 indirim farkından sorumlu olduğunu, müvekkilinin 100.357.055.525.TL. zarara uğradığını ileri sürerek bu meblağın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, cevabında siparişin hukuki ve fiili imkansızlık nedeniyle yerine getirilemediğini, bu nedenle sözleşmenin imzalanmadığını ve kati teminat verilemediğini, taraflar arasında düzenlenmiş bir sözleşme bulunmadığını, irad kaydedilen teminatın zararın aslından mahsup edilmesi gerektiğini belirterek davanın reddini istemiştir....
Bu nedenle bu hesaplanan tutar firmanın uğramış olduğu 12.504,04 TL lik bedelden tenzil edilmiştir....
indirim talep ettiği halde mahkemece nesafet farkı yerine yeniden yapım bedeline hükmedilmesi doğru olmamış kararın bu yönden de bozulması gerekmiştir....
Mahkemece, bilirkişiden alınan raporda belirtilen bedelden hak ve nesafete uygun indirim yapılarak kira bedelinin aylık brüt 900 TL olarak tespitine karar verilmiş ise de karara esas alınan bilirkişi raporu hüküm kurmaya yeterli değildir....
Mahkemece, bilirkişiden alınan raporda belirtilen bedelden hak ve nesafete uygun indirim yapılarak kira bedelinin aylık 900 TL olarak tespitine karar verilmiş ise de karara esas alınan bilirkişi raporu hüküm kurmaya yeterli değildir....